Kuran ve Şükür

Allah ‘ın kullarından istediği şeylerden biri de şükretmemizdir.

Çünkü insana sayamayacağımız kadar çok nimet ve lütuf vermiştir. Bunlardan en büyüğü de hidayet rehberi, Rabbinin kelimesi, hikmet dolu, Rabbinizden gelen basiret, apaçık bir delil, tebliğ olan, Allah’ın ipi, âlemler için bir öğüt olan, bir hüküm olan, açıklama, hak olan, sizi ve eriştiği herkesi uyarıcı, sözün en güzeli, hiçbir eğriliği bulunmayan, şüphesiz doğru olan, Allah’a karşı gelmekten sakındırıcı, şanlı, şerefli olan, büyük bir haber, bereket kaynağı, kalplere bir şifa, inananlar için yol gösterici bir rehber, rahmet, Rabbinizden gerçek, Allah tarafından muhkem (eksiksiz, sağlam ve açık) kılınmış, Allah’tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmış, Allah’ın ilmiyle indirilmiş, düşünüp öğüt almak için kolaylaştırılan, çok değerli olan, Rablerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa çıkaran, en doğru olan yola götüren, iyi işler yapan inananlar için büyük bir mükâfat olduğunu ve ahrete inanmayanlar için elem dolu bir azap hazırlandığını müjdeleyen, kâfirler için mutlaka bir pişmanlık sebebi, kovulmuş şeytanın sözü olmayan, gerçek kesin bilgi olan, hayranlık verici, değişik biçimlerde açıklanan, benzerini getirilemeyecek, her türlü misali değişik şekillerde açıklayan, vaat edilenlerin ve tehditlerin açıkladığı, gaflet içinde olan bir kavmi uyaran, inkârcılar üzerine söz hak olsun diye indirilen, onda hiçbir eğrilik yapılmayan, mübarek bir öğüt, büyü olmayan, şiir olmayan, uydurulmamış olan, ondan yüz çevirenlerin kıyamet günü kör olarak haşredilecekleri, insanlar için hak olarak indirilen, mutlak güç sahibi ve övgüye layık, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisine ait olan Allah’ın yoluna çıkaran, Rahmân’ın öğrettiği, Allah’ın ancak tek ilah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiri olan, Allah katından zikir, büyük olan, önceki kitapları tasdik edici, ondan sonra inanılacak hiçbir sözün olmadığı, apaçık bir nur, kadir gecesi indirilen, şanı yüce olan, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olan, ondan hesaba çekileceğimiz,  Rahmân ve Rahîm olan Allah’tan indirilme KUR’AN’dır.

Ramazanın önemi ve büyüklüğü Kuran’ın kadir gecesi indirilmiş olmasıdır. Allah insanlara ramazan ayında oruç tutmasını farz kılmıştır. Çünkü oruç insanın şükretmesi için en büyük ibadettir. Ramazan ayı şükretme ve Kuranı anlama için en büyük vesile olması gerekir. Oruç gelenekselleştirilmiş yeme içme işinden ibaret bir ibadet değildir. Oruç anlama, idrak etme, düşünme ve  şükretmektir.

Bakara(*) Sûresinin 185 . Ayetinde

İnsanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir.

 

Hep sormuşumdur asıl hikaye
nasıl başlamıştır, niçin, neden…………?

 

A’RÂF SÛRESİ  10-25

Andolsun,
size yeryüzünde imkân ve iktidar verdik. Sizin için orada birçok geçim imkânları
da yarattık. Ama siz ne kadar az şükrediyorsunuz!

Andolsun,
sizi yarattık. Sonra size şekil verdik. Sonra da meleklere, “Âdem için saygı
ile eğilin” dedik. İblisten başka hepsi saygı ile eğildiler. O, saygı ile eğilenlerden
olmadı.

Allah, “Sanaemrettiğim zaman seni saygı ile eğilmekten ne alıkoydu?” dedi. (O da) “Benondan hayırlıyım. Çünkü beni ateşten yarattın. Onu ise çamurdan yarattın” dedi.

Allah, “Şimdi in aşağı oradan. Çünkü senin orada büyüklük taslamak haddine değil! Hemen çık! Çünkü sen aşağılıklardansın” dedi.

Şeytan dedi ki: “(Öyle ise) bana insanların tekrar diriltilecekleri güne kadar süre ver.

Allah da, “Sen süre verilenlerdensin” dedi

Şeytandedi ki: “(Öyle ise) beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki, ben de onlarısaptırmak için senin dosdoğru yolunun üzerinde elbette oturacağım.

“Sonra (pusu kurup) onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım ve sen onların çoğunu şükreden (kimse)ler bulamayacaksın

Allah dedi ki: “Yerilmiş ve kovulmuş olarak çık oradan. Andolsun, onlardan sana kim uyarsa sizin, hepinizi cehenneme doldururum.

“Ey Âdem! Sen ve eşin cennette kalın. Dilediğiniz yerden yiyin. Fakat şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz.”

Derken şeytan, kendilerinden gizlenmiş olan avretyerlerini onlara açmak için kendilerine vesvese verdi ve dedi ki: “Rabbinizsize bu ağacı ancak, melek olmayasınız, ya da (cennette) ebedi kalacaklardanolmayasınız diye yasakladı.”

“Şüphesiz ben size öğüt verenlerdenim” diye de onlara yemin etti.

Bu sûretle onları kandırarak yasağa sürükledi. Ağaçtan tattıklarında kendilerine avret yerleri göründü. Derhal üzerlerini cennet yapraklarıyla örtmeye başladılar. Rableri onlara, “Ben size bu ağacı yasaklamadım mı? Şeytan size apaçık bir düşmandır, demedim mi?” diye seslendi.

Dediler ki: “Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.”

Allah dedi ki: “Birbirinizin düşmanı olarak inin(oradan). Size yeryüzünde bir zamana kadar yerleşme ve yararlanma vardır.”

Allah dedi ki: “Orada yaşayacaksınız, orada öleceksiniz ve oradan (mahşere) çıkarılacaksınız.

 

Kuran’daki  şükür ile ilgili ayetlerden bazıları okuyun düşünün aklınızı işletin ve şükredin.

 

Neml Sûresinin 73 . Ayetinde

Şüphesiz senin Rabbin insanlara karşı lütuf sahibidir. Ancak onların çoğu şükretmezler.

 

Nisâ(*) Sûresinin 113 . Ayetinde

Eğer Allah’ın sana lütuf ve merhameti olmasaydı, onlardan bir grup seni saptırmaya çalışırdı. Halbuki onlar, ancak kendilerini saptırırlar, sana hiçbir zarar veremezler. Allah sana kitabı (Kur’an’ı) ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediğin şeyleri öğretmiştir. Allah’ın sana lütfu çok büyüktür.

 

Bakara(*) Sûresinin 243 . Ayetinde

Binlerce kişi oldukları halde, ölüm korkusuyla yurtlarını terk edenleri görmedin mi? Allah onlara “ölün” dedi, sonra da onları diriltti. Şüphesiz Allah insanlara karşı lütuf ve ikram sahibidir. Ama insanların çoğu şükretmezler


Bakara(*) Sûresinin 152 . Ayetinde

Öyleyse yalnız beni anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin.

 

Bakara(*) Sûresinin 172 . Ayetinde

Ey iman edenler! Eğer siz ancak Allah’a kulluk ediyorsanız, size verdiğimiz rızıkların iyi ve temizlerinden yiyin ve Allah’a şükredin

 

Âl-i İmrân(*) Sûresinin 144 . Ayetinde

Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar veremez. Allah şükredenleri mükâfatlandıracaktır.

 

Âl-i İmrân(*) Sûresinin 145 . Ayetinde

Hiçbir kimse Allah’ın izni olmadan ölmez. Ölüm belirli bir süreye göre yazılmıştır. Kim dünya menfaatini isterse, kendisine ondan veririz. Kim de ahret mükâfatını isterse, ona da ondan veririz. Biz şükredenleri mükâfatlandıracağız.

 

Nisâ(*) Sûresinin 147 . Ayetinde

Eğer şükreder ve iman ederseniz, Allah size niye azab etsin ki? Allah şükrün karşılığını verendir, hakkıyla bilendir.

 

Mâide(*) Sûresinin 6 . Ayetinde

Ey iman edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve -başlarınıza mesh edip- her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice yıkanarak temizlenin. Hasta olursanız veya seferde bulunursanız veya biriniz abdest bozmaktan (gelir veya kadınlara dokunur (cinsel ilişkide bulunur) da su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprağa yönelin. Onunla yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin . Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez. Fakat o sizi tertemiz yapmak ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.

 

A’râf Sûresinin 58 . Ayetinde

Güzel ve temiz beldenin bitkisi Rabbinin izniyle çıkar. Pis ve çorak beldeden ise zararlı bitkiden başkası çıkmaz. Şükreden bir topluluk için ayetleri işte böyle çeşitli şekillerde sergiliyoruz.

 

Yûnus Sûresinin 60 . Ayetinde

Allah’a karşı yalan uyduranların, kıyamet günü hakkındaki zanları nedir? Şüphesiz Allah insanlara karşı çok lütufkârdır, fakat onların çoğu (O’nun nimetlerine) şükretmezler.

 

Enfâl(*) Sûresinin 26 . Ayetinde

O vakti hatırlayın ki siz yeryüzünde güçsüz ve zayıf idiniz. İnsanların sizi kapıp götürmesinden korkuyordunuz. Derken Allah sizi barındırdı, yardımıyla destekledi ve sizi temiz şeylerden rızıklandırdı ki şükredesiniz

 

İbrahim Sûresinin 7 . Ayetinde

Hani Rabbiniz şöyle duyurmuştu: “Andolsun, eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir


İbrahim Sûresinin 37 . Ayetinde

“Rabbimiz! Ben çocuklarımdan bazısını, senin kutsal evinin (Kâbe’nin) yanında ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! Namazı dosdoğru kılmaları için (böyle yaptım). Sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir, onları ürünlerden rızıklandır, umulur ki şükrederler.”

 

Nahl Sûresinin 14 . Ayetinde

O, taze et yemeniz ve takınacağınız süs eşyası çıkarmanız için denizi sizin hizmetinize verendir. Gemilerin orada suyu yara yara gittiğini görürsün. (Bütün bunlar) onun lütfundan nasip aramanız ve şükretmeniz içindir

 

Nahl Sûresinin 78 . Ayetinde

Allah sizi, analarınızın karnından siz hiçbir şey bilmez durumda iken çıkardı. Şükredesiniz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi

 

Nahl Sûresinin 114 . Ayetinde

Artık Allah’ın size helâl ve temiz olarak verdiği rızıklardan yiyin. Eğer yalnız ona ibadet ediyorsanız, Allah’ın nimetine şükredin.

 

Mü’minûn Sûresinin 78 . Ayetinde

Halbuki O, sizin için kulakları, gözleri ve gönülleri yaratandır. Ne kadar az şükrediyorsunuz!

 

Furkân Sûresinin 62 . Ayetinde

O, öğüt almak isteyen ve çok şükredici olmayı dileyen kimseler için geceyi ve gündüzü birbiri ardınca getirendir

 

Neml Sûresinin 19 . Ayetinde

Süleyman, onun bu sözüne tebessüm ile gülerek dedi ki: “Ey Rabbim! Beni; bana ve ana-babama verdiğin nimetlere şükretmeye ve razı olacağın salih ameller işlemeye sevk et ve beni rahmetinle salih kullarının arasına kat!”

 

Neml Sûresinin 73 . Ayetinde

Şüphesiz senin Rabbin insanlara karşı lütuf sahibidir. Ancak onların çoğu şükretmezler.

 

Kasas Sûresinin 73 . Ayetinde

Allah, rahmetinden ötürü geceyi içinde dinlenesiniz; gündüzü de, lütfundan isteyesiniz ve şükredesiniz diye sizin için yarattı

 

Ankebût Sûresinin 17 . Ayetinde

“Siz Allah’ı bırakarak ancak putlara tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz. Allah’ı bırakarak taptıklarınızın size hiçbir rızık vermeye güçleri yetmez. Öyle ise rızkı Allah’ın katında arayın. O’na kulluk edin ve O’na şükredin. Siz yalnız O’na döndürüleceksiniz.”

 

Rûm Sûresinin 46 . Ayetinde

Rüzgârları, yağmurun müjdecileri olarak göndermesi, Allah’ın (varlık ve kudretinin) delillerindendir. O bunu, size rahmetinden tattırmak, emriyle gemilerin yol alması, onun lütfundan rızkınızı aramanız ve şükretmeniz için yapar.

 

Lokman Sûresinin 12 . Ayetinde

Andolsun, biz Lokmân’a “Allah’a şükret” diye hikmet verdik. Kim şükrederse ancak kendisi için şükretmiş olur. Kim de nankörlük ederse, bilsin ki Allah her bakımdan sınırsız zengindir, övülmeye lâyıktır.

 

Lokman Sûresinin 14 . Ayetinde

İnsana da, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi onu her gün biraz daha güçsüz düşerek karnında taşımıştır. Onun sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur.  insana şöyle emrettik: “Bana ve anne babana şükret. Dönüş banadır.”

 

Lokman Sûresinin 31 . Ayetinde

Görmedin mi ki, gemiler Allah’ın nimetiyle denizde akıp gitmektedir. Allah bunu âyetlerinden bir kısmını size göstermek için yapmaktadır. Şüphesiz ki bunda hakkıyla sabreden, hakkıyla şükreden herkes için ibretler vardır.

 

Secde Sûresinin 7-9 . Ayetinde

Yarattığı her şeyi güzel yaratan, insani başlangıçta çamurdan yaratan, sonra onun soyunu, bayağı bir suyun özünden yapan, sonra onu sekilendirip ruhundan ona üfleyen Allah’tır. Size kulaklar, gözler, kalpler verilmiştir. Öyleyken, pek az şükrediyorsunuz.

 

Sebe’ Sûresinin 13,15,19 . Ayetinde

Cinler Süleyman için dilediği biçimde kaleler, heykeller, havuz gibi çanaklar ve sabit kazanlar yapıyorlardı. Ey Davûd ailesi şükredin! Kullarımdan şükredenler pek azdır.

Andolsun, Sebe’ halkı için kendi yurtlarında bir ibret vardı: Biri sağda biri solda iki bahçe bulunuyordu. Onlara şöyle denilmişti: “Rabbinizin rızkından yiyin ve O’na şükredin. Beldeniz güzel bir belde, Rabbiniz de çok bağışlayıcı bir Rabdir.”

Onlar ise, “Ey Rabbimiz! Yolculuğumuzun konakları arasını uzaklaştır” dediler ve kendilerine zulmettiler. Biz de onları ibret kıssalarına çevirdik ve kendilerini darmadağın ettik. Şüphesiz ki bunda çok sabreden, çok şükreden herkes için ibretler vardır.

 

Fâtır Sûresinin 12 . Ayetinde

İki deniz aynı olmaz. Şu tatlıdır, susuzluğu giderir; içimi kolaydır. Şu ise tuzludur, acıdır. Bununla beraber her birinden taze et yersiniz ve takınacağınız süs eşyası çıkarırsınız. Allah’ın lütfundan istemeniz ve şükretmeniz için gemilerin orada suyu yara yara gittiğini görürsün

 

Fâtır Sûresinin 34 . Ayetinde

Şöyle derler: “Hamd, bizden hüznü gideren Allah’a mahsustur. Şüphesiz Rabbimiz çok bağışlayandır, şükrün karşılığını verendir.”

 

Yâsîn Sûresinin 34,35 . Ayetinde

Meyvelerinden yesinler diye biz orada hurmalıklar, üzüm bağları var ettik ve içlerinde pınarlar fışkırttık. Bunları onların elleri yapmış değildir. Hâlâ şükretmeyecekler mi?

 

Yâsîn Sûresinin 73 . Ayetinde

Onlar için bu hayvanlarda yararlar ve içecekler vardır. Hâlâ şükretmeyecekler mi?

 

Vâkı’a Sûresinin 70 . Ayetinde

Dileseydik onu acı bir su yapardık. O halde şükretseydiniz ya!

 

Zümer Sûresinin 7 . Ayetinde

Eğer inkâr ederseniz şüphesiz ki Allah sizin iman etmenize muhtaç değildir. Ama kullarının inkâr etmesine razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizin için buna razı olur. Hiçbir günahkâr başka bir günahkârın yükünü yüklenmez. Sonra dönüşünüz ancak Rabbinizedir. O da size yaptıklarınızı haber verir. Çünkü O göğüslerin özünü hakkıyla bilir.

 

Zümer Sûresinin 66 . Ayetinde

Hayır, yalnız Allah’a ibadet et ve şükredenlerden ol.


Mü’min Sûresinin 61 . Ayetinde

Allah, içinde rahat edesiniz diye geceyi ve gösterici olarak da gündüzü yaratandır. Şüphesiz Allah, insanlara karşı sonsuz iyilik sahibidir, fakat insanların çoğu şükretmezler

 

Şûrâ Sûresinin 23 . Ayetinde

İşte bu Allah’ın, inanıp salih ameller işleyen kullarına müjdelediği şeydir. De ki: “Ben buna karşılık sizden, akrabalıktan doğan sevgiden başka bir ücret istemiyorum.” Kim güzel bir iş yaparsa, onun iyiliğini artırırız. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, şükrün karşılığını verendir.

 

Şûrâ Sûresinin 33 . Ayetinde

O, dilerse rüzgârı durdurur da onlar denizin üstünde durakalırlar. Elbette bunda çok sabreden, çok şükreden herkes için ibretler vardır.

 

Vâkı’a Sûresinin 81,82 . Ayetinde

Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah’ın verdiği rızka O’nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz?

 

Teğâbun(*) Sûresinin 17 . Ayetinde

Eğer siz Allah’a güzel bir borç verirseniz Allah onu size, kat kat öder ve sizi bağışlar. Allah şükrün karşılığını verendir, Halîmdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir).

 

Mülk Sûresinin 23 . Ayetinde

De ki: “O, sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve kalpler verendir. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!”

 

İnsan(*) Sûresinin 3 . Ayetinde

Şüphesiz biz onu yola koyduk. O bu yolu ya şükrederek ya da nankörlük ederek kat eder.

 

Haşr(*) Sûresinin 21 . Ayetinde

Eğer biz, bu Kur’an’ı bir dağa indirseydik, elbette sen onu Allah korkusundan başını eğerek parça parça olmuş görürdün. İşte misaller! Biz onları insanlara düşünsünler diye veriyoruz.

 

Zümer Sûresinin 23 . Ayetinde

Allah sözün en güzelini; âyetleri, (güzellikte) birbirine benzeyen ve (hükümleri, öğütleri, kıssaları) tekrarlanan bir kitap olarak indirmiştir. Rablerinden korkanların derileri (vücutları) ondan dolayı gerginleşir. Sonra derileri de (vücutları da) kalpleri de Allah’ın zikrine karşı yumuşar. İşte bu Kur’an Allah’ın hidayet rehberidir. Onunla dilediğini doğru yola iletir. Allah kimi saptırırsa artık onun için hiçbir yol gösterici yoktur.


About the Author
Author

hakan caliskan

Leave a reply

Name (required)

Website