“İnsanı Biz yarattık. Onun için, nefsinin kendisine neler fısıldadığını, neler telkin ettiğini de Biz pek iyi biliriz. Çünkü Biz ona şahdamarından daha yakınız. ”
(Kâf 16-Meal: Suat Yıldırım)

Allah` a bundan daha fazla yaklaşamayız çünkü O zaten her zerremizde.
Mesele Allah` a yaklaşmak değil; mesele Allah` ı bu kadar yakınımzdayken görebilmek.

Mesele O` na daha yakın olmak değil; O` nu dinleyebilmek.
Mesele Allah` a yaklaşmak değil; O` nu O` ndan öğrenebilmek.
Mesele mesafeler değil; mesele mesafeleri ortadan kaldırabilmek.
Tam bu noktada akla şu soru gelebilir: “Nasıl olur da sıradan bir insan tüm engelleri aşarak Yaratıcı` sını görüp dinleyebilir ve O` nu O` ndan öğrenebilir?”

İşte cevap: “KUR`AN”

Eskiden uzaktaki sevdiklerimize mektup yazardık hani. Şimdi artık “mail” atıyoruz. Kur`an` a bakış açılarımızdan biri de bu olmalı bence. Kur`an Yaratıcı` dan insanlığa bir mektuptur. Bize, nerden geldiğimizi, nerde olduğumuzu ve nereye gideceğimizi anlatır. Bize düşen tek şey En Sevgili` nin sözlerine kulak verip can kulağıyla dinlemek. Yok mu Allah` ı görmek isteyen? Haydi, gelsin peşimden!