KASLARIN YAPISI VE GÖREVLERİ: Vücudumuzda hareketi sağlayan yapılara kas denir. İskeletimizin çevresi esnek kaslarla çevrilidir. İskelet ve kaslar, vücuda birlikte şekil verirler. Hareketi sağlayan kaslar, iskelete bağlıdır. Kaslarımız lifli yapıdadır. Kas lifleri bir araya gelerek kas demetlerini oluşturur. Üzeri zarla çevrili olan kas demetleri de kemiklere ve eklemlere bağlıdır. Kaslar, lifli yapısı sayesinde kasılıp gevşeyerek kemikleri hareket ettirirler.
Yüzümüzde kırktan fazla kas bulunmaktadır. Bu sayede çok çeşitli yüz ifadeleri yapabilmekteyiz. Başka hiçbir canlının yüzünde bu kadar çok kas yoktur. Vücudumuzdaki en hareketli kaslar, göz kaslarımızdır. Günde yaklaşık 100. 000 defa kasılırlar.
Vücudumuzdaki en güçlü kas, çene kaslarımızdır..
Kasların Çalışması: Kasların içinde sinir uçları bulunur. Hareket etmek istediğimiz zaman beynimiz, kasımıza kasılmasını söyleyen bir emir yollar.
Kaslar özelliklerine ve vücutta bulundukları yerlere göre çizgili kas, düz kas ve kalp kası olmak üzere üç çeşittir.
1. Çizgili Kas: İsteğimizle çalışır. İskelete bağlı kasların yapısında bulunur.
2. Düz Kas: isteğimiz dışında çalışır, iç organların yapısında bulunur.
3. Kalp Kası: İsteğimiz dışında çalışır. Sadece kalpte bulunur. Çizgili kas görünümünde olmasına rağmen düz kas gibi çalışır.
İSKELET VE KAS SAĞLIĞI: İskelet ve kas sağlığı, sağlıklı bir yaşam için çok önemlidir. Bunu sağlamak için bazı şeylere dikkat etmeliyiz.
İskelet ve kas sağlığının ilk koşulu, dengeli beslenmedir. Kaslarımızın ve kemiklerimizin gelişimi için düzenli ve dengeli beslenmeliyiz, Özellikle süt ve süt ürünleri, kemiklerimizin daha sağlam ve sağlıklı olmasını sağlar ve kemik gelişimi için çok önemlidirler.
Bol bol egzersiz yapmalıyız.
İskelet ve kas sağlığımızı olumsuz etkileyecek davranışlardan kaçınmalıyız. Örneğin; oyun oynarken birbirimize zarar verecek hareketler yapmamalıyız. Aksi takdirde kemiklerimizin kırılmasına neden olabiliriz.
Ayrıca yürürken ve koşarken de yanlış hareketlerde bulunmamalıyız, çünkü kaslarımızın yırtılmasına neden olabiliriz.
İskeletin, görevlerini tam olarak yapabilmesi için duruş ve oturuş biçimlerine de dikkat etmeliyiz. Aksi takdirde iskeletimizde şekil bozuklukları meydana gelebilir.
Sırada dik oturmalıyız. Dik yürümeye özen göstermeliyiz.
Ayrıca Güneş ışığından da yeterince faydalanmaya çalışmalıyız. Çünkü Güneş ışığının, kemiklerin gelişimine olumlu etkisi vardır.
Yanlış düşünüyorsam Allah affetsin sizinle irade -eylem-seçim TEFEKKÜRÜMÜ paylaşmak istiyorum. Haddimi aşmadan anlatabilirim inşallah.
İRADEYİ çok düşündüğüm bir süreç geçirdim. Kur`an da Rabbim bize ne demek istiyor? Nasıl bir sorumluluk yüklüyor? Kur`ana göre Esma-ül Hüsna nasıl algılanmalı?
Birçok kaynak araştırdım ve değişik bakış açılarını doğrulayacak tezler okudum.
Ve sonunda ‘’kendini bilen rabbini bilir’’ öğretisinden başlayarak yola çıktım. Bu arada da aynı kelimelerle farklı konuların anlatıldığı kavramları sentezlemeye çalıştım. Çünkü birçok kavram değişik kaynaklar da aynıymış gibi yazılmış. Fakat kendi bütünsel yapısında içeriğinin farklı doldurulduğu ve çok farklı bakış açılarının anlatıldığı ve şekillendirdiği kavramlarla ANLATILMIŞ konularla karşılaştım. Rabbimin kelimeleri kullanılarak anlatılan yani aynı malzemeyle yapılan farklı yorumlar…….
Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku. O`nun kelimelerini değiştirecek hiçbir kudret yoktur. O`nun dışında bir sığınak/bir dayanak asla bulamazsın.
KEHF/27
Rabbim muazzam bir sistem kurmuş. Bu sistemde ilk Plasentayı araştırdım. KUR’ AN dan anlıyoruz ki helal ve haramları koyma yetkisi mutlak anlamda Rabbimize aittir…
Bu ayetleri okuyunca anlıyoruz ki Rabbim bana da seçme şansı ve sorumluluk yüklemiş. Nasıl mı, haram gıdaları yemememiz konusunda uyarıldığımız ayetler bizim için indirilmiş ve nelerden sakınmamız gerektiğimiz konusunda en emin yol gösterici ayetlerdir. Tıbbın da yalanlayamayacağı ayetler! En arınık bir ortam olan plasenta en hassas terazisinde Anneden besini alıp cenine veriyor. Ve haram gıdaların tüketilmesi halinde cenine de zarar veriyormuş. Haram gıdalar Beslenme zincirini yani PLASENTANIN savunma mekanizmasını yıpratıyormuş. Temiz gıdaları tüketmemizin bizim için ne kadar çok önemli olduğunu bana plasenta kavrattı. Kim yavrusuna zarar vermek ister? Tabiri caizse temiz-sağlıklı bir tohum, temiz-sağlıklı bir tarla…….
Sonra kas sistemini araştırırken kasların çizgili – düz- kalp kası olarak guruplara ayrıldıklarını ve istemli ve istemsiz çalışan kaslarımızın olduğunu öğrendim. Çizgili kasların çalışma prensibi beni çok etkiledi. Beyin tarafından yönetilmiyor şayet biz istersek hareket ediyorlar. Yani yürümek dokunmak işitmek görmek istiyorsak çizgili kaslardaki sinir ağı vasıtasıyla beyne komut yolluyoruz ve harekete geçiriyoruz eylemimizi. Sağlıklı uzuvların bana verilmesine şükür ettim. Ayrıca sapasağlam uzuvlar ne büyük bir sorumluluk! Kulluk bilincimi inşa ediyorlar. Yüz kaslarım la yaptığım mimikler muhteşem, ayrıca yüz kaslarım bir anlam da benim logom….. Çene-dil kaslarım da muhteşem, karar veriyorum ve konuşuyorum. Fakat güzel söz söylemem şartıyla söylediğim her söz kayda geçiyor. Kendi kitabımı –yazdırıyorum?
Damarlar ve diğer iç organlarımız da düz kastır. Bizim istemimiz dışında çalışıp kendi hücresel-moleküler bilinçleriyle vazifelerini yerine getiriyorlar. Rabbimin Rububiyetin de HiÇ BİR ORTAĞI YOK. Hiç yaratılan Yaratanı kuşatabilir mi?
Dananın kuyruğu Kalp kasında kopuyor. Çizgili kas görünümün de olmasına rağmen istemim dışında çalışıyor. Şayet diğer çizgili kaslarımı geliştirmek için harcadığım gayreti kalbimin çalışması için ve diğer düz kaslarımın çalışması için harcasaydım asla uyuyamazdım.
(Sağlıklı beslenmeyi ayırıyorum bu tefekkürden çünkü kalbin ve diğer kaslarımın sağlıklı çalışması için bana yine büyük bir sorumluluk yüklenmiş. Tıpkı plasentayı çökerten pis(necis)gıdalar, kalbimin ve diğer kaslarımın çalışmasını da çökertiyordu SAVUNMA MEKANIİZMAlarını Kırıyor ve sonunu hızlandırıyor. ….. Beyni örtmesi de ayrı bir konu helal gıdaları yemem konusunda beni uyaran Rabbe şükürler olsun. Yasaklar dini diye tanıtılan İslam da Rabbim hep benim iyiliğim için ayetler nazil ettirmiş. )
MUTLAK HÂKİMİYETİN ALLAH’da CC OLDUĞUNU,
RAHMAN-RAHİM-ADİL OLAN RABBİM İYİKİ BANA NEBİ-ELÇİ VASITASIYLA KILAVUZ REHBER KİTAP YOLLAMIŞ YOKSA NELERDEN SAKINMAM GEREKTİĞİNİ ASLA BİLEMEZDİM….
NE BÜYÜK BİR BÜYÜK BİR SORUMLULUK YÜKLENMİŞİM….. İRADEMİ, ORTAYA KOYMA SORUMLULUĞU.
NASIL KOYMAM GERKTİĞİNİ DE BANA NAMAZIM ÖĞRETTİ. ÇİZGİLİ KASLARIMI HAREKETE GEÇİRMEK İSTEYİMİN VE SORUMLULUĞUMUN BİLİNCİYLE İRADEMLE ANLIMI SECDEYE YATIRIP ALLAHU EKBER DEMEMİN BENİM İÇİN NE BÜYÜK BİR LUTUF OLDUĞUNU ANLAMIŞTIM.
Kasların çalışma prensibinde süreklilik esastır Sporcuları düşünün Rabbimin benim namazıma ihtiyacı yok fakat benim bu sürekli eyleme ihtiyacım var. Halter çalışan bir sporcu, sağlıklı beslenme ve sürekli çalışmayla ağarlıkları kaldırır ve bu çalışmada tekrar ve ısrar şarttır. 100 Kg Ağılığı kaldımak için çalıştırdığım kasla 150 kg’mı kaldıramam çünkü kasım yırtılır. Ve kendime zarar veririm. Çalıştığımdan fazlasının benim olmadığının bilinciyle ve kimseye kaldıramayacağından fazla yük yüklemeyen Rabbe şükürler olsun. Ne yaparsam kendim için yaparım kurtuluşum için…..
Kas sistemimi doğru algıladıysam EĞER bana irade verildiğini istersem çizgili kasımı çalıştırdığım gibi harcadığım ısrar ve tekrar la kurtulacağımı bunun ilk sembolünün de NAMAZ OLDUĞUNU tefekkür ettim..
BEN DE İRADEMİ SECDEYE YATIRMIŞ VE DUA EDİYORUM. ’’Beni de nimet verdiklerinin yoluna ilet’’
Muhammed, Allah`ın resulüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çok çetin, kendi aralarında çok merhametlidirler. Sen onları rükû eder, secdeye kapanır halde görürsün. Allah`tan bir lütuf ve hoşnutluk ister dururlar. Görünüşlerine gelince, yüzlerinde secde eseri/izi vardır. Bu onların Tevrat`taki nitelikleri. İncil`deki nitelikleri de şöyle: Tıpkı bir ekin ki filizini çıkarmış, o filizi kuvvetlendirmiş. Filiz kalınlaştı, gövdesi üzerine dikildi. Ziraatçıları da imrendirir/hayran bırakır bu ekin. Allah böyle yapar ki, onlar sayesinde, inkâr edenleri öfkelendirsin. Allah onlardan iman edip hayra ve barışa yönelik işlen yapanlara bir bağışlanma ve büyük bir ödül vaat etmiştir. Fetih/29
Artık Allah için secdeye kapanın, ibadet edin/iş yapıp değer üretin! NECM/62
Hiç kuşkusuz, mescitler/secdeler Allah içindir. O halde, Allah ile birlikte bir başkasına yakarmayan/Allah`ın yanında bir başkası için çağrıda bulunmayın. CİN/18
İsteyerek ve istemeyerek Rabbimin huzuruna getirileceğiz. İbadetimizle kul ‘’abd’’ oluşumuzun nişanesinin de secde izimizin (logomuz) olduğunu anlamam da bana namazımın önemini kavrattı.. SUPHANALLAH – ELHAMDÜLİLLAH – ALLAH HU EKBER-EŞHEDU EN LA İLAHE İLLALLAH – VE EŞHEDU ENNE MUHAMMEDUN ABDUHU VE RESULULLAH diyen bir kul olma bilincimi kas sistemimi okuyarak idrak ettim.
Rabbimin ulûhiyetine secde etim.
Rabbim, kitabı kendine uyduranlardan değil, kitaba uyanlardan olmamızı nasip et.
Yazar : Muzaffera Cigal