Emr-i bi’l-mar’uf

Bugünkü yazıda “iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak” kavramı üzerine yoğunlaşmak istedim. İnsani sorumluluk, sanatçı sorumluluğu aydın sorumluluğu dediğimiz kavramların İslam dininde bir karşılığı var mıdır?Çevremizde her gün şahit olduğumuz kötü olaylar ve müslümanların bu kötü olaylar karşındaki tavrı ne olmalıdır?


Ramazan ayının selameti ve bereketi içinde bulunduğumuz bu dönemde maalesef ülkemizde ve dünyada birçok olumsuzluklar yaşanıyor. Tabii olarak insanlık ailesinin bir ferdi, toplumun bir parçası olduğumuz için, bu olumsuz olaylar/durumlar bizleri de etkilemektedir. Bir yandan Afrika’daki açlık, susuzluk, yoksulluk bizleri derinden etkilerken; geride bıraktığımız haftada İslam coğrafyasından peş peşe gelen ölüm haberleri biz insanlık ailesinin üyelerini derin bir üzüntüye sevk etmiştir. Şiddetin hiçbir zaman çözüm olamayacağı yüzyıllardır elde edilmiş acı tecrübelerle sabitken, yine de bu yola başvuruluyor olması düşündürücüdür. Bizler İnsanlığındeğerli üyeleri olarak zülmün, şiddetin, zorbalığın her türlüsüne karşı çıkmalı, eylem ve söylemlerimizle bunu dile getirmeliyiz. Çünkü bizler “Emr-i bi’l-mar’uf ve neyh-i ani’l-münker” (İyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak) kültüründen geliyoruz. Bizim mayamız/fıtratımız hep iyilik, güzellik üzerine yoğrulmuş/kurulmuş. Biz insanlar içinden çıkmış hayırlı bir ümmetiz. Yüce Allah bir ayette bizleri şöyle tanıtıyor:

“Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz…. ”(Ali İmran suresi, 110)

Bu ayet-i celile de gösteriyor ki, İslamiyet’in insanlara yüklediği önemli bir sorumluluk bulunmaktadır. Bu sorumluluk iyiliği emretmek, tavsiye etmek, yaymak, iyiliğe teşvik etmek; kötülükten alıkoymak, kötülüğe engel olmaktır. Toplumun huzur ve mutluluğu için bu insani sorumluluğun yerine getirilmesi toplumun her ferdi üzerine düşen bir görevdir. Bu sorumluluk İslamiyetin özünü ortaya koyan, temel esaslarını özetleyen bir mahiyettedir. İslamiyet, insanlar için güzel ve temiz olan her nesneyi, her davranışı övüp tavsiye ederken; insanın ve dolayısıyla toplumun aleyhine olan her türlü çirkinliği, kötülüğü ve pisliği de yasaklar. İnsanların sağlığı ve toplumların devamlılığı buna bağlıdır.

“Emr-i bi’l-mar’uf ve neyh-i ani’l-münker”kavramı için, Merhum Dr. Şeriati şöyle bir tespitte bulunmaktadır: “Oysa Peygamber’in (a. s) ashabı, daima kendilerini toplumsal sorumluluk altında görürlerdi. Emr-i bi’l-mar’uf ve neyh-i ani’l-münker, bugün zihnimizde ancak harc-ı alem (basmakalıp) bir anlamda yer tutmaktadır ve aydınlar çevresinde bu terimler ağza bile alınamazlar. Oysa bugün Batılı aydın buna ‘insan sorumluluğu’, ‘sanatçıların sorumluluğu’, ‘aydının sorumluluğu’ adını vermektedir. ”(Ali ŞERİATİ, Dine Karşı Din, Prof. Dr. Hüseyin HATEMİ(çev. ), İşaret Yayınları İstanbul-2005, s. 34-35)

Merhum Dr. Şeriati, “Emr-i bi’l-mar’uf ve neyh-i ani’l-münker” kavramının basmakalıp olarak kullanıldığına dikkatleri çektikten sonra şu değerlendirmeyi yapmaktadır: “Müslüman birey, Allah’a karşı, halkının yolundan, kaderinden ve düşünce tarzından sorumludur. Bu konuda fikri, eylemsel ve toplumsal bir taahhüdü vardır. Günümüzde komik bir hale sokulan iyiliği emredip kötülükten sakındırmak budur. ” (Ali ŞERİATİ, Biz ve İkbal, Doç. Dr. Derya ÖRS(ter), Fecr Yayımları Ankara-2007, s. 50-51)

Evet, Yüce Allah bizlere bir sorumluluk yüklemiş ve bu sorumluluğun bir gereği olarak bizlerin elleriyle toplumu imar etmeyi dilemektedir. Bizler bu bilinçle her an toplumun sorunlarını görmeli, üzerinde tefekkür etmeli, kendi payımıza düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz. Bugün gerek ülkemizde, gerekse başka diyarlarda; hatta dünyanın neresinde olursa olsun bir zülum, bir zorbalık, bir sömürü, bir haksızlık varsa buna sessiz kalamayız/kalmamalıyız. “Bugün bizim sorumluluğumuz nedir?” diye soruyorsanız, vicdanınıza sorun, o size sorumluluğunuzu söyleyecektir.

Bizleri yaratan Alemlerin Rabb’ine hamdolsun.

Muhittin BOZKURT

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website