Duygusal ve Zihinsel Zekâ’ya, genel olarak bakacak olursak, Dünyanın doğu kesiminde EQ, /duygusal, batı kesiminde de IQ /zihinsel, ağırlıklı insanlar fazladır. Ve böyle bir ayrışma günümüzde genel kabul görmektedir. Kur’an kılavuzluğunda, bu konuyu değerlendirmeye ve bu ayrışmaların sebep olduğu günümüz dünyasını sorgulamaya öncelikle kısırlaştırılan ve tek bir bilinç düzeyinde birleştirilen Kalp ve fuad kavramlarını Sayın Şakir Kocabaşın çalışmalarıyla birlikte değerlendirmeye
(daha&helliip;)
Felsefe ve Tasavvuf`un savaşı, ta Platon`un zamanına dayanmakta olan çok derin bir savaştır. Belkide bilmediğimiz bir şekilde daha da geçmişlere dayanır. Bildiğimiz anlamıyla Sofu`lara (saf tasavvufçular) ilk büyük eleştiriler Sokrates ve Platon`dan gelir. Bütün gerçekliğin, yalnızca kalple anlaşılabileceği inancına sahip olan bu insanlar, filozofların “Akıl” kavramına devamlı olarak saldırmış, onu zaman zaman yanıltıcı zaman zaman ise “Günahların kaynağı” yapmıştır. Bunun
(daha&helliip;)
Nedensellik kanunlarını tanrılaştıran ateistlerin görüşleriyle, nedensellik kanunlarının Allah tarafından yaratıldığını söyleyen Kuran`ın görüşlerini, somut bir örnek çerçevesinde inceleyelim. örnek olarak kanımızdaki oksijeni akciğerlerden hücreye taşıyan hemoglobin proteinini ele alalım. Dine inanan bir kişi de, inanmayan bir ateist de kana oksijeni bu maddenin taşıdığını kabul etmektedir. Uzay`ın yaratıldığı ilk andan itibaren, Uzay`daki bütün madde, bir tek proteini tesadüfen ortaya çıkartmaya çalışsaydı
(daha&helliip;)
Kuantum dalgalanmaları, maddenin ışık hızına yakın bir hızda hâsıl ettiği enerji birimidir. e=mc2 formülüne göre siz enerjinin hızını durdursanız maddeyi elde edersiniz. Maddeyi ışık hızıyla gönderirseniz enerjiye dönüştürürsünüz. Gerçekten insan çok basit olan bu açıklamanın katı halindeki yansıması mıdır? Bilim, yaradılışı enerji=madde boyutu dediğimiz tek ve tümel yapıya hapsedip Kavram ve anlam daraltmalarıyla izah edemeyecektir. İddia ediyorum, bilim bir gün
(daha&helliip;)
İnt. Araştırdığım ve Uzmanına danıştığım kas sistemini kısaca tanımlayayım. KASLARIN YAPISI VE GÖREVLERİ: Vücudumuzda hareketi sağlayan yapılara kas denir. İskeletimizin çevresi esnek kaslarla çevrilidir. İskelet ve kaslar, vücuda birlikte şekil verirler. Hareketi sağlayan kaslar, iskelete bağlıdır. Kaslarımız lifli yapıdadır. Kas lifleri bir araya gelerek kas demetlerini oluşturur. Üzeri zarla çevrili olan kas demetleri de kemiklere ve eklemlere bağlıdır. Kaslar, lifli
(daha&helliip;)
KUR’AN nın cem oluşu parçaları birleştiren oluşu kendi yapısındaki mükemmel dizilişi aslında insanın tefekkürü için oluşturulmuş muhteşem bir tasarımdır.. Ve bizi parçaları birleştirmeye ve düşünmeye yönlendirir. Bir masalın-hikâyenin-romanın-senaryonun-bilimsel makalenin belirli bir kalıp dizgisiyle yazılması gerekir. Yoksa düşüncemizi-fikrimizi ortaya net koymamış olurduk ve okuyan da yazarın ne dediğini ne yazdığını anlayamazdı. Oysa Kur’anın ‘’yaradılışı’’ bir roman gibi baştan sona anlatmayışı beni
(daha&helliip;)
Merhaba, Bilim felsefe din ilişkisi üzerine konuşanların çoğu ya bilimi bilmeyip fizik biyoloji hakkında zırvalıyor, bilimsel eğitimi olanların çoğu ise felsefi analiz yapma yeteneğinden yoksun, diğer önemli bir bölüm ise din konusunda kara cahil. Bu üç alanın üçü hakkında da gerçek anlamda donanımlı olan ender kişilerden biri Caner Taslaman. Yüksek lisans, doktora ve doçentlik konuları Big Bang, Evrim ve Kuantum
(daha&helliip;)
Öyle ise iman nedir? Biz burada imam fıkhı tanımı ile tanıtacak değiliz. Sadece imanın karakterinden ve hayattaki değerinden söz edeceğiz. İman, geçici, küçük ve sınırlı olan insan denen bu varlığın ezeli ve ebedi sınırsız temele bağlanmasıdır. Bu kaynağa bağlandığından dolayı yine aynı kaynaktan gelen evrenle ve bu evrene hükmeden temel yasalarla, bu evrende gizli olan güç ve enerji kaynakları ile
(daha&helliip;)
-
- 1
- …
- 24
- 25
- 26
- 27
- 28
- …
- 39
-