Dostluk var olmaz mı?

Dostluk var olmaz mı?

Selamlar

Ayetlere birlikte ve cümle gidişinden bakarak, oluşan düşüncemizi paylaşalım dedim.

Cin 23 “(Benim görevim,) Yalnızca Allah’tan olanı ve O’nun gönderdiklerini tebliğ etmektir. Kim Allah’a ve O’nun Resulune/Elçisine isyan ederse, içinde ebedi kalıcılar olmak üzere onun için cehennem ateşi vardır.”

Resulümüz, İndirileni (5/67, 4/79,165, 6/19) insanlara (ulaştığı herkese) tebliğ etmek zorundadır.

Müddesir 55 Dileyen onu düşünür, öğüt alır.

1. Maide 51 Ey iman edenler! Yahudi ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, o onlardandır. Şüphesiz ki Allah zâlimler gürûhunu hidayete erdirmez.

Maide 57 Ey iman edenler! Sizden önce kitap verilenlerden ve küfre sapanlardan, dininizi oyun ve eğlence edinenleri dost tutmayın. Eğer inanıyorsanız Allah’tan sakının.

Maide 51’i Maide 57 açıklamıştır. Dinimizi oyun ve eğlence edinenleri dostsal yaklaşım göstermeyeceğiz. Bunun dışında kalma durumunda bir kural bulunmamaktadır. Tabiî ki bunun dışında kalma olduğu zaman istenirse, normal durumlarda dostça yaklaşmaya engel bir durum yoktur.

ALAY, (MÜNASEBETSİZLİĞE) DALANLARA;

Nisa 140. (Allah) Size Kitapta indirmişti ki: Allah’ın ayetlerinin inkar edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar (bu sözü bırakıp) başka bir söze dalıncaya kadar onlarla beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Şüphesiz Allah, bütün iki yüzlüleri ve kafirleri cehennemde toplayacaktır.

Enam 68. Ayetlerimiz hakkında (münasebetsizliğe) dalanları gördüğün zaman, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan yüz çevir; eğer şeytan sana (bunu) unutturursa hatırladıktan sonra (hemen kalk), o zalimler topluluğuyla beraber oturma!

Başka bir söze geçtiğinde ise normal durumlarda, faaliyetine devam etmek isteyen edebilir.

Din konusunda, dinimize sahip çıkacağız ve bu konuda onlara meyletmeyerek tavrımızı koyacağız.

2. Ankebut (41) Allah’tan başkalarını dost edinenlerin durumu, kendine bir ev edinen örümceğin durumu gibidir. Evlerin en dayanıksızı ise şüphesiz örümcek evidir. Keşke bilselerdi!

Ankebut 42. Allah, kesinlikle onların, kendisini bırakıp da hangi şeylere yalvardıklarını biliyor. Oysa güçlü O’dur, hikmet sahibi O.

Din konusunda, meyledeceğimiz tek merci yüce Allah’ımızdır.

3. Maide 55 Sizin gönül dostunuz Allah’tır, O’nun resulüdür, bir de rükû eder bir halde namazı kılıp zekâtı vererek iman edenlerdir.

Maide 56 Kim Allah’ı, O’nun Resulünü ve iman edenleri dost (veli) edinirse, hiç şüphe yok, galib gelecek olanlar Allah’ın taraftarlarıdır.

Allah’ın belirlediği din konusunda, kim bu taraftakilere meylederse, galip gelecek olanlar, sonuç itibari ile Allah’ın taraftarları olacaktır.

4. Ali İmran (28) Müminler, müminleri bırakıp da küfre sapanları gönül dostu edinmesinler. Kim bunu yaparsa Allah’la ilişiği kesilir. Ancak bir sakınma ile onlardan korunmanız müstesna. Allah sizi kendisinden sakınmaya çağırır. Ve dönüş yalnız Allah’adır.

Küfre sapanlara meyletmeyecek şekilde, bir sakınma ve korunma durumuna geçmemiz gerekmektedir. Bu dinimiz için, bir korunma ve sakınma ile birlikte istenirse, onlarla normal durumlarda, dostça yaklaşım gösterilebilir.

5. Nisa 144. Ey iman sahipleri! Müminleri bırakıp da küfre sapanları dostlar edinmeyin. Kendi aleyhinize Allah’a açık bir kanıt mı vermek istiyorsunuz?

Nisa 145. Şu da bir gerçek ki ikiyüzlüler, ateşin en alt katındadırlar. Onlar için bir yardımcı asla bulamayacaksın.

Dinimize karşı iki yüzlülük edilmemesini istemektedir. Bu durum haricinde onlara, normal durumlarda dostça yaklaşmaya, isteyenler için engel bir durum yoktur.

6. Nisa 138 İkiyüzlülere şunu muştula:Kendileri için korkunç bir azap öngörülmüştür.

Nisa 139. Öyle kişiler ki onlar, müminleri bırakıp da küfre sapanları dostlar ediniyorlar. Onların yanında onur ve yücelik mi arıyorlar? Onur ve yüceliğin tümü Allah’ındır.

Dinimize karşı iki yüzlülük edilmemesini istemektedir. Bu durum haricinde onlara, normal durumlarda dostça yaklaşmaya, isteyenler için engel bir durum yoktur.

7. Tevbe (23) Ey iman edenler! Eğer küfrü imana tercih ediyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi dost edinmeyiniz. Sizden kim onları dost edinirse, işte onlar zâlimlerin ta kendileridir.

Lokman 14 Biz, insana anne babasını önerdik. Annesi onu güçsüzlükle taşımıştır. Sütten kesilmesi de iki yılda olmuştur. O halde bana ve ana babana şükret. Dönüş banadır.

Lokman 15 Eğer onlar, hakkında hiçbir bilgin olmayan şeyi bana ortak koşman için seni zorlarlarsa, onlara itaat etme. Onlarla dünyada örfe uygun geçin; ama bana yönelenin yoluna uy. Sonunda dönüşünüz banadır. Yapıp ettiklerinizi size haber vereceğim.

Bu ayetlerle de, dinine sahip çıkılıp, onlara meyletmemesi gerektiğini düşünmekteyiz. Örfe uygun geçinilebilecektir.

8. Mücadele 22. Allah’a ve âhiret gününe inanan bir milletin babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabâları da olsa Allah’a ve Elçisine düşman olanlarla dostluk ettiğini görmezsin. Allâh onların kalblerine iman yazmış ve onları kendinden bir ruh ile (kalb nuru veya Kur’ân ile) desteklemiştir. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allâh onlardan râzı olmuş, onlar da O’ndan râzı olmuşlardır. İşte onlar Allâh’ın hizbi (partisi)dir. Muhakkak ki başarıya ulaşacak olanlar, Allâh’ın hizbidir.

Allah ve Resulüne karşı çıkanlara, “onlara” meyletmeyecek şekilde, din konusunda sağlam imanlı olduğunu ifade ediyor. Bu normal durum için, isteyenler onlara dostça yaklaşabilir.

9. Hucurat 13 Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli ve en üstününüz O’ndan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, herşeyden haberdar olandır.

Maide 5. Bugün size bütün temiz nimetler helal kılındı. Kendilerine kitap verilmiş olanların yemekleri size helaldir. Sizin yemekleriniz de onlara helaldir. Mümin kadınların iffetlileriyle, sizden önce kendilerine kitap verilmiş olanların iffetli hanımları da mehirlerini verdiğiniz takdirde; iffetinizi korumanız, zinadan uzak kalmanız ve şunu-bunu dost tutmamanız şartıyla size helaldir. İmanı tanımayıp nankörlük edenin ameli boşa gitmiştir. Ve o, âhirette de hüsrana uğrayanlardandır.

Bu iki ayetten de anlaşılıyor ki, kitap ehlinin yemekleri yenilebilmekte, tanışmamız için milletlerle ayırdık derken, yazımızdaki hususlara dikkat ettikten sonra, istenirse dostça yaklaşımlar içinde bulunabilir.

10. Mümtehine 9 Allah sizi; ancak din hakkında sizinle savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran, çıkarılmanıza yardım eden “kimselerle” dost olmaktan yasaklar. Böyleleriyle dost olanlar, zalimlerin ta kendileridir.

Bunları yapmayan “kimseler” ile istenirse, onlara normal durumlarda dostça bir yaklaşım gösterilebilir.

11. Hac 39 Kendilerine savaş açılanlara savaşma izni verilmiştir. Çünkü onlar zulme uğratıldılar. Allah onlara yardıma elbette kadirdir.

Haşr 14 Onlar sizinle toplu halde değil ancak müstahkem kaleler içinde yahut duvarlar arasından savaşabilirler. Onların kendi aralarındaki problemleri/çıkmazları çetindir/ciddidir. Sen onları birlik/beraberlik halinde sanıyorsun, oysaki onların kalpleri darmadağınık/parça parçadır. Böyledir; çünkü onlar akıllarını işletmeyen bir topluluktur.

Haşr 12 Eğer çıkarılsalar onlarla beraber çıkmazlar; eğer savaşa maruz bırakılsalar onlara yardım etmezler; yardım etmeye kalksalar da mutlaka arkalarını dönüp kaçarlar. Sonunda kendilerine de yardım edilmez.

Enfal 72. Onlar ki, inanıp hicret ettiler, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihat ettiler; onlar ki hicret edenleri barındırdılar, onlara yardım ettiler, işte onlar birbirlerinin dostlarıdır. İman edip de hicret etmeyenlere gelince, hicret edecekleri vakte kadar size onların yönetiminden bir şey düşmüyor. Ama sizden dinde yardım isterlerse, sizinle aralarında antlaşma bulunan bir topluluk aleyhinde olmamak üzere, kendilerine yardım etmeniz gerekir. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir.

Enfal 65. Ey Peygamber! Müminleri çarpışmaya teşvik et! Sizden sabırlı yirmi kişi olsa, küfre sapanların iki yüzüne galip gelir; sizden yüz kişi olsa, onların binine galebe çalar. Çünkü onlar gereğince anlamayan bir topluluktur.

Enfal 73. Küfre sapanlar da birbirlerinin dostlarıdır. Eğer şu dikkat çekilenleri yapmazsanız yeryüzünde bir fitne, büyük bir bozgun çıkar.

Enfal 73’nin, dostluk derken maksadı şudur. Küfre sapanlar birbirinin yardımcısıdır. Konuyla ilgili ayetlere bakarak fikir sahibi olabiliriz.

12. Kafirun 6 Sizin dininiz size, benim dinim bana.

Şura 40. Kötülüğün cezası, yine onun gibi bir kötülüktür. Kim affeder, barışırsa onun mükafatı Allah’a aittir. Doğrusu O, zalimleri sevmez.

Tevbe 1. Bu, Allah ve Peygamberinden, antlaşma yaptığınız müşriklere bir ültimatomdur.

Tevbe 10. Bir mümin hakkında onlar ne bir yemine saygı gösterirler ne de bir antlaşma şartına. Onlar düşmanlık dolu, azmış kişilerin ta kendileridir.

Tevbe 11 Eğer tevbe ederler, namazı kılarlar ve zekâtı verirlerse, dinde sizin kardeşlerinizdirler. Biz, bilen bir kavme âyetleri böyle uzun uzun açıklıyoruz.

Tevbe 13 Yeminlerini bozan, resulü yurdundan çıkarmaya gayret eden bir topluluğa karşı savaşmayacak mısınız? “Üstelik size saldırıyı ilkin onlar başlattı”. Korkuyor musunuz onlardan? Eğer mümin kişilerseniz, kendisinden korkmanıza en layık olan, Allah’tır.

Tevbe (12) Eğer andlaşma yaptıktan sonra andlarını bozarlar ve dininize dil uzatırlarsa, o “küfür önderleriyle” savaşın. “Çünkü onların andları yoktur”; belki (böylece küfürden) vazgeçerler.

13. Nisa 90 Ancak sizinle kendileri arasında andlaşma bulunan bir topluma sığınanlar, yahut ne sizinle ne de kendi toplumlarıyle savaşmak(istemedikleri)nden yürekleri sıkılarak size gelenler hariç. Allâh dileseydi, onları sizin üstünüze salardı, sizinle savaşırlardı. O halde onlar, sizden uzak dururlar, sizinle savaşmazlar ve sizinle barış içinde yaşamak isterlerse, Allâh size, onlara saldırmak için bir yol vermemiştir.

Nisa 89 Sizin de kendileri gibi inkâr etmenizi istediler ki, onlarla bir olasınız. O halde onlar “Allâh yolunda göç edinceye kadar onlardan dostlar edinmeyin”. Eğer yüz çevirirlerse onları yakalayın, nerede bulursanız öldürün ve onlardan ne dost, ne de yardımcı tutmayın!

Mümtehine 9 ve Şura 40 gereği yapılmaktadır. Yüz çevirirlerse bulduğunuz yerde öldürün dediğine göre savaş nedeni vardır. Bu gibi “kimselerle”, ne dostça yaklaşım içinde bulunulması ve ne de yardımcı edinilmesi onlardan istenmiştir.

14. Mümtehine 1 Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de “düşmanınız” olan kimseleri dost edinmeyin. Onlar size gelen gerçeği inkâr ettikleri, Rabbiniz Allah’a inandığınızdan dolayı Elçiyi ve sizi (yurdunuzdan) çıkardıkları halde siz onlara sevgi iletiyorsunuz. Benim yolumda cihâd etmek ve benim rızâmı kazanmak için (yurdunuzdan) çıktığınız halde içinizde onlara sevgi (mi) gizliyorsunuz? Oysa ben sizin gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz her şeyi bilirim. Sizden kim bunu yaparsa doğru yoldan sapmış olur.

Mümtehine 2 Onlar sizi ele geçirirlerse size düşman olurlar; ellerini ve dillerini size kötülükle uzatırlar, inkâra sapmanızı isterler.

Ayetlerdeki konunun, din konusunda onlarla savaşmış, onları yurtlarından çıkaran “kimselerle” dost olunmaması gerektiğini onlara ifade ediyor.

İçlerindeki bazılarının, din konusunda, dinine sahip çıkması ve onlara meyletmeyecek şekilde de, tavrını ortaya koyması istenmektedir.

15. Enfal 61 Eğer “barışa” eğilim gösterirlerse sen de buna yanaş ve Allah’a tevekkül et. Çünkü O, en iyi işitenin, en iyi bilenin ta kendisidir.

Muhammed (35) Siz gâlip durumda iken gevşeyip barış istemeyin. Allâh sizinle beraberdir, O sizin amellerinizi zayi etmeyecektir.

16. Tevbe 16 Allah; içinizden cihat edenleri, Allah’tan, resulünden ve müminlerden başkasını kendisine sırdaş edinmeyenleri belirlemedikçe, bırakılacağınızı mı sandınız? Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır.

Ali İmran 118 içinde bakmanızı öneririm.

17. Tevbe 71 Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyilik ve güzelliği belirlenene özendirirler, kötülük ve çirkinliği belirlenenden sakındırırlar. Namazı kılarlar, zekâtı verirler. Allah’a ve resulüne itaat ederler. Allah bunlara rahmet edecektir. Allah Azîz’dir, Hakîm’dir.

Normal bildiğimiz dostluk anlamındadır.

18. Nahl 125 Rabbinin yoluna hikmetle, güzel öğütle davet et ve onlarla, en güzel olan neyse o yolla mücadele et. Şüphe yok ki Rabbin, kendi yolundan sapanları en iyi bilendir…

Ankebut 46 Ehlikitap’la, en güzel olan yöntem dışında bir yolla mücadele etmeyin! Onların zulme sapanları müstesna. …

19. Zuhruf 5 Siz, haddi aşan kimseler oldunuz diye, sizi Kur’an’la uyarmaktan vaz mı geçelim?

En doğrusunu Allah bilir.

İyi çalışmalar dilerim.


About the Author
Author

murat2222

Leave a reply

Name (required)

Website