İyilik ve Erdem…

İyilik ve Erdem…

 

Ramazan dolayısıyla iyilik ve erdemlilik üzerine Kuran referanslı olarak bir şeyler söylemek istiyorum.

2.177 – Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz zafer ve mutluluğa ermek değildir. Zafer ve mutluluğa ermek o kişinin hakkıdır ki, Allah’a, âhıret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır; akrabaya, yetimlere, çaresizlere, yolda kalmışa, yoksullara, özgürlüğüne kavuşmak gayretinde olanlara malı seve seve verir, namazı kılar, zekatı öder. Böyleleri söz verdiklerinde ahitlerine vefalıdırlar; bolluk ve bereket zamanı kadar, zorluk, sıkıntı ve şiddet zamanında da sabırlıdırlar. İşte bunlardır özüyle sözü bir olanlar. Ve işte bunlardır korunan takva sahipleri.

Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz…

Özü ve sözü bir olanlar yani yaptıklarında davranışlarında samimi olanlar…

Allah Kuran’a göre insanların şekilci olup belirli sayıları tamamlamasından çok; sağlam bir inanca sahip olarak iyiliklerde bulunmak ve bunların hepsini kalpten, isteyerek yapmak olarak sunduğu davranış biçimlerini takva olarak tanımlıyor. Allah, melekler, peygamberler, kitaplar ve ahiret günü… Bunların hepsine aklı kullanarak inanan (ki samimiyetin temelinde aklı kullanıp düşünmek vardır) elinden geldiğince iyilik yapan, söz verdiği zaman sözünü tutan, sıkıntılı zamanlarda da sabredip direnenler ve bunların hepsini büyük bir samimiyet ve teslimiyetle yapanlar takva sahibi insanlardır.

Kuran kendisini yine tefsir eder…

İyiliğin tanımı nedir? İyiler neler yapar? Kuran 2.83,148,262 ayetleriyle cevap verir:

2.83 – İsrailoğulları’ndan şöyle bir söz de almıştık: Allah’tan başkasına ibadet etmeyin, anne-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik ve güzellikle davranın. İnsanlara güzeli ve güzelliği söyleyin. Namazı kılın, zekâtı verin. Bütün bunlardan sonra siz, pek azınız müstesna, sırt çevirdiniz. Hâlâ da yüz çevirip duruyorsunuz.

2.148 – Herkesin bir yönü vardır, ona döner. O halde hayırlarda yarışın. Nerede olursanız olun Allah sizi bir araya getirecektir. Allah her şeye güç yetirendir.

2.262 – Mallarını Allah yolunda harcayıp sonra bu harcadıklarına bir eziyet ve başa kakma eklemeyenlerin, Rableri katında kendilerine has ödülleri vardır. Korku yoktur onlar için, tasalanmayacaklardır onlar.

3.114 – Allah’a ve âhiret gününe inanırlar, iyilik ve güzelliği belirlenmiş olana özendirirler, kötülük ve çirkinliği belirlenmiş olandan sakındırırlar. Hayır işlerde yarışırcasına koşarlar. İşte bunlar hayra ve barışa yönelik hizmet üretenlerdendir.

11.114 – Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namaz kıl! Güzellikler kötülükleri silip süpürür. İşte bu, Allah’ı ananlara bir öğüttür.

Peki ya zekat konusu?

2.215 – Sana, neyi infak edip vereceklerini soruyorlar. De ki: İnfak ettiğiniz mal ve nimet; ana-baba, yakınlar, yetimler, yoksul ve çaresizlerle yolda kalan için olmalıdır. Hayır olarak yaptığınızı Allah en iyi biçimde bilmektedir.

2.219 – Sana uyuşturucuyu/şarabı ve kumarı sorarlar. De ki: Bu ikisinde büyük bir günah vardır; insanlar için çıkarlar da vardır. Ama onların kötülüğü yararlarından çok daha büyüktür. Ve sana neyi infak edeceklerini de soruyorlar. De ki: Helal kazancınızın size ve bakmakla yükümlü olduklarınıza yeterli olanından artanını verin. İşte Allah, ayetleri size böyle açıklar ki, derin derin düşünebilesiniz.

40’ta 1 diye bir şey arıyorsanız boşuna yorulmayın, Allah Kuran’da böyle bir sayı vermemiştir.

Allah neyi zekat olarak veremeyeceğine kadar ayrıntılı anlatmıştır bu konuyu hatta. Şöyle ki:

2.267 – Ey iman sahipleri! Kazandıklarınızın ve yerden sizin için çıkarmış olduklarımızın temiz ve güzellerinden infak edin. Kendinizin göz yummadan alıcısı olmadığınız pis/bayağı şeyleri vermeye kalkmayın. Bilin  ki Allah Ganî’dir, cömertliğine sınır yoktur; Hamîd’dir, bütün övgülerin sahibidir/övgüye layık olanları gereğince över.

Peki ya bu yardımların usulü nasıl olacak, iyiler ve daha iyiler nasıl zekat verecek?

2.271 – Sadakaları açıklarsanız bu da güzeldir. Ama onları gizler ve yoksullara bu şekilde verirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır; günahlarınızdan bir kısmını örter. Allah, Habîr’dir, yapmakta olduklarınızdan gereğince haberi vardır.

25.67 – Onlar harcadıkları zaman ne savurganlığa saparlar ne de cimrilik ederler. O ikisi arasında bir dengededir bu.

Erdemli bir kişi olabilmek için zekat olmazsa olmazdır. Nasıl mı?

3.92 – Sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe hayırda erginliğe/dürüstlüğe asla ulaşamazsınız.İnfak etmekte olduğunuz her şeyi, Allah çok iyi bilmektedir.

Zekatın önemine de vurgu yapmadan olmaz.

63.10 – Sizden birine ölüm gelip de, Ey Rabbim, yakın bir süreye kadar beni geciktirseydin de içtenliğimi belgelemek için bir şeyler vererek iyilik ve barış sevenler olsaydım! demesinden önce, size rızık olarak verdiklerimizden dağıtın.

Akrabalar konusu dediğimiz zaman da:

8.75 – Sonradan inanarak hicret edip de sizinle birlikte cihada katılanlar da sizdendir. Kan akrabaları ise, Allah’ın Kitabı’na göre birbirlerine daha yakın dostturlar. Allah herşeyi bilir.

Cuma namazlarında sürekli duyduğumuz ayeti de yazmakta fayda var:

16.90 – Şu bir gerçek ki Allah; adaleti, iyi ve güzel davranmayı, akrabaya vermeyi emreder. Tüm pisliklerden/edepsizliklerden, kötülükten, azgınlık, doymazlık ve kıskançlıktan yasaklar. Düşünüp ibret alırsınız ümidiyle size öğüt veriyor.

İyiliğin tanımı tamam. Peki yapılan işlerin Allah katındaki karşılığı?

2.158 – Safa ile Merve Allah’ın belliklerindendir. Beytullah’ı hac veya umre ile ziyaret edenin onları tavaf etmesinde kendisi için bir sakınca yoktur. Kim içinden gelerek bir hayır işlerse Allah Şâkir’dir, teşekkür eder, Alîm’dir, en iyi biçimde bilir.

2.197 – Hac, bilinen aylardadır. Kim o aylarda haccı kendisine gerekli kılarsa hacda kadına yaklaşmak, kötülüğe sapmak, kavga ve çekişmeye girmek yoktur. İyilik olarak yaptığınızı Allah bilir. Azık edinin. Hiç kuşkusuz azığın en güzeli takvadır. Ey akıl ve gönül sahipleri, benden korkun.

2.261 – Mallarını Allah yolunda infak edip harcayanların durumu, yerden, her başağında yüz tane bulunan yedi başak çıkarmış bir taneye benzer. Ve Allah, dilediği kişi için daha da artırır. Allah Vâsi’dir, yaratışını ve yarattıklarını genişletir. Alîm’dir, her şeyi en iyi biçimde bilir.

2.272 – Onların iyiyi ve güzeli bulmaları, senin üzerine bir borç değildir. Tam aksine, dilediğini/dileyeni iyiye ve güzele kılavuzlayan Allah’tır.  Nimet ve imkândan başkalarına bağışladığınız, esasında sizin öz benlikleriniz lehinedir. Allah’ın yüzünü arzulama dışında bir şey için infak etmiyorsunuz. İnfak ettiğiniz her nimet size tam bir biçimde geri verilir. Ve siz, asla zulme uğratılmazsınız.

6.160 – Kim bir güzellikle gelirse ona, getirdiğinin on katı var. Kötülükle gelene ise yaptığının kadarından fazla ceza verilmez. Onlar, haksızlığa uğratılmayacaklardır.

27.11 – Zulme bulaşan müstesna. O da bunu kötülüğün arkasından güzelliğe çevirirse hiç kuşkusuz ben Gafûr’um, Rahîm’im.

Peki iyilerin ahiretteki durumları nasıldır?

4.69 – Allah’a ve resule itaat eden kişilere gelince, bunlar, Allah’ın kendilerine nimet verdikleriyle beraberdirler. Peygamberlerle, hak dostlarıyla, şehitlerle, hayır ve barışı sevenlerle. Ne güzel dosttur bunlar!

Ayetteki Allah’ın kendilerine nimet verdikleri kısmına dikkatinizi çekerim. Fatiha Suresi’nin aynı zamanda ne kadar güzel bir dua olduğunu bizlere tekrar gösteriyor Sonsuz’un kitabı.

83.22 – İyilik sergileyenler büyük bir nimetin tam içindedir.

83.23 – Koltuklar üzerinde seyre dalarlar.

83.24 – Yüzlerinde nimetin sevinç parıltısını izlersin.

İyi ve erdemli insanların özellikleri nelerdir? Kuran nasıl bir cevap verir?

Bakara 2‘ye göre Allah’ın kitabı erdemliler için yol göstericidir, yani uyacakları kaynak Kuran’dır. Bakara 3‘e göre namazı gözetirler, tam olarak algılayamadıkları yani insan aklını aşan durumlarda da en iyisini Allah’ın bileceğini bilir ve inanırlar, muhtaçlara yardım ederler. Bakara 4‘e göre ahirete kesin bir şekilde inanırlar ve gereğini yerine getirerek takvalılards olmaya çalışırlar. Kuran’a ve önceki indirilenlere de inanırlar. Al-i İmran 134‘e göre öfkelerini kontrol altına alırlar, darlıkta da bollukta da Allah yolunda harcama yaparlar, bağışlayıcı olup insanların kusurlarını örterler. Günah işledikleri vakit hemen tövbe ederler 135‘e göre. A’raf 201‘e göre şeytandan bir vesvese gelirse hemen Allah’ı hatırlarlar. Furkan 63‘e göre yeryüzünde gösteriş yapmadan yaşarlar ve cahiller kendilerine laf atınca onlara barış teklif ederler. Furkan 64‘e göre gecenin yalnızlığında Allah’ı anarlar ve derin derin düşünürler. Furkan 67‘ye göre savurganlık ve cimrilik yapmazlar, dengelidirler. Furkan 68‘e göre Allah’tan başkasını tanrı edinmezler, başka bir veliden yardım istemezler. Haksız yere cana kıymaz ve zina etmezler. İsra 35‘e göre ölçüyü tam yaparlar 36‘ya göre ise bilmedikleri şeyin ardına düşmezler, kesin bilgiyle kendilerine getirilen rivayetlerin de peşine düşerek Allah’ın ayrıntılı kitabını terketmezler. Maide 8‘e göre adaletli olanlar erdemlilerdir. Hac 35‘e göre Allah’tan söz edildiğinde erdemlilerin yürekleri ürperir, başlarına gelene sabreder ve direnirler, namazı gözetip iyilik yolunda harcama yaparlar. Rum 44‘e göre erdemli davrananlar kişiliklerini güçlendirmiş olurlar.

Evet… Genel olarak Kuran ayetleriyle iyilik ve erdemlilik konularına değinmeye çalıştık. Bakara 177 ile başlayan konu, Kuran’ın kendi kendisinin müfessiri olduğunu kanıtlayacak şekilde işlenerek Rum 44’e kadar geldi. Kişisel gelişimden, komplike matematik hesaplarına kadar ihtiyacımız olan her konuyu içinde yazılı bulunduran Kuran’ı biz müslümanlara gönderen ve dua edildiğinde karşılık veren Allah’a İbrahim’in ettiği gibi dua edelim:

2.128 – Rabb’imiz! Bizi, sana teslim olmuş iki müslüman kıl. Soyumuzdan da sana teslim olan müslüman bir ümmet oluştur. Bize ibadet yerlerimizi göster, bizim tövbemizi kabul et. Sen, evet sen, Tevvâb’sın, tövbeleri cömertçe kabul edersin; Rahîm’sin, rahmetini cömertçe yayarsın.

Allah tüm inananlara iyi ve erdemli insanlar olmaları için yardım etsin.

Herkese hayırlı ramazanlar.

 


About the Author
Author

onsaritas

Leave a reply

Name (required)

Website