ZULMEDENLERLE SAVAŞMALIYIZ..

Vasi: Allah’ın isim sıfatlarındandır. Kudreti, rahmeti, lütfu, nimeti bol ve sınırsız olan yaradılışı, varlığı sürekli genişleten demektir.


Göklerde ve yerde olanlar, O’dan dilerler. Dileklerin gerçekleşmesi için. O, her an yeni bir tecellidedir – iş ve oluştadır.. (Rahman-29)

Bütün varoluş, insanlar O’ndan Diler, O’na muhtaçtır. Vasi olan yüce Allah sonsuz rahmetiyle gökte ve yerde olanların ihtiyaçları, dileklerini gerçekleştirebilmek için her an yeni bir iş, oluş, değişim ve tecellidedir.

Siyaset, iktisat, sağlık gibi bilimlerle uğraşanlar ile diğer kamu- halk hizmeti verenler yaradandan aldıkları güçle, O’nun amacına uygun olarak insanların, toplumların daha huzurlu, sağlıklı, güvenli, mutlu bir hayat sürmeleri için çalışmalıdırlar..

Allah’ın kudretine boyun eğerek, ilahi sisteme bağlı-uygun olarak yaşayarak amel edenlere Allah da yardım eder. Çalışmak, fikir-değer üretmek insanlara faydalı olmak övgüye layıktir ve Allah’ın emridir.

Deki; çalışın, yapın-üretin. Yaptıklarınızı Allah da, Resulü de, müminler de görecektir. (Tevbe-15)

Yaradan yüce Allah, ‘Siz Allah’a yardım ederseniz, Allah da size yardım eder’(Muhammed-7) ‘Ey iman sahipleri Allah’ın yardımcıları olun’ (saff-14) buyurmuştur.. Allah’ın iradesine uygun davranarak iş, değer, hizmet üretmemiz bildirilmiştir. İnsanlara, halka hizmet Hakk’a hizmettir.
O’nun buyruğuna, ilahi iradesine uymaktır..

Allah’ın yarattığı tüm oluş-evren devamlı değişim, gelişim halindedir. Bilgi-fikir birikimi, bilimsel, teknolojik gelişmeler gibi varoluşun bir parçası olan insanların sosyal, kültürel, ekonomik ihtiyaçları da devamlı gelişim, değişim halindedir. İnsanlar, Allah’ın rahmetinden, lütfundan azami ölçüde faydalanabilmek için dinin kendisine verdiği serbestilik çerçevesinde bu konularda Kur’an’da bildirilen temel hükümlere bağlı kalarak tercihlerini yaşadıkları çağın şartlarına, gereklerine toplumun ihtiyaçlarına göre siyaset- devlet yönetimi, ekonomi, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik vs. gibi toplumu ilgilendiren tüm konularda serbestçe belirleyebilirler..

Değişime, gelişime, bilime, teknolojiye karşı olmak; Tutuculuk, muhafazakarlık
Kur’an’dan onay almaz…

Kur’an’nın yönetimle ilgili bildirdiği temel hükümlere uymayan, iktidarın, egemenliğin, yetkilerin tek elde veya bir zümrede toplandığı rejimler yani padişahlık, krallık gibi her türlü dikta rejimleri Kur’an ilkelerine uygun rejimler değildir. Bu yönetimlerde ne şura, ne de adalet vardır. Yöneticilerin ehil olup olmadığı önemsenmez. Bu rejimlerde insan haklarına saygı yoktur. Bu yönetimler, yöneticiler Kur’an’nın bildirdiği ile hükmetmeyen kafirler, zalimler, fasıklardır.. (Maide-44, 47)

Bir ülke yöneticileri, adaletin bağımsız ve tarafsız şekilde işlemesine müdahale ederlerse, çıkarlarını korumak için muhaliflerini sindirmeye çalışırlarsa, iktidarını güçlendirmek için dini istismar ederlerse, samimi iyi niyetli dindar vatandaşların inançlarını suistimal ederlerse, o yöneticiler; Allah’ın indirdiği ile-Kur’an’da bildirilen ana esaslara göre hükmetmiyor demektir.. Ayetin bildirdiğine göre, O yöneticiler kafirdir, zalimdir, fasıktır..

Ey inananlar! Allah’a itaat edin, Allah’ın elçisine ve sizden olan yöneticilere de itaat edin.. (Nisa-59)
.
İslam dini toplumda kargaşa, kaos, düzensizlik istemez. Adaletli, işinin ehli, içinde Allah sevgisi ve korkusu olan seçtiğimiz yöneticilere itaat etmemiz, kanunlara uymamız bildirilmektedir..

Ancak; Yüce Allah, Zuhruf süresinin 54, 55, 56. ayetlerinde Allah’ın indirdiği ile Kur’an anlayışıyla hükmetmeyen zalim yöneticilerden korkanları onlara itaat eden toplumları yoldan sapanlar olarak niteliyor ve sonraki nesillere örnek olması için öfkelenerek onları cezalandırdığını bildiriyor.

Hud süresi 59. ayette ise zorba, zalim yöneticilerin emrine uyulmaması bildiriliyor..

İslam ümmeti, imanı sağlam bir mümin zülme boyun eğmez, razı olmaz, korkmaz.
Dinini, inancını istismar eden, Allah’ın indirdiği ile, adaletle değil zulümle, baskı ve zorlamayla yöneticilik yapan kafir, zalim, fasık yöneticilerle mücadele eder. Sadece kendimizin maruz kaldığı zülme karşı değil, başka müminlerin de maruz kaldıkları zulümlere kayıtsız kalmamalıyız. Yardımımıza ihtiyacı olan zülme uğramışlara yardım etmeliyiz. Gerekirse zulümle, zulmedenlerle savaşmalıyız.. (Nisa-75)

Adil yönetimler, yöneticiler temennisiyle,

Saygılar..

Yazar : Vedat Akbaşak

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website