DEĞİŞMEZ DOĞRUNUN TEK KAYNAĞI KURAN

Bugün insanların, inançlı olanlar da dahil, hayatlarına baktığımızda, hakim olan kuralların modernitenin getirdiği ve hepimize empoze ettiği kurallar olduğunu görürüz. Bundan henüz 100 yıl önce bile dünya üzerindeki pek çok toplum tarafından dikkate dahi alınmayan bu ilkeler bugün Batı’nın dünya üzerinde kurduğu ekonomik, sosyal ve politik üstünlük dolayısıyla genelgeçer doğrular olarak kabul edilmektedir. Örneğin Batı’nın cezalandırma sistemi olan hapis cezası bugün en doğru sistem olarak algılanmakta ve alternatif sistemlerin kullanımı canilik olarak nitelendirilmektedir. Oysa tarih içinde birçok cezalandırma sistemi kabul edilmiş, uygulanmış ve zaman içinde değiştirilmiştir. Hapis cezasının da bundan 200 yıl sonra yanlış bulunmayacağını, değiştirilmeyeceğini iddia etmek kolay değildir. Zaman içinde yeni buluşlar, yeni fikirler ile birlikte yaşamsal pek çok “doğru” kabul edilen kararın değiştirildiğini biliyoruz. Aynı durum kılık kıyafet, yemek, eğlence tarzı seçiminde de mevcuttur. Batı’nın kendi değerlerine, kendi kültürüne uygunluğu dolayısıyla benimsemiş hatta ortaya çıkarmış olduğu bir sürü pratik bugün hepimizin dünyasında hakimiyetini ilan etmiş durumdadır.


Oysa bir Müslüman için genelgeçer tek doğru vardır; o da Allah’ın -her şeyi gören, duyan, bilen, zamanın üstünde bir varlığa sahip olan Allah’ın- kutsal kitabı aracılığıyla kullarına ulaştırdığı kurallarıdır. Öyleyse, hayatımızı düzenlerken, yeni kararlar alırken, aslında attığımız her adımda dikkate alacağımız, her şeyi kendisine göre tartıp değerlendireceğimiz tek kriter Allah’ın sözü olan, Kuran-ı Kerim olmalıdır.

Bu durumda unutulmaması gereken en önemli nokta şudur; Kuran-ı Kerim’i kendisine kılavuz edinen mümin, toplumun kendisine empoze ettiği ilkeleri de kendi nefsinin kendisine fısıldadığı istekleri de bu kılavuza göre değerlendirmelidir. Kuran ile çelişmeyenleri almak konusunda bir tereddüt yaşamamalı ancak çelişenler ile karşılaştığında Kuran-ı Kerim’in ilkelerini kabul etmelidir. İnananlar koyun psikolojisine uyup toplum ne derse onu yapmazlar, insanların kınamasından korkmazlar. Bir mümin tercihlerini yaparken toplumdan alacağı eleştirileri değil, hesap günündeki durumunu, bu dünyada yaptıkları karşılığında alacağı ceza yahut ödülleri düşünür ve ona göre hareket eder.

13) Her insanın uğursuzluk kuşunu onun boynuna takmışızdır. Kıyamet günü kendisine, önünde açılmış olarak bulacağı bir kitap çıkaracağız:
14) “Oku kitabını! Bugün sana hesap sorucu olarak öz benliğin yeter. ”
17 İsra Suresi

138) Bu, insanlara bir açıklama, korunup sakınanlara da bir öğüt ve kılavuzdur.
3 Ali İmran Suresi

16) Allah, rızasına uyanları o Kitap`la esenlik ve barış yollarına iletir ve onları kendi izniyle karanlıklardan aydınlığa çıkarıp şaşmayan ve sapmayan dosdoğru yola kılavuzlar.
5 Maide Suresi

Yazar : Harun

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website