AYAĞI YERE SAĞLAM BASMAYAN KONULAR

Ayağı yere sağlam basmayan konular ….. geçmiş Ezoterik(mistik) bilgiler herkesin mertebesine göre anlayacağı konularmış(!) Bana göre de öyle ! Bu ezoterik(mistik) bilgilerin Kabalayla hortlatılan Felsefeyle harmanlanan. Evrenin yaratılış hakikatinin gerçek bilgileriymiş gibi kabullenen Üstaddan üstada aktarılan gizli(!) bilgiler. Oysa haktan gelenlerle harmanlanmış sığ insan düşünceleri. Kendini hapsetmeye mahkum bakış açıları. Kim ne kadar uzağa gidebilirse oraya kadar sınırlamış HAKİKATİNİ.

Bu ezoterik bilgilerden beslenenlerden kimileri Tabiat’a hapsetti kendini kimi gökyüzüne. Her iki tarafta parselledi kendi anlayışlarına göre YERYÜZÜNÜ ve GÖKYÜZÜNÜ. Kimileride biraz hakka yakın ikisini de birleştirdi fakat haktan uzak bir şekilde. Çünkü YARADANIDA sınırlandırdılar içinde. Ütopik bir matrix yarattılar bir fanusun içinde olduklarının bilinciyle.

Rabbi tarafından apaçık bir delile tabi olan kimse hiç yaptığı işler kendisine süslenen ve heva ve heveslerinin peşinden giden kimse gibi olur mu?(Muhammed-47 /14)

Fakat çözememişler hakikati. Hakkın bilgisiyle beslenen her insanın o fanustaki bir NUR olacağını ya gizlediler ya anlayamadılar. Yaratılmış sistemin Yaratıcısının olduğunu Yaratanın Ademe verdiği ilim kadar Allahın isimlerinin esmasının hepimizi eşit kuşattığını. O’NA yönelenin samimiyeti kadar NURLANACAĞIMIZI. Şöyle buyurmuş YARADAN ‘’Ey iman edenler !ALLAH’tan korkun ve Peygamberine inanınki O size Rahmetinden iki kat versin. Ve size ışığında yürüyeceğiniz bir nur lütfetsin…. ’’(Hadid-57/28)

Ben hakikatı anladım(!) gelin. Güneş gibi ışığım ben. Benden öncekiler gibi aydınlatacağım sizi. Bilmediğiniz bilgilerle donatacağım sizi. Gelin şemsiyemin altına gölge olayım size siz şimdi ışıksızsınız –ışık olayım size. Siz Madde siniz Ben Enerji. Kainatın sırlarını damla damla vereyim size Tıpkı bir şarap gibi olgunlaştırayım sizi Hamken Halden hale geçireyim sizi –pişireyim. Sonra hep beraber içelim aşk şarabını.

Ben hakikati anladım(!) gelin. Ay gibiyim Haktan aldım nurumu ışık olayım size. Girin çatımın altına Hakikati öğreteyim size Sizde birer yıldız olun gökyüzünde……

İşte böyle güzel sözlerle aldılar elimizden hakikati. Yaratanın herkese ‘’ Nur olabilirsiniz ‘’müjdesini kendilerine mal ettiler ‘’biz size yardımcı olalım ‘’diye ‘’ Siz anlayamazsınız hakikati(!) ‘’dediler. Halbuki ALLAH Kelam-ı ezelisini biz anlayalım diye indirdiğini bildirmiş.

And olsun ki biz Kur’an’ı üzerinde düşünülsün diye kolaylaştırdık-ama hani var mı? düşünen(Kamer/17-22-32-40)

Yaradan herkese eşit sunmuştu Cennetin bilgilerini İşin sırı yok. Alın Elçilerime verdiğim kİtaplarımı Okuyun. Herkesin anlayacakları var içinde. Diye bildirmiş. Yaradan Teslim olmamızı istemiş.

Bizim elçimize vahy olundu’’De ki -Bana vahiy olunuyor ki ‘’sizin ilahınız ancak tek bir ilahtır diye. Sizler Müslüman olmuyorsunuz?’’(Enbiya/108)

‘’Çünkü. O hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı.. Oysa gerçekten Rabbi onu görüyordu. Hayır! Şafağa, yemin ederim ki. Geceye ve onda basan karanlığa. Dolunay olmuş aya.. Ki, siz elbette halden hale geçeceksiniz.. Böyleyken onlar acaba neden iman etmezler? Onlar kendilerine Kur`an okununca secde de etmezler. Aksine, kâfirler yalanlıyorlar. Halbuki Allah onların gizlediği şeyleri çok iyi bilir.. (Resûlüm!) Onlara acı azabı müjdele!. İman edip sâlih amel işleyenler başkadır; onlar için arkası kesilmeyen bir mükâfat vardır. ’’(İnşikak/14-25)

Yaradan Yaratıldığımızı bilmemizi istemiş. Hiç karışıklığı YOK bu işin. Çok basit. basit olduğu için inanmamışlar. Kendilerine Yaratılışın ilimi verilen alimler de kendilerine mal etmişler hakikati ‘’Biz anladık bizim olmalı bu bilgiler’’.Saptırmışlar hakikati. Halka halka yayılmış bu zincir Ademle iblisin Cennetten kovulmasına sebep olan sebeplerini anlamadan. Onlar da kendilerine mal etmek istemişler ‘’Melekutluk ve ebedilik sırlarını biz açarız ‘’diye.

Hiçbir insanın Allahın kendisine kitap –hikmet ve peygamberlik verilmesinden sonra (kalkıp) insanlara-Allah’ı bırakıp bana kul olun ! demesi mümkün değildir. Bilakis(şöyle demesi gerekir)Okutmakta ve öğretmekte olduğunuz kitap uyarınca Rabbe halis kullar olunuz. (Al-i İmran/3-79)

Yaradan Teslim olana sunacakmış Cennetini Fakat kuralları var bu ödülün. ’’Uymalıyız verdiği yasaklara. Yerine getirmeliyiz sabırla emirlerini Adem de tövbe etmiş hakikatini anlayınca (Araf/7-23)O da o zamandan bu zamana sabrediyormuş tekrar cennetine geri dönmek için. (bkz. Bakara /2-3738)

‘’Siz kavrayamazsınız beni-size bildirdiğime razı olun. Razı olan alacaktır ödülü ‘’diye bildirmiş Elçiler haktan aldıkları vahiyle Yarın bir gün hesap var ve sorguya çekileceğimiz tek bir kitap’’Bu Kur’an hem senin hem milletin için tartışmasız kesin bilgiler içerir. Ve ileride ondan sorguya çekileceksiniz’’(Zuhruf/43-44)ADALETİN TERAZİSİNDE GÖRECEĞİZ MÜKAFATINI SABIRMIŞ VE TESLİMİYETMİŞ İŞİN SIRRI ANLAYANLARA!

Yazar : Muzaffera Cigal

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website