İnkarcıların Vakitleri Yok !

İnkarcıların vakti çok kısıtlı. Her an ölebilirler ve onlar için her şey bitebilir. Çok acil bir şekilde hayatlarını yaşayabilmeleri gerekiyor. Yaşayabildiklerince yaşamalılar. Tabii bunu yalnzıca imkanları dahilinde yapabilecekler. Bazısı dünyayı dolaşıp tatilin kralını yaparken, bazısıysa semtinden bile çıkamadan işinde gücünde patronuna hizmet edecek. İnkar ettikleri Allah’ın nimetlerini hzılı hızlı, birer birer tatmaları gerekmekte. Örneğin biz, paraşütle atlamayı ya da bir gemi seyahatine çıkmayı ahirete erteleyebilir ve buradaki zamanımızı daha fazla hayır yapmak için harcayabiliriz; oysa onlar bunu asla yapamazlar. Vakitleri yoktur ki, nasıl yapsınlar? Bir de üzerine, inandıkları tek hayatı doyasıya yaşayamadıkları için üzüleceklerdir. Ayrıca her ne yapacaklarsa, bunların çoğunu gençken yapmalılar. Çünkü yaşları ilerledikçe herkes gibi ihtiyarlayacaklar ve bir de ortaya yapmak isteyip de yapılamayan arzular çıkacaktır.

Bu gibi zavallı nedenlerden ötürü, eğer bir atesite denk gelirseniz, onlara 6 aylık ömrü kalmış hasta muamelesi yapın. Madem inanmıyorlar, kendi hallerine bırakın. Bu geçici dünya hayatını, inanmadıkları Allah’ın dilediği şekilde, inanmadıkları Allah’ın dilediği süre kadar yaşayıversinler. Baktınız, Allah’a teslim olmuyorlar, rahat bırakın, üzerlerine çok gitmeyin. Bir de bize laf yetiştirmeye çalışıp vakit kaybetmesinler.

Araf 146. Yeryüzünde haksız yere büyüklük taslayanları ayetlerimden uzak tutacağım: Onlar hangi mucizeyi görseler ona inanmazlar. Doğruya varan yolu görseler, onu yol edinmezler. Ama azgınlık yolunu görseler onu yol edinirler. Bu böyledir. Çünkü onlar ayetlerimizi yalanladılar ve onlara karşı kayıtsız kaldılar.

Araf 175-176. Onlara, şu adamın haberini de oku: Kendisine ayetlerimizi vermiştik; onlardan sıyrılıp çıktı, şeytan da onu peşine taktı; nihayet o, azgınlardan oluverdi. Dileseydik onu, o ayetlerle yüceltirdik. Ama o, yere saplandı, iğreti arzularına uydu. Onun durumu şu köpeğin durumuna benzer: Üstüne varsan dilini sarkıtarak solur, kendi haline bıraksan dilini sarkıtarak solur. Ayetlerimizi yalanlayan toplumun örneği işte budur. Bu hikayeyi anlat ki düşünüp taşınabilsinler.


About the Author
Author

Comments (2)
Leave a reply

Name (required)

Website