Aşağıdaki yazı, Yaşar Nuri Öztürk’ün Allah İle aldatmak adlı kitabından alınan paragraflardan oluşmuştur.. (2008 yılı-36. Baskı) Halkı yüzlerce, binlerce parçaya bölmek, mürşit lakaplı müşriklerin öz sermayesidir.. ‘‘Gurup parselleri’’ olmasa mürşit kılıklı mürşitlerin hayatı söner. Bu yüzden bir numaralı düşmanları birlik, kaynaşma, hoşgörü ve anlayıştır.. (sahife-35) Şeriatı bir devlet şekli gibi sunuyorlar. Oysaki, Kur’an, ima yoluyla bile bir devlet şekline temas
(daha&helliip;)
Allah kullarını yaratırken, özgür iradesi ile onu baş başa bırakmış, gönderdiği uyarılar, elçiler ile de onları doğru yolda tutmaya çalışmıştır. Yaratan insanı öyle bir özellikle yaratmıştır ki, bir ben var bende, benden içeri dizelerinin anlatmaya çalıştığı, nefsi ile aklı birbirine adeta hasımdır. Nefsin istediğine genelde akıl karşı çıkmış, aklın önerisine de nefis pek yaklaşma eğilimi göstermemiştir. İşte bu Dünyada imtihanımızın
(daha&helliip;)
Evet değişmiş eski kitaplarda(İncil ve daha eskilerinde) elçiler-peygamberler melek veya tanrı zannediliyor bazı bölümlerde. Değiştirilmiş Tevrat`ta şöyle denmekte: HEZEKİEL Rab`bin Görkemi Hezekiel`e Açıklanıyor BÖLÜM 1 Hez. 1: 1 Otuzuncu yılda*fa*, dördüncü ayın* beşinci günü Kevar Irmağı kıyısında sürgünde yaşayanlar arasındayken gökler açıldı, Tanrı`dan gelen görümler gördüm. D Not 1: 1 “Otuzuncu yıl”: Anlamı kesin olarak bilinmiyorsa da, Hezekiel`in yaşının otuz
(daha&helliip;)
Hiç bu kadar bulutlanmamıştı gökyüzü.. !Sararmamıştı deniz… Hiç bu kadar ağlamamıştı toprak.. !Her şey yarım, her şey yitik. Bahçelere çıkacak yüzümüz yok. Yalan rüzgârlarının kokusu üstümüzde…Sımsıkı sarmalanmışız, günah ağlarına… İyiyi güzeli bıraktık, kötünün peşine düştük. Yolsuzluk aldı başını gidiyor, çirkeflik aldı başını gidiyor. Doğrular dururken kapımızda, yanlışları sever olduk. Öyle boş şeylere sarıyoruz ki! Bir sürü hata, bir sürü kusur..
(daha&helliip;)
Aşağıdaki yazı: Muhammat Nur Doğan’ın İslam’ı Kur’an’dan Okumak adlı kitabının 229, 230. sayfalarından alınmıştır.. ‘‘İslam her şeyden önce insan olmaktır. Çünkü din insanlık için gelmiştir. Eğer insansanız; o din sizi, sizin insanlığınızı korur ve geliştirir. Eğer insan değilseniz, insanlık vasfını kaybetmişseniz; dinin size verebileceği hiçbir şey yoktur. Çünkü o zaman din sizi evvela insanlığa davet edecektir. Sonra da sizin insanlık
(daha&helliip;)
Güzel ülkemizde küçük insanların gölgeleri büyük görünüyor. Güzel ülkemizde güneş batıyor.. Gerçek İslam’ın aydınlığı, iktidar çıkarlarına göre biçimlendirilmiş, şekillendirilmiş uydurulmuş din ile karartılıyor. Gerçek İslam’ın aydınlığı, dini ve samimi inançları istismar eden riyakar, saltanat düşkünü teokratik dikta heveslisi politikacılar tarafında karartılıyor. Gerçek İslam’ın aydınlığı, paydaş olma umuduyla yandaş olan erdemsizler tarafından karartılıyor. Gerçek İslam’ın aydınlığı, bildirilen ilk emre ‘’OKU’’ emrine
(daha&helliip;)
Başlangıcı mutluluk, bitişi hüzün, Keşke bitmeseydi Ramazan. Dilde dua, kalpte iman, aklandı yüzün, Keşke bitmeseydi Ramazan. Bir ay uzak durduk günahlardan, Bir ay uzak kaldık yalanlardan, Bir ay uzak olduk alışkanlıklardan, Keşke bitmeseydi Ramazan. Nefsimize hâkim olmuştuk, Kuran öğrenip alim olmuştuk, Terbiye talim olmuştuk, Keşke bitmeseydi Ramazan. Günahlarımıza aflar dilemiştik, Sevaplar kazanıp, ibadetler etmiştik, Fitremizi, mallarımızın zekatını vermiştik, Keşke bitmeseydi
(daha&helliip;)
Böyle bir gecede açtım elimi Affeyle ya Rabbim affeyle beni Senden tek dileğim çevirme geri Yolunda öleyim şad eyle beni. Allahım! Aşkınla doldur gönlümü İman ateşiyle yak bedenimi Nurunla aydınlat geleceğimi Tek sahibim sensin ver dileğimi. Rabim Rabbim Rabbim! Bağışla beni. Kuluna kul eyleme beni Vuslata ermenin günü geldimi Adınla vereyim son nefesimi. Ya Rabbim bunları dilerken gönlüm Yüreğim titrer
(daha&helliip;)
-
- 1
- …
- 45
- 46
- 47
- 48
- 49
- …
- 79
-