Düş…

Düşlüyorum. Bembeyaz bir yer. Sigara da yok. Çay da. Sonsuz bir sükut kaplamış yüreğini. Tedirginliğin emaresi yok. Kaygı kilometreleri sıfırlanmış. Zaman ölmüş. Öyle bir mefhum yok. Altından ırmaklar akan bir yer burası. Her bir meyve, her bir yerde.

Burada zalim yok. Zulüm de yok. Hasedin cesedi çürüyeli, artırma hırsının köküne kibrit suyu döküleli bin yıl olmuş. Ama zaman yok.

Karşılıksızca birbirini seven insanlar var. Bir şey yok onlara birbirini sevdiren. “Selam” diyorlar koskaca bir tebessümle birbirlerinin güzel yüzlerine. Bu güzel söz her birinin kalbinden dillerine akıyor. Samimiyetin had safhasındayız.

İçten pazarlık yok. Yalancı tebessüm hiç yok. Neyse o. Ama öfke de yok.

Yalan… O da ne? Unutulmuş. İyi niyet faraziye olmuş. Sadakat ve mutluluk bu evrenin suyu, ekmeği. Her bir nesneden akıyor bu mefhumlar.

Bütün güzellikler tek bir yerde toplanmış. Herkes bunu biliyor. Beşer değil ama bu yer. Onun dışında. Ondan başka.

Burak Sertkaya
www.kitapyukluesekler.com


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website