“Şüphe yok ki âyetlerimizi inkâr edenleri, yakında ateşe atarız. Derileri yanıp eridikçe de azâbı tatsınlar diye yerlerine yeniden yeniye deri bitiririz. Şüphe yok ki Allah üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir” Yüzyıllar boyu insan vücudunun tamamının ağrıya duyarlı olduğu sanılıyordu. ancak anatomi geliştikçe derimizin içinde ağrıyı ileten özelleşmiş sinir uçları olduğu ve bu vasıtayla ağrının beyne iletilip duyumsandığı anlaşıldı. Yani, gerçekte
(daha&helliip;)
Allah ım! uçmak ne müothiş bir duyguymuş. o kadar çok uçuyordum ki!hızlı uçuyordum, yavaşlıyordum, bazen yere yaklaşıyordum sonra aynı kuşların kanat çırptışı gibi bende kollarımı basitce aşağı yukarı doğru kaldırıp indirince havalanıyordum. hareketlerimi çok az hızlandırmam o kadar çok yükselmemi sağlıyordu ki uçmanın bu kadar kolay olmasına şaşırıyordum. nasıl düşüneblirdim ki bigün uçabilceğimi diye aklımdan geçiriyordum. o kadar çok yer
(daha&helliip;)
Bu ayette yeni bir mucize gizli.. burada DİŞİ arıya sesleniliyor dağlardan ağaçlardan kendine yuva edin, , her türlü üründen ye ve Rabbinin senin için öngördüğü yolları izle, sonra özetle, bal yap diyor.. şimdi mucizeye gelelim.. balarılarının ERKEKLERİ kovan yapmaz, kovan temizliği savunması havalandırılması bal yapılması balmumu yapılması filan gibi işlerin hiçbirinden anlamaz.. tek görevi vardır, kraliçe arıyı döllemek… yukarıda sayılan
(daha&helliip;)
Kur`anı okurken kelimelerin gelişigüzel olamayacağını düşünerek farkettim ki, bazı kelimeler dikkatle seçilmiş.. mesela: 1. HİÇ GÖRMEZLER Mİ? gözle görülebilen şeylerde bunu kullanıyor sanki diyor ki böyle bir bilimsel mekanizma var bu gözle teleskopla mikroskopla kanıtlanabilir bakın.. tabiat olaylarını, gökyüzünü, yıldızları filan örneklerken böyle diyor.. 2. HİÇ DÜŞÜNMEZLER Mİ? soyut seyler olur ya cıkarımla varırsınız, kanıt yoktur, sezgi vardır mesela… bu
(daha&helliip;)
Periton iç organlarımızın örtüsüdür, ve ilginç bir özelliği vardır. Bağırsaklar normalde ağrı duyusunu iletecek sinirlere sahip değildir, kesseniz acımaz ancak iç organlarımızı dıştan örten periton cok hassastır ve en ufak sorunda, biraz gerilse bile kıvrandırır. Kuran`da azap tarif edilirken “barsakları patlacak zakkum ve kaynar su” dan bahsedilir… Yani patlama, delinme gibi peritona ulaşan bir hasar olması halinde ancak şiddetli acı
(daha&helliip;)
Yine kendi keşfettiğim bir bilgiyi söylemek istiyorum.. hipnoz kursuna gitmiştim ve orada kişinin hipnoza girdiğinin bir kanıtı olarak”” kişi zamanı tayin edememektedir” dendi.. yani hipnoz 1 saat mi sürdü 10 dakika mı sürdü bilemezler dedi, böylece de hipnotize edildiklerini kanıtlarsınız dendi.. çünkü kişiler hipnotize edildikleri halde hayır ben hipnoz olmadım diyorlar genelde.. bu bana hemen Kuran`da hesap gününde Allah`ın sorusunu
(daha&helliip;)
“sizi bir çiğnem etten yarattık”: embriyo ilk haftalarda sommit denen omurganın ilk halini oluşturmak için sıra sıra çizgilenmeler gösterir.. ağzınıza bir parça et alıp dişlerle sıkıca basın ve yarım ay şeklindeki ete diş izleriniz sıra sıra çıksın.. işte embryoda omurganın görüntüsü buna çok benziyor.. Kur`anda hiçbir kelime öylesine seçilmemiştir.. Yazar : pelin güçlü
(daha&helliip;)
“parladıkça parlayan güneş hakkı için.. “ güneşte helyum patlamaları olur, bir patlama diğerine yol açar ve güneş ısısını ve ışığını bu şekilde yayar.. dikkat edin, gökyüzündeki güneş hakkı için demiyor, yada sizleri aydınlatan güneş hakkı için demiyor.. yeryüzündeki insan göğe bakar ve güneş hakkında nereye kadar düşünebilir? büyük, parlak, sıcak filan.. ama parladıkça parlayan diyebilmek için güneşin yapısını bilmek, oradaki
(daha&helliip;)
