70 Yaşında da Kulluk ve Cihad

Her yıl ramazan yaklaşırken aklıma gençlik yıllarını oruç tutarak geçirmiş ancak yaşları ilerleyince sağlıklarını kaybetmiş, oruç tutamaz olmuş ve bundan son derece rahatsızlık ve üzüntü duyan inananlar gelir hep. O kişilerin üzüntüleri beni çok etkilemiştir. Mecbur oldukları için yedikleri halde öğlen yemeği yerken çok büyük utanç duyarlar, mümkün olsa da Ramazan boyunca bir yerlere saklanıp yaşasak hissiyle yaşarlar.


Aslında Allah zaten güç yetiremeyen müminleri oruç ibadetinden muaf tutmuş bu kişilerin oruç tutmak yerine fakir doyurmalarını istemiştir.

Sayılı günlerdir. Sizden kim hasta olur veya yolculuk halinde bulunursa tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutar. Oruca zorlukla dayananlar üzerine düşen, fidye olarak bir yoksulu doyurmaktır. Kim bir mecburiyeti olmaksızın içinden gelerek iyilik yaparsa bu onun için daha hayırlı olur. Ve oruç tutmanız, eğer bilirseniz, sizin için daha hayırlıdır. (2 Bakara Suresi – 184)

Bu noktada en çok tartışılan konulardan biri güç yetirmenin ya da yetirememenin ne olduğudur ki bu yazının konusu bu değil. Yine de şunu vurgulamak gerekir. Tabii ki esas olan samimiyettir. Allah’ın her şeyi bildiğini, bizlere şah damarımızdan bile daha yakın olduğunu bilirsek zaten bu konuda da bir sorun kalmaz. Gerçekten oruç tuttuğumuzda vücudumuz ciddi zarar mı görüyor yoksa sadece başımız mı ağrıyor Rabbim kuşkusuz bilir. Bu açıdan samimi bir kalple Allah’a yaklaşmanın ötesinde bir yol tabii ki yoktur.

Biz dönelim konumuza; şeker, kalp, tansiyon gibi ciddi hastalık sahibi insanlar, düzenli şekilde ilaç hatta bazen insülin vs kullanmak zorunda olduklarından oruç ibadetini yerine getiremezler ve az önce de söylediğim gibi Allah da zaten müminler için bu kapıyı her zaman açık tutmuştur. Peki bir kişi gençliğinde günde iki paket sigara içmiş ve bunun sonucunda orta yaşlara geldiğinde kalp hastalığına sahip olmuşsa yine de oruç tutamıyor olmasının bu kişi üzerine vebali yok mudur acaba? Ya da her gün iki öğün kırmızı eti, kızartmaları yemişse.. Yani Allah’ın bize bahşettiği imanımızdan sonraki en büyük lütuf olan sağlığı gereğince iyi bir şekilde kullanmamışsa..

Konu sadece oruç ibadetiyle de sınırlı değil tabii ki. Hiç hareket etmeyen, kaslarını güçlendirmeyen birinin zaman içinde dizlerinin tutmaz olması ve namazını gereğince kılamaması da sayılabilir örnek olarak. Yine Allah inşallah oturarak namaz kılan müminlerin ibadetlerini de kabul edecektir ancak vücutlarına iyi bakmadıkları için böyle sorunlar yaşıyorlarsa Allah onları bu durumdan mesul de tutabilir. Tabii ki en doğrusunu Allah bilir.
Fiziksel ibadetler bir yana, Allah yolunda uğraşmak, Allah’ın dinini, kitabıni insanlara anlatmak da hayırlı ameller olarak bahsedilir Kuran’da.

İnanıp hicret eden ve Allah yolunda uğraşıp didinenlere gelince, onlar Allah`ın rahmetini umarlar. Allah çok affedici, çok merhametlidir. (2 Bakara Suresi – 218)

Ey iman edenler! Allah`ın buyruğuna ters düşmekten sakının; O`na varmaya vesîle arayın. O`nun yolunda gayret gösterin ki, kurtuluşa erebilesiniz. (5 Maide – 35)

Yine çalışmış önemli yerlere gelmiş tam Allah yolunda insanlara yararlı olabilecek birinin kalp krizi ile aniden ölüp gitmesi de sayılabilir örnek olarak.

Tabii ki her şey insanlar için. Kaç yıl yaşayacağımızı, sağlığımızın bir dakika sonra bile nasıl olacağını asla bilemeyiz. Allah’ın istemesiyle beyinde bir anlık oluşacak bir pıhtı bir yanımızın felç olmasına neden olabilir. Bu konuda da yapılacak bir şey elbette yoktur. Ancak artık ortalama insan ömrü 70li yaşlara kadar ulaştı. O yaşlara sağlıkla, ibadet edebilecek, Allah yolunda çalışabilecek sağlıkla ulaşabilmek için bize de düşen görevler var.
Tabii ki sigara içmek, çok et ya da kızartma yemek, hiç spor yapmamak günahtır diyemeyiz. Allah bunları yapmayın diye açık bir emir indirmemiştir Kuran’da. Ama bir mümin yaşadığı sürece Allah’a kulluk edebilmek, Allah’ın dini için yararlı olabilmek için sağlığına dikkat etmelidir. Aksi takdirde yapabilecekken yapamadıklarımızın üzerimizde vebali olabilir.

Uzun yıllar Allah’a gereğince kul olabilmek, Allah’ın dini için çabalayabilmek ümidiyle..

Yazar : Nazlı

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website