Zaman-Zamansızlık ve Rabbin Katı

Yaratıcımız varlık olarak zamansız ve mekansızdır. Bu zaman ve mekanı yoktan yaratmıştır.


Ama yönetici-gözlemci olarak(dışarıdan) hem tüm mekan noktalarındadır, hem de tüm zaman noktalarında…

geçmiş… … … … şimdi… … …. . gelecek

Biz ise sadece şimdi noktasındayız ve ileri noktalara doğru yolculuk yapıyoruz.

Ama Rabbimiz böyle bizim gibi bir noktadan ileriye doğru yolculuk falan yapmıyor.

Geçmiş, gelecek, şimdiki zaman gibi kavramlar bize ait.

O`nun için böyle bir yolculuk yok.

O her zaman noktasını gözlemlemekte ve yönetmektedir.

Oraya gitmesine, yolculuk yapmasına gerek yoktur.

Çünkü tıpkı geçmişte olduğu gibi aynı anda gelecektedir de, ve yine tıpkı şu andaki noktamızda da olduğu gibi….

İnsanlara “zamansızlık” denilince akıllarına, sanki sadece kol saatinin çalışmasının durduğu ama diğer unsurların aynen devam ettiği bir yaşam şekli geliyor. Hayır, zamansızlık yukarıda anlattığım gibi, bizim hayal dahi edemeyeceğimiz bambaşka bir durumdur. Geçmiş, gelecek, şimdiki an diye ayrı ayrı kavramların olmaması demektir.

Nasıl ki Rabbimiz mekansız olduğundan, kainatın dışındadır, evrenimizde yolculuk etmez ama dışarıdan yönetici olarak her mekan noktasında ve iş-oluştadır biliyoruz; işte yine aynı şekilde zamansız olan Rabbimiz, yine varlık olarak zamanın dışındadır ama yönetici-gözlemci olarak her zaman noktasında vardır.

Ama yine vurgulayalım;

“Varlık” olarak Allah hiçbir şeyin içinde değildir ve tüm yarattıklarından ayrıdır.

Zaman ve mekan dışıdır.

Zamanın ve mekanın içinde olanlar bizleriz. Zaten bizler için yaratıldı bunlar da…

Ve Rabbimiz tüm yarattıklarından ayrı olduğu için, yarattığı hiçbir şey O`nun bir parçası değildir. O`na ortak koşmak büyük günahtır.

112 – İhlas Suresi

3. Ne doğurmuştur O, ne doğurulmuştur!

4. Hiç kimse onun dengi ve benzeri olmamıştır, olamaz!

Konuyu buradan, Kuran`daki “Rabbin katı” ifadesine getirmek istiyorum.

Kuran`da Rabbin katı ifadesi 2 anlamda kullanılmaktadır diye düşünmekteyim.

1- Allah`ın nezdinde-gözünde anlamında…

2- İçinde sonsuzluk yurdunun da bulunduğu ahiret evreni anlamında kullanılmaktadır

Kuran`da Rabbin katı ifadesi, bizimkinden farklı fizik yasalarına sahip ahiret evreninin adıdır yani aynı zamanda. Mesela bizim evrenimizden farklı olarak yaşam daimidir orada ve yaşlanma, maddenin bozulması söz konusu değildir.

Ve bu Rabbin Katı`nda zaman bizimkine göre farklı akmaktadır:

Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir. (22 Hac Suresi, 47)

Rabbimiz zamansız olduğuna göre burada “Allah`ın nezdinde” anlamında değil de, “ahiret evreni” anlamında kullanılmaktadır Rabbin Katı ifadesi. Bizim dünyamızda bin yıl geçerken, Rabbin Katı`nda sadece bir gün geçmektedir.

Şüphesiz yüce Allah bu mekanı da yoktan var etmiştir. Ama isim olarak “Rabbin Katı” adını vermiştir yarattığı bu yere. Tıpkı “Allah`ın Arşı”, “Allah`ın kulu” veya “Allah`ın elçisi” gibi bir tanımlamadır aslında…

Hac Suresi 47 Senden aceleyle azabı istiyorlar: Allah, vaadine asla ters düşmez. Şu da bir gerçek ki Rabbinin katındaki bir gün, sizin saymakta olduğunuzun bin yılı gibidir.

Bakara Suresi 112 İş onların sandığı gibi değil!Kim güzel davranışlar sergileyerek yüzünü Allah!a teslim ederse, Rabbi katında ödülü vardır onun. Korku yoktur böyleleri için; tasalanmayacaklardır onlar…

Ali İmran Suresi 15 De ki: “Bu sayılanlardan daha iyisini size haber vereyim mi?Sakınıp korunanlar için, Rableri katında, altlarından nehirler akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah’tan bir hoşnutluk olacaktır. Allah, kulları en iyi biçimde görmektedir. ”

En`am Suresi 127 Rableri katındaki huzur ve esenlik yurdu onlarındır. İşler oldukları ameller yüzünden O, onların Velî`si oluvermiştir.

A`raf Suresi 206 Rabbinin katında olanlar, büyüklük taslayıp O`na kulluktan yüz çevirmezler; O`nu tespih ederler ve yalnız O`na secde ederler.

HADİD Suresi 21. Rabbinizden bir bağışlanmaya ve genişliği gökler ve yer kadar olan bir cennete koşun. ALLAH`a ve elçisine inananlar için hazırlanmıştır. Bu, ALLAH`ın dilediğine ve/veya dileyene verdiği lütfudur. ALLAH Büyük Lütuf sahibidir.

Kuran`da cennetin genişliği gökler ve yer kadar denilmekte. Yani başka bir deyişle bizim kainatımız kadar büyük olduğuna işaret edilmekte cennetin. Bu da sonsuzluk yurdunun, kendi fizik yasalarına sahip başlı başına bir evren olduğunun kanıtlarındandır yine. Yani söz konusu olan yer bir bahçe veya kent büyüklüğünde değil, gezegenleri ve gökleriyle içinde yaşadığımız alem kadar devasa bir boyutta.

Selam ve sevgiler.

Yazar : Emre_1974tr

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website