KURAN VE İNSAN PSİKOLOJİSİ

Kuran insanlığı gerek bireysel, gerekse toplumsal olarak eğitmeye ve doğru ile yanlışı birbirinden ayırmaya yönelik ayetleriyle bütün kainatın yaratıcısı olan Allah tarafından gönderilmiş bir kitaptır. Dolayısıyla yaptığı uyarılar ve verdiği bilgiler doğrudan insan odaklıdır. Bunun için kullandığı metod, insana ruhsal yapısını tanıtması, kişiliğini, duygu ve düşüncelerini, ihtiyaç ve nefsani yönelimleri ile zaaf ve sorumluluklarını göstermesi ve bu yolla onunla iletişim kurarak, farkındalık kazanmasını sağlaması açısından psikolojidir.


Kuran’a göre insan bir yaratıcıya tapınma ihtiyacıyla birlikte yaratılmıştır. Yaşamının her döneminde güçsüzlük, çaresizlik, korku, suçluluk, günahkarlık ve ölümsüzlük arzusu gibi hisler duyabilir; bir taraftan da çevresel faktörler nedeniyle çeşitli dini sembol ve esaslarla karşılaşabilir. Maruz kaldığı tüm bu etkenler, onu, sahip olduklarından ötürü şükredip minnet etme duyma ve yaratıcıya tapınma ihtiyacıyla ömrü boyunca sürekli yüzleştirir.

30- O halde sen yüzünü, bir hanîf olarak dine, Allah`ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata çevir. Allah`ın yaratışında değiştirme olamaz. Doğru ve eskimez din işte budur. Fakat insanların çokları bilmiyorlar.
30- Rum Suresi

Allah Kuran’da insanın iç dünyasında olup bitenden tam olarak haberdar olduğunu belirtir.

16- Yemin olsun ki, insanı biz yarattık. Nefsinin ona neler fısıldadığını da biz biiriz. Biz ona, şah damarından daha yakınız.
50- Kaf Suresi

Yukarıdaki ayetten de anlaşıldığı gibi, felsefi kabullerde olduğu gibi uzaklarda ve yarattıklarıyla irtibatı kesik bir Tanrı değil, aksine aleme içkin bir Tanrı vardır. Bununla birlikte Tanrı insandan, evrene ve kendi iç dünyasına bakarak bir takım dersler çıkarmasını istemektedir. Bu, iç görü denilen bir benlik oluşumu, bilinç farkındalığı, kendini ve kendini var edeni bir kabulleniş demektir. Bu noktaya, ruhsal olayların çözümünde dikkate alınması gereken temel çıkış noktası denilebilir. Kuran enteresan bir şekilde “Görmüyor musunuz? ” diyerek, insanın en az, bakıp da fiziki dünyayı gördüğü kadar, kendi iç dünyasına da yönelmesini ve kendi psikolojik okumasını yapmasını vurgulamaktadır.

20- Yeryüzünde ayetler vardır görürcesine bilenler için.

21- Benliklerimizin içinde de. Hâlâ bakıp görmüyor musunuz?
51- Zariyat

Psikolojiyle ilgilenenler, Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi üçgeninde, insanın temel ihtiyaçları karşılandıktan sonra gerçek tatmini sadece, üçgenin en tepesinde olan ‘kendini gerçekleştirme’ (self actualization) ile bulabileceğini okumuşlardır. Aslında dünya hayatına dair söylenecek en önemli şey, insan kendine nihai bir hedef koyup onun uğrunda mücadele etmedikçe, hiç bir dünyevi zevkle kendini tatmin edemeyeceğidir. İçinde sürekli bir boşluk hisseder ve bunu bastırmaya çalışır. Uğraştığı şeylerden duyduğu zevk anlıktır, kısa süreli ve geçicidir. Tüm başarılara bir sure sonra alışır ve gözündeki değerini yitirir. Neticede ahireti kapsamayan, sadece dünyevi tatmin verecek hedefler ne kadar büyük gözükürse gözüksün, ahiret ile kıyaslandığında aslında ‘küçük hesap’tır. Allah bir ayetiyle bu konun gerçek çözümünü ve kafamızdaki sorulara verilecek en güzel cevabı bize sunmuştur.

28- Böyleleri, inanan ve gönülleri Allah`ın zikriyle/Kur`an`ıyla tatmin bulan kişilerdir. Gözünüzü açın! Gönüller yalnız Allah`ın zikriyle/Kur`an`la tatmin bulur.
13- Rad Suresi

Yazar : Ali U.

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website