BİD`AD- Kadir ve Kandil geceleri

Allah’ın belirlediği Kur’an’ın kapsam ve içeriğine ilave, ekleme yapma gayretleri bid’adtır.


Bid’adın her türlüsü, iyi niyetli olarak yapılmış görünse de dinde yozlaşmaya, dinin aslından özünden, Kur’an’dan uzaklaşmaya neden olur, dolayısla günahtır.
Kur’an’da ve sünnette yer almayan, bulunmayan her şey din dışıdır.
İslam tarihi boyunca Arap toplumların kültürleri, adetleri, örfleri dinin bir parçası sayılmış dine eklenmeye, ilave edilmeye çalışılmıştır. Bu en yaygın bid’ad türüdür. Mezheplerin, tarikatların, cemaatların kendi kabüllerini, kurallarını dine ilave etme gayretleri bir başka önemli bid’adtır.

Kur’an’da olmayan, Hz. Peygamberimizin sünnetinde yani uygulamalarında da olmaz. Kur’an’da olmayan bir şeyi Hz. Peygamberin dine ilave etmiş olabileceğini söylemekten, Hz. peygambere iftira etmekten Allah’a sığınmak gerekir.

İslam’da bazı ayları, geceleri kutsamak ve kutlamak yoktur. Peygamberimizin veya ashabın hayatında böyle uygulamalar bulunmamaktadır. Özel gecelerin özel ibadetleri gibi bir kabul tamamen İslam dışıdır. Kur’an’da adıyla geçen tek gece ramazan ayı içinde olduğu bildirilen Kadir gecesidir. O gece Kur’an indirildiği için anılmıştır. Kutsallık vurgusu Kur’an’a yapılmıştır. Kur’an’da, Kadir gecesine ait her hangi bir özel ibadetten o gece özel bir şeyler yapanların bağışlanacağından asla söz edilmez. Kadir gecesi, ramazan ayı içerisinde, ancak hangi gece olduğu tam olarak bilinmeyen bir gecedir. Ramazan ayı içinde her gece Kadir gecesi olabilir. O gece de eğer bir şey yapılacaksa, o gece vesilesi ile Kur’an okumaya, ayetler üzerinde düşünmeye, Kur’an’la bütünleşmeye, Allah’ın emir ve yasaklarının, dinimizin öğrenilmesine çalışılmalıdır. Ramazan ayında her gecemizi bu şekilde değerlendirmemiz gerekir.

Kandil geceleri: Mevlit, regaip, miraç, berat kandil geceleri Kur’an’da ve sünnette yer almaz. Bu geceler Hz. Peygamberimiz zamanında ve dört halife döneminde kutlanmamıştır.

Kur’an’da ve sünnette yer almayan uygulamalar din dışıdır.
Kandil geceleri Emevi döneminde kutlanmaya başlanmıştır, Emevi-Arap adetidir.
Arabın adetini kutsamak, kutlamak Müslümanların işi, görevi değildir.

Kandil geceleri adı altında bazı geceleri kutsal ilan etmek, o gecelerde edilen tüm duaların veya tövbelerin mutlak kabul göreceği, işlenen tüm günahların af olacağını söylemek, Kur’an dışı, din dışı inanıştır.

Bu gecelerin kutlanması açık bir bid’adtır. Bid’adlar dinde yozlaşmaya yol açar ve günahtır.

Kandil geceleri denen Emevi adetini dinimize ilave etmeye çalışarak kutlayanlar, sevap kazanmak veya günahlarından arınmak bir yana günah işlemektedirler..

Bu gecelerle ilgili Diyanetin ilmihal kitaplarında ve camilerde hocaların anlattıkları söyledikleri her şey din dışıdır, huraferle yaldızlanmış, süslenmiş bid’adlardır. Ayrıca Kur’an’da üç aylar diye bir kavram yoktur. Yılın üç ayının adeta kutsal mevsim ilan edilmesi Kur’an dışıdır.

Gece yürüyüşü ile ‘Miraç’ farklı olaylardır. İsra süresinin birinci ayetinde, gece yürüyüşünden bahsedilir. Ancak Kur’an’da hiçbir ayette; miraç olayından, peygamberimizin göklere yükseltildiğinden ve bu konuda ilmihallerde yazan, camilerde hocaların anlattıkları mitolojik, efsanevi hikayelere olaylara dayanak olacak bir bilgi yoktur. Miraç olayına kanıt olarak gösterilen Necm süresinde de manevi-ruhi veya fiziki anlamda göklere yükselmekten bahsedilmez. ‘Miraç’ olayı, inanışı Kur’an dışıdır.

Övgü Allah’a Selam Peygamberlere Saygılar okuyanlara olsun..

Yazar : Vedat Akbaşak

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website