DİN ANLAYIŞINDAKİ EN BÜYÜK YANLIŞLIKLARDAN BİRİ

İbni Abbas`a göre din; dört katlı bina gibidir. Birincisi: Ahlak, İkincisi: İman, Üçüncüsü: İbadetler, Dördüncüsü: Siyaset( İnsan ilişkileri)

Bırakın bunlardan birini yıkmayı, yer değiştirildiğinde dahi insan ve toplum için felaketler olur. Örneğin İman ile ahlakın yer değiştirildiğini düşünelim. Ne olur? Ahlaksız bir iman sahibi. Siyasetle, ahlakın yer değiştirildiğini düşünelim. Ahlaksız siyasetçi. Ahlakla, ibadetlerin yer değiştirildiğini düşünelim. Ahlaksız namaz kılan, oruç tutan, hacca giden vs. Bunlardan birinin dahi eksikliği ya da yerlerinin değiştirilmesiyle oluşan din anlayışının Allah`ın dini olmadığını düşünüyorum.

Allah`ın dini Kur`andır. Kur `anın dışında din aramak son derece yanlış ve geçersizdir. Kur`anda “Allah katında tek din vardır o da İslamdır” buyurarak evrensel ilkeyi Yüce Yaratıcı koymuştur. Hiç kimsenin yorumu veya yorumları din olamaz. Çünkü bu yorumlar kişiye, topluma, zamana göre değişiklikler gösterebilir. Ama Allah`ın Kelamı Kur`an hiç bir zaman değişmez, kıyamete kadarda değişmeyecektir. Değişen bizim yorum ve tespitlerimizdir. Tamam İslam`ın bir kültür mirası vardır. İslam kültür mirasından yararlanabilir, bilgilenebiliriz. Ancak bu mirasın veya bir yorum ekolünün Kur’an’nın eksiklerini tamamladığını söylemek, dinimizin ancak bir yorum ekölü yardımıyla anlaşılabileceğini, yaşanabileceğini söylemek o ekölün kabullerini de kapsayan yeni bir din iddiası olur. Bu da kabul edilemez bir şeydir. İslam kültür mirasından yararlanmak, bilgilenmek başka bir şey, İslam’a, Kur’an’a yardımcı tamamlayıcı koşmak başka bir şeydir. Bu çok tehlikeli bir yaklaşımdır.

Allah bizlere Kur’an’a yapışmamızı, doğru yol olan Kur’an yolunu izlememizi, başka yollar izlemememizi emrediyor. Bölünüp parçalanmayı, hizipler, çeşitli fırkalar halinde dinimizi, inancımızı parçalara ayırmamızı yasaklıyor. Kur`anda

“Hep birlikte Allah`ın ipine-Kur’an’a yapışın. Hiziplere bölünüp parçalanmayın. ” (Aliimran- 103)
“Rabbinizden indirilene-Kur’an’a uyun. O’dan başka evliyaların ardına düşmeyin. “(Araf-3)
“Bu benim dosdoğru yolumdur. O’nu-Kuran’ı izleyin başka yolları izlemeyin. Yoksa bu hal sizi O`nun yolundan uzaklaştırıp parçalara-fırkalara böler. “(En’am-153). Şimdi bu ayetlerin ışığında herkes kendi yaşadığı din anlayışını gözden geçirmek zorundadır. Farklı düşünebiliriz, farklı yorumlarda da bulunabiliriz. Çünkü Allah bizleri farklı farklı yaratmıştır ama asla ayrılamayız. Zira ayrılık haramdır. Farklılıklar bir zenginlik ve kolaylık olmasına rağmen, ayrılıklar (tefrika) İslam ümmetini içten içe yeyip tüketen bir kanser virüsü gibidir. Bugün İslam coğrafyalarında hangisinin hakim olduğuna bir bakın. Yapılacak şey farklılıkları ayrılığa dönüştürmemektir. Müslümanlar ayrılığa sebep olanları bir tarafa bırakarak, Allah, Kur`an ve peygamber ekseninde birleşmelidirler. Eğer bu sağlanmazsa temelde sünni, şii diye, daha sonrada bir çok alt hizip ve gruplara bölünerek; birbirleriyle uğraşıp savaşacaklardır. Böylece İslam düşmanları tarafından sömürülmeye devam edeceklerdir.

Kur`an, Müslümanca yaşamak için yeterli ve anlaşılır bir kitaptır. “Biz öğüt alanlara ayetleri ayrıntılı bir biçimde açıkladık”. (Enam-126)

“Biz sana Kur’an’ı ve en güzel açıklamayı- yorumu(ahsena tefsir) getirdik. “(Furkan-33)

“Kur’an ayetleri Allah tarafından eksiksiz ve açık-anlaşılır kılınmıştır. Sonra da Allah’tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmıştır. ” (Hud-1-2)

Yazının başında din binasının temelini ahlak oluşturur demiştik. O zaman ahlak nedir? Ahlak yaratılıştır. Arapçada ahlak anlamına gelen “Hulk” ile, yaratma anlamına gelen “Halaka”, yaratılan anlamındaki “Mahluk”, Yaratıcı anlamındaki “Halik” aynı kökten türemiş kelimelerdir. O halde şöyle anlayabiliriz.

Ahlakın kaynağı olan Allah, insanı ahlak üzerine yaratmıştır. Dolayısıyla Ahlak üzerine yaşayıp ölmesini istemektedir. Dinde bunu sağlayan araçtır. Bundan başka bir şey değil.

Saygılarımla.

Yazar : Fehmi CENGİZ

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website