DİYANET, İSLAM`A ZARAR VERİYOR….

Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı, dinimizi gereğince anlamak, öğrenmek, yaşamak için;

Kur’an’la birlikte hanifi-sünni mezhebi kabüllerini ve bu mezhebin kabüllerine uygun
yazılmış sünnet-ilmihal kitaplarını, arap-emevi, osmanlı örf ve adetlerini dinimizin
kaynaklarından saymaktadır.. Dinimizde tercihlere bırakılan detaylarda veya dinin
kapsamında olmayan konularda bu mezhep kabüllerini dinimizin bir parçası gibi
görmekte ve göstermek istemektedir.
Diyanete göre İslam dini=Kur’an+ Hanifi-sünni mezhebi kabülleri bu kabüllere göre
yazılmış hadis-sünnet, ilmihal kitapları ve arap-emevi, osmanlı örfleri, adetleridir..
İmam hatip liselerinde, ilahiyat fakültelerinde bu düşüncede olan öğrenciler,
öğretim üyeleri, imamlar yetiştirilmektedir.. Bu kişiler halkımıza mezhep kabüllerini
ve arap, osmanlı örflerini, adetlerini din diye öğretmektedir..
Diyanet, yayınladığı kitaplarda bu mezhep kabullerini dinin kaynaklarından sayarak,
onlari Kur’an’a ortak, yardımcı koşmaktadır. İlmihal kitaplarında Kur’an’dan ziyade, bu mezhep
kabulleri en ince ayrıntısına kadar anlatılmaktadır..

Diyanet işleri başkanlığı bir an önce zihniyet değişikliği yaparak Allah`in kitabinin yanina esler koymaktan kendisini kurtarmali, beşer ürünü olan mezhep kabüllerinden kendini soyutlamalı, Kur’an’ı yetersiz görmekten vazgeçmeli, İslam’a, Kur’an’a gereken saygıyı gösterip, sadece Kur’an’a bağlı olarak O’nun ışığı ve rehberliğinde görev yapmalıdır..
Halkımıza Mezhep kabüllerini, 12-13 asır önce yaşamış imamların düşüncelerini değil,
İslam’ı, Kur’an’ı öğretmelidir..
Yayınladığı kitaplarda sadece Kur’an kabülleri-Allah’ın mesajı anlatılmalı, açıklanmalıdır..
‘Dinimizin kaynakları: Kur’an ve sünnetlerdir’ veya ‘mezhep kabulleri dinimizi uygulamamız,
yaşamamız için gereklidir. ’ demek; Kur’an’ı eksik yetersiz görmektir ki bu Islam’ın özüne-esasına uymaz… Bir başka anlatımla:
Bir kişi veya yorum ekolü, ‘benim bu düşüncelerim, yorumlarım dinin bir parçasıdır, tamamlayıcısıdır’derse veya başka biri veya birileri çıkar da, ‘falanca mezhebin yorumlarını ben inancımın bir
parçası olarak görüyorum şu mezhep olmasaydı ben dinimi tam öğrenemez, anlayamaz ve yaşayamazdım’ derse. .: Allah’ı ve Kur’an’ı yetersiz buluyor demektir.
Allah’a ve Kur’an’a eş veya destekçi, yardımcı arıyor demektir.

Kur’an’nın bize bildirdiğine göre: Allah’ı eksik, yetersiz görüp Allah’tan başka kendilerine veliler, ilahlar edinenler, cehannemin çırası ve ebedi dostları olacaklardır..
İslam dini= Kur’an+Hadis Mezhep Tarikat kitapları+Fıkıh, İlmihal, İçtihat kitapları DEĞİLDİR..
İslam dini = Kur’an = peygamberimizin dini yaşama şekli yani sünneti (ki bu da Kuran`da anlatilan dinden baska bir sey olamaz)=Allah’a teslim olmaktır..
Allah’a teslim olmanın yolu:
Kur’an’ı Kerimde bir çok ayette ve Hz. peygamberimizin veda hutbesinde belirtildiği şekilde
Allah’ın ipine, Kur’an’ı Kerim’e sarılmak, şirke sapmamak ve fırkalara hiziplere mezheplere bölünüp, parçalanmamaktır…

Ben şahadet ederimki Allah’tan başka ilah yoktur, ve ben şahadet ederim ki
Hz. Muhammed O’nun kulu ve resulüdür..

Şehadetimiz, İslam’ın ve imanımızın kilit taşıdır.
Allah’tan başka ilah arayışına girersek, O’na eş, ortak, yardımcı ararsak veya peygamberimizin tebliğini yani Kur’an’ı dışlarsak, şahadetimizi inkar etmiş, dinimizi inkar etmiş oluruz..

Yazar : Vedat Akbaşak

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website