Dün Geçti, Yarın Olmayabilir, Şu An Son Anımız Olabilir. Hazır mıyız?

Dün zaten geçti, yarın daha gelmedi hatta geleceği de garanti değil, öyleyse ancak bugün vardır, hatta bu “an”… Gerisi anlamsızdır. Şimdi ben bunu söyleyince hepinizin “e evet tabi ne var ki bunda” dediğinizi duyar gibi oldum. Doğru haklısınız bu aslında hepimizin bildiği bir şey. Aksini iddia edebilecek kimse yok da peki yaşarken buna göre mi yaşıyoruz gerçekten? Bence pek de (daha&helliip;)

Kuran’da Kabir Azabı Yoktur…

Öldükten sonra insana ne olacağı konusu üzerinde çokça düşünülen ve maalesef Kurani olmayan tasvirler ve açıklamalardan dolayı aslında bir yandan düşünürken bir yandan da korkulan bir konudur. Korkularımız camilerde din görevlilerinin, okullarda din öğretmenlerinin ve sözde âlim-ulema diye bilinen kişilerin anlattıkları, münker-nekir adlı sorgu meleklerinin kabirdeyken yanımıza gelmeleri ile başlar. Ve sonra Kuran’da hiçbir yerde geçmeyen, tamamen uydurma hadislere dayanan (daha&helliip;)

Ne de Az Şükrediyorsunuz! (Araf 17)

Geçen gün bir arkadaşım bize gelirken ufak bir hediye ile geldi. Açıkçası çok hoşuma gitti çünkü uzun zamandan beri istediğim bir şeydi. Kendisine hemen teşekkür ettim ve o gün bu olay aklıma geldikçe mutlu oldum. Akşam yatarken yine aklıma geldi. Önce sevindim sonra da utandım. Çünkü bu ufacık ve aslında yaşamım için  hiç de hayati bir önemi olmayan bir hediye (daha&helliip;)