Şimdi Ölmüş Olsam Nasıl Bir Hayat Yaşamak İsterdim?

Şimdi Ölmüş Olsam Nasıl Bir Hayat Yaşamak İsterdim?

 

Bir televizyon programında duymuş olduğum soruyu sizinle paylaşmak istiyorum.
“Şimdi ölmüş olsam nasıl bir hayat yaşamak isterdim”

Kimi bu soruya dünya hayatını baz alarak cevap verir kimi ahiret hayatını düşünerek cevap verir. Eğer bizler ölümden sonra diriltileceğimize ve bir hesaba çekileceğimize gönülden inanıyorsak neden ahiret için değil de bu dünya hayatı için ömrümüzü tüketiyoruz. Asıl dikkat edilmesi gereken nokta budur.

Düşünün ki; berbersiniz, terzisiniz veya herhangi bir meslek sahibisiniz. “Ben şu mesleği yapıyorum” diyebilmeniz için dahi bir deliliniz, ispatınız olmak zorundayken. Bugün bizler “Ben müslümanım” dedikten sonra bunun ispatı için neler yapıyoruz?

Koca bir hiç!

Aile ve arkadaş sohbetlerinde, iş yerinde veya ayak üstü karşılaştığımız insanlarla konuşup paylaştığımız tek bir derdimiz var. Allah !.. Allah mı? Tabi ki de değil. Mal – mülk sevdası. Daha çok nasıl kazanırız. Nasıl biriktiririz.

Peki bu derdine düştüğümüz ve Rabbimizi bize unutturan mal mülk sevdası hususunda Yüce Allah’ımız neler demiş birlikte inceleyelim.

“Ey iman edenler! mallarınız ve çocuklarınız sizi allah’ı anmaktan alıkoymasın. kimler bunu yaparsa işte onlar ziyana uğrayanlardır.”
Münafıkun 9

Görüldüğü üzere ayet “Ey iman edenler” diye başlıyor. Yani müslümanlardan bahsediliyor. Müslümanlara deniliyor ki malınız, servetiniz ve çocuklarınız sizi Allah’ı anmaktan alıkoymasın. Daha çok kazanmak hırsıyla veya elinizin altındaki zenginlikler nedeniyle bu dünya işlerine dalıp da Allah’ın emirlerini ve hesap gününü unutmayın diyor Rabbimiz.

Diğer başka ayetlere bakacak olursak…

“Çokluk kuruntusu, çoklukla, evlât ve servet ile övünmek sizi boş meşguliyetlere sürükleyerek oyaladı. öyle ki (bu,) kabre gidişinize, ölümünüze kadar bu oyalanma sürdü.”
Tekasur 1-2

“(vay haline o kişinin) ki, serveti biriktirir ve onu saydıkça sayar.”
Hümeze 2

Bu ayetlerde de görüldüğü gibi dünya hayatındaki geçici nimetlere kafa yoran. Biriktirdikçe, yığdıkça yığmak isteyen insanın bu meşguliyeti neticesinde Allah’ı anmaktan geri kalıp bu durumun mezara girene kadar devam ettiği dile getirilmektedir.

Rabbimiz aşağıdaki ayette ise mal mülk, soy sopla övünmenin ne kadar farazi bir meşguliyet olduğunu ve dünya hayatının geçiciliğini açıklıyor.

“Biliniz ki dünya hayatı gerçekte oyun, eğlence, süs, aranızda soy sopla övünme, mal ve çocukların çokluğu ile böbürlenmeden ibarettir. onun durumu, bitirdiği bitkilerin çiftçileri hayran bıraktığı bir yağmur gibidir. ardından o bitkiler kurur, sen onları sapsarı olmuş görürsün. sonra bunlar çerçöpe dönüşürler. âhirette şiddetli bir azap ile, Allah’ın bağışlaması ve rızası vardır. dünya hayatı geçici ve yanıltıcı bir şeyden başkası değildir.”
hadid 20

Oysa Rabbimiz “Müslüman” tanımının içini fiillerimizle nasıl doldurmamız gerektiğini Nur Suresinin 37. ayetinde açıklıyor ;

“Ticaretin ve alış verişin kendilerini Allah’ı anmaktan, namazı kılmaktan ve zekâtı vermekten alıkoymadığı delikanlı mü’minler, kalplerin ve gözlerin allak bullak olduğu bir günden korkarlar.”
nur 37

İndirmiş olduğu ilahi mesajı işitip, Allah’ın emrettiği gibi yaşamayan insanların mahşerde nasıl bir durum içerisinde kalacaklarını Taha suresinin 124-125-126 ayetlerinde açıklıyor;

“Kim mesajımdan yüz çevirirse sıkıntılarla dolu bir hayata mahkum olur. diriliş günü de onu kör olarak meydana çıkarırız. (böyle biri, Kıyamet günü’nde:) “Rabbim, ben gören biriyken beni niçin kör olarak kaldırdın?” diye soracak. (Allah da ona:) “şunun için,” diye cevap verecek, “sana mesajlarımız gelmişti de sen onları gözardı etmiştin; ve bugün de aynen öyle gözardı edileceksin!”
Taha 124-125-126

Şura suresinin 20. ayeti ve Saffat suresinin 61. ayetinde ise insanoğlunun gelip geçici dünya hayatı yerine ebedi olan ahiret hayatını kazanabilmek için çalışmasını bizlere söylemektedir.

“Kim öteki dünyada kazanç elde etmeyi isterse onun kazancında bir artış sağlarız: bu dünyada bir kazanç isteyene ise ondan bir şeyler ver(ebil)iriz fakat böyle biri, öteki dünya(nın nimetlerin)den hiçbir pay alamayacaktır.”
Şura 20

“çalışanlar, böylesi bir kurtuluş için çalışsınlar.”
Saffat 61

Allah hepimizi bu uğurda muvaffak kılsın. Amin.


About the Author
Author

aliosmancumali

Leave a reply

Name (required)

Website