Bundan once sunu hatirlatmakta da fayda var. Islam sadece kuranla gelen dinin adi deil. Ademden bu yana Musa ve Isanin getirdigi dinler de Islam.
Ahiret inanci tarih boyunca sadece Allah`in gonderdigi dinlerde bulunan bir ortak inanc. Tum peygamberler insanlari Allah`a inanmaya, kendisine uymaya cagirmis, dunya hayatinin gecici bir eglence oldugunu, kalici olanin ahiret yurdu oldugunu soylemis. Bu arada Ahiret kelimesi anlam olarak sonra gelen demek. Insanlarin bu dunya hayatinda yaptiklari herseyin Allah tarafindan hesap gununde sorguya cekilecegini ve buna gore odul veya cezanin oldugunu anlatmis.
Kuran`da, Incil`de, Tevrat`ta ve oncesinde tum peygamberlerin anlattiklarinda da hep ayni ahiret inanci var.

Bu inancin temeli sudur: Allah evreni yoktan varetmistir. Ilk insani Adem olarak yaratmistir. Butun insanlar Adem ve Havva`nin soyu olarak dunyaya gelmistir. Insanlar dunyaya gelir, yasar ve olur. Oldukten sonra kemikleri curuyup yokolduktan sonra bile Allah insani ilk basta nasil yarattiysa insani yeniden yaratmaya Allah`in gucu yeter. Yeniden yaratilan insan dunya hayatinda yaptiklarini hatirlayacak, Allah dunya hayatinda insanin yaptiklarini o kisinin gozonune getirecektir. Allah`in hesap gunu yaptiklarimizi degerlendirme kriteri ise bize peygamberleri ve kitaplari araciligi ile bildirdikleri olacaktir.

Buradan yola cikarak Allah`in bize din olarak sundugu mantiksal tutarliligi olan komple bir sistemdir.

Simdi bu inancin alternatiflerine bakalim.
1. Hayatimiz sadece dunya hayatindan ibarettir. Baska bir hayat yoktur. Yeniden dirilme olmayacaktir.
Bu gorus tamamen Allah`in varligini inkar etmek demek olacaktir.

2. Dunya hayati birden fazla yaratilmanin oldugu bir hayattan ibarettir. Dunya sonsuza kadar varolacaktir. Hesap gunu gercek degildir.
Bu inanc Hindu inancindan turemistir ve bilinen adi Reenkarnasyondur. Daha sonra bu dusunce diger bir kac inanca da ihrac edilmistir. Bu dusuncede herseyi yaratan bir Allah yerine doganin kendisi tanri olarak gorulmus ve duzeni saglayicilar olarak cok tanrilara inanilmaktadir. Bu inancin gunumuzde insanlari goturdugu nokta naturalism ve materyalizm olmustur. Bu inanca gore ruhlar sonsuzdan beri vardir. Aslinda bu inanc maddenin de sonsuzdan beri varoldugunu savunur fakat Big Bang teorisi ile evrenin yoktan yaratildigi anlasilinca bu konuda ne savundugu belli deildir. Zaten ruhlarin sonsuzdan beri nasil varoldugu da ayri bir soru isaretidir. Ruhun olgunlasmasi inanci da Hindulardan gelmektedir.

3. Dunya hayati kiyametin kopusuna kadar birden fazla yaratilmanin oldugu bir hayattir. Dunyanin basi oldugu gibi sonu da vardir. Hesap gunu gercektir.

Bu inanc Hindu inancindaki reenkarnasyonun Allah`in dinlerine ihrac olmus halidir.

Simdi ikinci ve ucuncu alternatifteki reenkarnasyonun yani ayni kisinin birden cok yaratilmasinin mekanizmasinin nasil olduguna bakalim. Burada insanin fiziksel bedeni ve ruhu olmak uzere iki ayri varliga sahip oldugundan bahsedilir. Insanin fiziksel bedeni olup curudukten sonra ruhu canli kalir, sonra bir sekilde yeni bir bebek olusmaya basladiginda beklemede kalan ruh bu yeni canli bedene transfer olur. Burada akla gelen sorular:
– Gercekten fiziksel bedenden bagimsiz olarak varligini surdurebilen bir ruh var midir?
– Eger varsa beden olunce ruh canli olarak nasil ve nerede beklemektedir?
– Ruh yeni bir bedene gecmeye nasil karar vermektedir?
– Birden fazla ruh ayni bedene gecmek isterse ne olmaktadir?
Bu sorulara bunun kararini Allah verir, mekanizmasini da Allah bilir diye bir cevap verirsek o zaman soyle bir sonuc cikar karsimiza.
– Dunya tarihi boyunca ruhlarin sayisi sinirlidir. Allah dunya tarihi boyunca insanlarin sayisini hesap edememis ve ruhlari kisitli sayida yaratmistir. Onun icin surekli olarak ayni ruhlar yeni bedenlere girmektedir.

Bunlara cevap olarak soylenmesi gereken onemli bir nokta var. O da Kuran`in nasil bir ruhtan bahsettigi. Kuran`da ruh olarak gecen kelime `nefs` kelimesidir. Yasar Nuri bu kelimeyi benlik olarak cevirirken baska kisiler ruh olarak cevirmistir. Kuran`da ruh olarak cevrilen baska bir kelime gecmez. Bununla beraber Kuran`da bedenden bagimsiz olarak varolan bir ruhtan bahsedilmez. Varligimizla ilgili ne kutsal kitaplarin ne de bilimin aciklayamadigi noktalar vardir. Bunlardan biri de insanin ben olarak bahsettigi kisiligidir. Yani insanin gorme mekanizmasinin islemesi ile gordugunu hissetmesi farkli seylerdir. Bilim gorme mekanizmasini aciklar ama gorenin kim oldugunu aciklamaz. Kuran`a gore insanin ruhu ve bedeninin birbirinden bagimsiz varligini surdurmesinin gerekliligi yoktur. Dolayisiyla bu konuda ne Allah bize bir bilgi vermistir ne de bilim bir sonuc elde etmistir. O halde ruhun varliginin seklinin Allah`a kullugumuz acisindan bir onemi yoktur.

Eger Kuran`dan coklu yasama dair bir delil cikarmamiz gerekse bunun icin oncelikle ruhun varligi ve sekliyle ilgili bir bilgi verilmesi gerekirdi. Ama boyle bir delil mevcut degildir. Bu cok onemli.

Bunlarin ustune Kuran ayetlerini anlamanin yolu ayetleri tek basina degerlendirmek degil o konudaki tum ayetleri bularak hepsini gectigi konteks icinde topluca degerlendirmek olmalidir. Bir kelimenin anlamini cikarmak icin de yontem Kuran icinde o kelimenin baska yerlerde nasil kullanildigina bakmak olmalidir.

Kuran`daki ayetler de HIC BIR SEKILDE dunyada yeniden dirilme olarak dile getirilen reenkarnasyondan bahsetmemektedir. Ayrica Kuran`da yaratilma, yasam ve yeniden dirilme olarak gecen tum ayetlerden dunya hayatinin tek bir yasam oldugu ve sonrasinda ahirette degerlendirmenin olacagi gecmektedir. Hatta cehenneme giden insanlarin hepsi Allah`a yalvararak dunyaya yeniden gonderilmeyi istemektedirler. Ama Allah artik bunun icin cok gec oldugunu soylemektedir.

“De ki: “Benim namazım, kulluğum, hayatım, ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.” Enam 162

“ölür yahut öldürülürseniz elbette ki Allah’a götürüleceksiniz.” Ali Imran 158

“Her benlik ölümü tadacaktır.Hak ettiğiniz karşılıklar size, kıyamet günü, eksiksiz bir biçimde verilecektir.Ateşten uzaklaştırılıp cennete sokulan kesinlikle kurtulmuş olacaktır.İğreti-sefil hayat aldatıcı bir yararlanmadan başka şey değildir.” Ali Imran 185

” Ancak gereğince dinleyenler çağrıya cevap verir. ölülere gelince, Allah onları diriltecektir, sonra O`na döndürülecekler.” Enam 36

“Nasıl oluyor da Allah`ı inkâr ediyorsunuz? Oysa ölü iken sizi O diriltti; sonra sizi yine öldürecek, yine diriltecektir ve sonra O`na döndürüleceksiniz.” Bakara 28

Allah sizi olu iken diriltti ayetlerine gelince bunlar coklu yasamin degil Allah`in sozunun delili. Allah`in oluyken yaratmasi ayni zamanda cansizken canli hale getirmesi demek degil mi? Oldurmesi de canliyken cansiz hale getirmesi. Hepimiz icin yaratilis ayni. Cansiz olan spermin yumurta ile birlesmesi ve bu birlesmeden sonra hucrelerin cogalmasi ve yaklasik 40 gun sonra bu hucreler toplulugunun cansizdan canli hale gelmesi deil mi bir insanin yaratilisi? Bu varolusun kendisi baslibasina inanilmasi guc bir mucize degil mi? Gozle gorulemeyen bir varlikken annemizin karninda bicim kazaniyor, 9 ay bekliyor sonra bebek olarak gucsuz bir sekilde doguyoruz. Ardindan simdiki gibi guc kuvvet kazaninca kendimizi bir sey olduk zannediyoruz. Daha sonra ise ya guclu cagimizda oluyoruz ya da yaslanarak bebeklikteki gibi gucsuzlesiyoruz. Allah`in bizi diriltmesi, bizi cansiz bir varliktan canli bir varlik haline getirmesi deil mi? Fiziksel olarak yoktan varolan tek insan Ademdir. Diger butun insanlarin yaratilisini dusunsenize. Aslinda hepimiz annemizin ve babamizin yedigi bal, peynir, muz, elmayiz. Besinlerdeki proteinlerin olusturdugu spermiz. Kendi yaratisiliniza baksaniza. Cansiz varliklardan olusan bir proteinler topluluguyken simdi dusunen, hareket eden bir canliyiz hepimiz.