Kuran’ı incelediğimizde sigara diye bir maddeye de, sigaraya benzer bir şeye de rastlamayız. Kuran’da haramlar dışında mekruhlar kategorisi diye ayrı bir liste de yoktur. “Sağlığa zararlı olan haramdır” diye Kuran’ın koyduğu bir prensip de yoktur. Eğer böyle bir prensip olsaydı; kiloları ortalamadan fazla olanların yağlı ve çok yemesi, kolesterolü yüksek olanların kırmızı et yemesi, herkesin kola gibi asitli içecekler içmesi, yatmadan hemen önce yemek yememiz gibi sağlığa zararlı olduğu söylenen yiyecekler ve yeme şekilleri de haram olacaktı. Hatta birçok beslenme uzmanına göre zararlı olan rafine olmuş beyaz şeker ve beyaz ekmek de “haramlar” listesinde yer alacaktı. Yani “Sağlığa zararlı olan her şey haramdır” diye, bir prensip dinde olsaydı, din çok zor bir yapıya bürünecekti.
Allah ne indirdiğini bilmektedir. Allah kulları için kolaylık istemiş, dini kolay kılmıştır. Dinin bir bölümü, emri ve yasağı olan her şey bizim sorumlu tutulacağımız alandır. Din içi alanda olduğu gibi, din dışı alanlarda da (Kuran’da belirtilmemiş alanlarda) aklı kullanmak bizi en iyi sonuca ulaştıracaktır. Buna göre sigara içenler aklını kullanıp ne yapacağına karar verecektir. Ayrıca Kuran’ın genel prensiplerinden “israf etmeme” de davranışlarda göz önünde bulundurulması gerekli bir prensiptir fakat bu prensibi birilerinin kendince yorumlayıp kendi yorumlarını evrensel dini bir hüküm gibi sunması kabul edilemez.
Konuyla ilgili şu yazıyı da okumanızı öneririz: http://www.dinicevaplar.com/kuranda-yer-almayan-konulardaki-tavir-ne-olmalidir/