Nihilizm ve Furkan Suresi


Dilimize “hiççilik” olarak çevrilen nihilizm bilhassa 19.yy’da önem kazanmış felsefi akımlardan birisidir. Kısaca anlatmak gerekirse bu akım, hayatın herhangi bir anlama sahip olmadığını, Allah inancının, özgür iradenin ve gerçek bilginin geçersizliğini savunur. Hayat hakkında hayli karamsar bir resim çizen bu görüş hayatta hiçbir anlam olmadığını iddia etmiştir.

Esasen nihilistlerin görüşleri radikal gibi gözükse de kendi içinde tutarlı oldukları söylenmelidir. Yani eğer Allah yoksa hayatın bir anlamının olmayacağını söyleyerek nihilistler doğru bir noktaya parmak basmışlardır. Bir inanan da Allah olmasa hayatın anlamsız olacağını düşünmelidir. 200 yıl sonra toprak olacağını, hatta çocuğunun, torununun da yok olacağını bilen bir insanın para ve dünyevi hırslar peşinde koşması ne denli rasyoneldir? Ben yok olacağım ama yok olmayacakmış gibi davranayım demek akılla bağdaşır mı? Ya da 100,000,000,000 galaksinin bir tanesi olan Samanyolu’nda, Güneş denen ufak bir yıldızın etrafında dönen Dünya isimli gezegende, uzayın ömrüne kıyasla neredeyse bir saliselik bir ömür süren insanın hayatını değerli görmesi mümkün müdür?

Elbette hayır. Bu nedenle, Allah ile ilişkilendirilmediği sürece her uğraş boş olmaya mahkûmdur. Furkan Suresinin son ayeti sanki bu duruma işaret ediyor:

“De ki: ‘Duanız yoksa, Rabbim sizi ne yapsın?’”

Furkan Suresi 77. Ayet

Gerçekten de öyle. Bizi anlamlı kılan tek şey Allah’a yönelmemizdir. Allah dışında hiçbir şey bu yaşamı anlamlı kılamaz. Çünkü O’nun dışında her şey yok olacaktır. O halde yapılması gereken hayatın anlamını bilerek yaşamaktır. Bir inanan, hayatın anlamını her an hissetmeli, Allah ile ilişkilendiremediği uğraşların boş işler olduğunu bilmelidir. Yoksa, bu dünyanın Allah olmadığında anlamsız olacağını fark eden nihilistlerden daha tutarsız oluruz.


About the Author
Author

Leave a reply

Name (required)

Website