Hac`cın ve Umre`nin Yaşı mı Var?

Geçen gün bir arkadaşımla sohbet ederken, Hacca gitmek istedigimi, en azından Umre ziyaretimi yerine getirmek istediğimi söylediğimde, “Bana bu yaşta gideceksin, sonra gereklerini nasıl yerine getireceksin? İleride yaşlanınca gidersin işte” şeklinde nasihat etmesinden sonra bu konu üzerinde derin düşüncelere daldım.. Bu arada her ikimiz de 30lu yaşlar civarındayız, çok genç olduğumuz da söylenemez artık.


Düşünürken aklımdaki en temel soru şuydu: Neden özellikle bizim ülkemizde Hac ve Umre ibadetinin 50-60 yaşından sonra yapılması gereken bir ibadet olduğu düşünülür? Çünkü diğer ülkelerde durumun böyle olmadığını genç insanların da Hac vazifelerini yerine getirdiklerini biliyorum. Hatta Endonezya’da Hac vazifesini tamamlamamış erkeğin evlenemediğini okumuştum.

Bizim ülkemizde bu düşüncenin yaygın olmasına neden olan en yaygın sebep bence şu: Hac ya da umre ibadetini yerine getiren insanın o zamana kadar Kuran`ın haramlarına ve emirlerine tam olarak uymamış bile olsa, o zamandan sonra her türlü ibadetini tam olarak yerine getirmesi gerekliliğine inanılması. Hatta “Hacı” kavramı bizim ülkemizde sözüne güvenilir, her türlü günahtan uzak durmaya çalışan insanlara verilen bir sıfat haline gelmiştir. Hacı olana kadar dünya hayatının tüm haramlarına bulaşsa bile insan, hacı olunca affedildiğine ve o andan itibaren kendine çeki düzen vermesi gerektiğine yönelik yaygın bir inanış var ne yazık ki.

Halbuki Kuran`da anlatılan Hac ibadetinde Hac`cı ve Umre’yi yerine getirene kadar her türlü gevşekliği gösterecebileceğimiz, ziyaretimizle tüm günahlarımızın affolunduğu, sadece Haccı ve Umre’yi gerçekleştirdikten sonra dini konularda çok daha dikkatli olmamız, günahlardan uzak durmamız gerektiği gibi bir durum asla söz konusu değil. Hac ve umre bizim Allah`ın imkan bulduğunda yapmamızı emrettiği bir ibadet, ama bunun yaşı olmadığı gibi, öncesi ve sonrasında “güç yetirme” dışında bir şartı da yok. Kuran’a ve islam’a uygun olarak yaşamaya çalışan bir insan bunu Hac ibadeti öncesinde de, sonrasında da aynı özenle yapmaya gayret göstermeli.

Allah Kuran’da:

96. Şu bir gerçek ki, alemlere bir bereket kaynağı ve yol gösterici halinde insanlar için kurulan ilk ev Mekke’dekidir.

97. Açık-seçik deliller, İbrahim’in makamı vardır orada. Oraya giren, güvene ermiş olur. Yoluna gücü yetenin o evi ziyaret etmesi, insanlar üzerinde Allah’ın bir hakkıdır. Kim nankörlük ederse hiç kuşkusuz, Allah bütün alemlere muhtaç olmayacak bir Gani’dir.
3 Ali İmran Suresi

açık bir şekilde Hac`cın ve Umre’nin insanlar üzerinde hakkı olduğunu söylemiş, bunu sadece “gücü yetmek” şartıyla sınırlandırmıştır. Gücü yetmek, bizlerin maddi ve fiziksel gücüyle sınırlı olmalı, yaş ya da başka bir şeyle değil.

Yaz tatillerini yurtdışında ya da yurt içinde 5 yıldızlı otellerde geçirmeyi düşünen, iphone çıktığı zaman alabilmek için kuyruklara giren, ya da olur olmadık pek çok şeye çok daha fazla para harcayan pek çok insan var ülkemizde, bu insanların Hac`cın ve Umre’nin gerek ve yeter şartı olan “güç yetirme”yi yerine getirebildikleri şüphe götürmez bir gerçek bence.. Bizim gücümüz buna elverirken bu ibadeti yerine getirmememiz ve o şekilde vefat etmemiz durumunda, Ahiret’te Allah`ın karşısına bu ibadetleri yapamadan çıkmış olmanın vebalini nasıl ödeyebileceğimizi derin derin düşünmemiz gerekiyor…

Yazar : afsin

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website