Müminin Kaynağı da Yöntemi de Ancak Kuran’dır

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte gerek sokaklarda, kafelerde, iş yerlerinde olsun gerekse televizyonlarda, radyolarda tüm tartışmalar dini konular üzerine yoğunlaşmaya başladı. Bu tartışmaları ise, genellikle, yıllardır benimsenmiş birtakım uygulamaların aslında dinde olmadığını söyleyenlerle 21. Yüzyılın yaşam şartlarında bazı dini hükümlerin kabul edilebilir olmadığını savunanlar başlatıyor. Uzayıp giden tartışmalar içerisinde benim en çok dikkatimi çeken ise konuşan kişilerin, ki bu grubun büyük çoğunluğunu ilahiyat profesörleri oluşturuyor, kafa karışıklığı oluyor. Bir önceki cümlede Kuran’a referans vererek hadisi sorgulayan kişi, bir bakıyorsunuz Kuran’ı desteklemek için yine hadislere başvuruyor. Hadisleri, gelenekçi uygulamaları eleştiren bir kişiden duyduklarınıza sevinip “işte şimdi gerçek dini anlatacak” derken bir bakıyorsunuz modernitenin kavramları ile dini, Kuran hükümlerini de sorgulamaya kalkıyor.


Bu tartışmaları dinleyen, koca koca profesörlerin bile konuyu çözemediğini, bir oraya bir buraya savrulduklarını görenler ise “biz bunu kendi başımıza asla çözemeyiz, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bulamayız” diyerek bir bilene danışmanın ötesine geçemiyorlar. Böylece, yanlışlar toplum içinde süregelmiş, gittikçe daha da çok yayılarak gücünü arttırmış oluyor. Oysa Allah Kuran’ında düşünün, akledin diyor. Dahası 40 Mümin Suresi 54. Ayette Kuran kendisini “akıl ve gönül sahipleri için bir yol gösterici, bir hatırlatıcı” olarak tanımlıyor. Aklını işletmeyenlere, ben anlayamam bir bilene sorayım diyenlere de çok ağır eleştirilerde bulunuyor Allah. Örneğin 8 Enfal Suresi 22. ayette aklını kullanmayanlar için “yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir” deniyor.

Öyleyse Kuran’ın öğüdü açık. Allah bize akıl vermiş ve rehber olarak Kuran-ı Kerim’i göndermiş. Akımızı çalıştırarak okumak zorundayız. Gerçek müminin yolu işte ancak budur. Dini öğrenmede ya da din hakkında konuşmada da müminin yolu, metodu bellidir. Mümin ancak Kuran’a, Allah’ın sözüne inanır ve ancak ona uyar. Hadis olduğu iddia edilen sözleri, yıllardır uygulanmakta olanları ancak kültürel bir takım uygulamalar, açıklamalar diye görür. O zaman bu bilginin dinle bir ilgisi yoktur, İslam dinine de asla kaynak oluşturamaz. Öyleyse öncelikle yöntemi net bir şekilde belirlemek gerekir. Dinin tek kaynağı vardır o da Kuran’dır. Kuran’da bahsi geçmeyen konular ise tamamıyla din dışı konulardır, insanların inisiyatiflerine bırakılmıştır.

Din adına uydurulmuş, insan eliyle dine eklenmiş bu hikayeleri ortaya koyup dinimizi bunlardan temizlerken dikkatli olunması gereken bir diğer nokta ise modernitenin üzerimizdeki etkisidir. Dinin kaynağı olarak yalnızca Kuran’ı görmek, daha kolay olduğu için seçilen bir yol değildir. Zaten her zaman bu yolun kolay olduğunu söyleyebilmek de pek mümkün değildir. Örneğin Kuran namazda kaza hakkı vermezken, geleneksel İslam’da namazların en azından uygulamada kolayca kaza edildiği görülür. Kuran yolunun özelliği şudur ki ancak Allah’ın sözünü dinin kaynağı olarak kabul eder ve imamların yorumlarını, eski hikayeleri dinden uzak tutar. Tabii dini bu uydurmalardan, ilavelerden temizlerken tüm hayatımız boyunca bizi etkisi altına almış olan 21. yüzyıl değerleri ile dine yaklaşmaktan da sakınmalıyız. Unutulmamalı ki şimdi modern olan değerler yüz yıl sonra demode olacaktır. Geçmişi de geleceği de gaybı da bilen, Kuran’ı tüm zamanlar için indirmiş olan, her şeyin, insanın da yaratıcısı Allah kuşkusuz ki bizden daha iyi düşünür, daha iyi bilir.

Artık Allah`a örnekler verip durmayın. Allah bilir, siz bilmezsiniz.
(16 Nahl Suresi-74)

Yani bir müminin yapması gereken Kuran’ı eline alıp geri kalan tüm bilgileri, tüm değerleri Kuran ışığında sorgulamaktır. Bir inanan için koşulsuz, her zaman doğru olan tek söz Kuran’dır yani yüce yaradanın sözüdür. Eğer ortada bir hata, yanlış bir uygulama varsa kuşkusuz ki bunu yapanlar içine peygamberimizi de karıştırıp yalan yanlış hikayeler anlatanlar veya “modern” diyerek övdükleri 21. yüzyıl fikirlerini kafamıza sokanlardır. Dini bilginin tek kaynağı indirildiği toplumdaki insanlar rahatça anlasınlar diye Arapça indirilmiş olan, yani anlaşılmak için indirilmiş olan Kuran’dır.

Biz onu akıl erdiresiniz diye Arapça bir Kur`an yaptık.
(43 Zühruf Suresi -3)

Yazar : Nazlı

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website