Allah Korkusundaki Güzellik…

Hepimizin, etrafımızda görmek istediğimiz ya da “keşke hep şu güzel özellikleri taşıyan insanlarla birlikte olsam” diyerek özlemini duyduğumuz bir insan modeli vardır. Bu insan vefalı, dürüst, sadık, fedakar, samimi gibi güzel ahlak özellikleri taşıyan insandır. Herkesin, özlem duyduğu insan modeli budur. Çünkü kendimizi ancak böyle güzel ahlak özellikleri taşıyan birinin yanında mutlu ve güvende hissedebiliriz. Bu saydığımız güzel ahlak özelliklerine sahip olabilmenin sırrı, derin Allah korkusudur. Bir insan samimi dua ederek ve vicdanını doğru kullanarak bu üstün ahlak özelliklerine sahip olabilir inşaAllah. Yani güzel ahlakla ilgili bütün özelliklerimizi belirleyen en önemli güç,  Allah korkusudur.

Allah’tan hakkıyla korkan bir insan, Allah’ı derin bir aşkla seven ve Allah’ın rahmetini, merhametini, yakınlığını kaybetmekten korkan bir insandır. Böyle bir insan asla nefsinin isteklerine uymaz, şeytanın ve nefsinin isteklerinden sakınır, her an Allah’ın hoşnut olacağı şekilde davranmaya dikkat eder.

Derin bir imanla Allah’tan korkan bir insan, Allah’ın büyüklüğü, yüceliği, gücü, kuvveti karşısında ne kadar aciz olduğunu bilerek tüm tavır ve davranışlarını Allah’ın beğendiği ahlak doğrultusunda düzenler. Allah’a karşı sürekli samimi ve dürüst bir ruh hali içindedir. Bu ruh hali içindeki bir insan, Allah’tan bir nimet olarak çok üstün bir ahlak seviyesine ulaşır. Yüce Rabbimiz de bir ayetinde Kendisinden nasıl korkmamız gerektiğini bize bildirmiştir.

Öyleyse güç yetirebildiğiniz kadar Allah’tan korkup-sakının, dinleyin ve itaat edin…
(Tegabün Suresi, 16)

Çok açık anlaşılıyor ki, Allah da bizlere Kendisinden korkmamızı emretmiştir. Bizi yaratan Allah, nefisimizin sınır tanımayan istek ve tutkularını da bilmektedir. Nefsimizden sakınmamız için de, Kendisinden korkmamızı emretmiştir. Çünkü Allah’tan korkmayan bir nefis, insanı sürekli Allah’ın razı olmadığı şeyleri yapmaya sürükler. Nefsimizdeki kötülüklerle mücadele etmemiz ve ona teslim olmamamız için manevi bir kuvvet gereklidir. Bu manevi kuvvet de, sadece Allah korkusudur. Eğer derin bir Allah korkumuz yoksa, nefsimize ve şeytana teslim olmuşuz demektir.( en doğrusunu Allah bilir)

“Nefse ve ona ‘bir düzen içinde biçim verene’, sonra ona fücurunu (sınır tanımaz günah ve kötülüğünü) ve ondan sakınmayı ilham edene (andolsun). Onu arındırıp-temizleyen gerçekten felah bulmuştur. Ve onu (isyanla, günahla, bozulmalarla) örtüp-saran da elbette yıkıma uğramıştır.”
(Şems Suresi, 7-10)

Bu yüzden nefis ve şeytandan sakınmanın yegane yolu Allah korkusudur. Dünya hayatında, şeytana ve nefsimize karşı tek dayanağımız Allah korkusudur. Hem bu dünya da hem de ahirette mutlu ve huzurlu olabilmemizin tek yolu Allah korkusudur. Bizi, Allah’ın kullarına bahşettiği tüm güzelliklere kavuşmamızı sağlayacak olan Allah korkumuz olacaktır inşaAllah.

“Ey iman edenler, Allah’tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük fazl sahibidir.”
(Enfal Suresi, 29)

 


About the Author
Author

esra_erat

Leave a reply

Name (required)

Website