Şehitlik Allah Yolunda Ölmektir !

Geçtiğimiz hafta bir saldırgan tarafından vurulup hayatını kaybeden Antalya Konyaaltı İlçe Emniyet Müdürü’nün ölümüyle ilgili arkadaşımla konuşurken kendisi: “Görev başında vefat etti, şehit olmuştur o” manasında bir şeyler söyledi. Herhalde olayın üzücülüğünden  iyi niyetli bakmaya çalışıyor içini rahatlatmak için diye düşündüm ama baktım ciddi ciddi bu şekilde inanıyor. Polisin müslüman bir ülkede, insanları-düzeni-canımızı-malımızı korumak için kendini öne attığını; dinimizde insanları ve düzeni korumanın da önemli olduğunu ve bu şekilde bir görev sırasında canından olduğundan şehit olduğunu söylemeye devam etti. O kadar şaşırdım ki..Şehitliğin dini manasına ek olarak vatani görev sırasında vefat eden askerlerimize de ithaf edildiğine  -katılmasam da-  alışmıştım ama bu örnekteki durum çok zorlama geldi bana açıkçası..

Aslına bakarsanız halk arasında oldukça yaygınlaşmış durumda yangından-depremden-trafik kazasından-uçak kazasından-kanserden ve bilimum tedavisi zor hastalıktan ölenlerin şehit oldukları inancı. Bu inanç nasıl geldi nasıl gelişti hiç aklım almıyor ama sanırım insanların gidenin ardından  bir tür kendini avutma şekli bu. O kadar kolay mı şehit olmak?? Allah yolunda bir uğraş vereceksin ki bu eski zamanda savaş manasına gelmiştir; bugün bişeyler yazıp çizmek olabilir ya da  inasanlara dini anlatmak olabilir..Herhangi bir şekilde; Allah rızası için, Allah yolunda, canla başla bir çaba içindeyken; bu uğurda ölüyorsan şehitsindir. Başta saydığım ölüm çeşitlerinde giden insanların niyetlerini-inançlarını-ne uğrunda yaşadıklarını bile bilmiyoruz ki…Kaldı ki ölümünü bilmemiz yeter.

Şehitlik için illa Allah yolunda çarpışırken-savaşırken ölmek lazım diye birşey de yok bence. Ya da yangından-kazadan ölen şehit olmaz diye bişey de yok ama bir bakmak lazım o yola götüren ne bu kişiyi diye..Örneğin bir insana-gruba dini anlatmak ve Allah rızasını kazanmak için yola çıktın ve kaza geçirdin; tebliğ etmek-inançsız insanlara dini kalemle kelamla öğretmeye çalışmak da bir cihaddır bence ve bu uğurda yola çıkıp kaza geçirip ölüyorsan da şehit olabilirsin..Yeter ki amacında Allah yolunda birşeyler için çırpınmak olsun ve bu uğurda can ver. Allah bilir tabii ki; bu sadece bir düşünce.. Ama salt yangında öldün, kanserden öldün, kazada öldün diye bu mertebeye ulaşamazsın.

Bu konuda Kur’an’ın dediklerine bir bakalım:

Allah yolunda öldürülenlere “ölüler” demeyiniz.Hayır, onlar diridirler. Fakat siz sezemezsiniz.
Bakara, 154

Eğer Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz, Allah’ın bağışlaması ve rahmeti, (sizin için) onların topladıkları (dünyalıkları)ndan daha hayırlıdır.
Al-i İmran, 157

Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rab’leri katında rızıklandırılmaktadırlar.
Al-i İmran, 169

Görüldüğü gibi, şehitlerin/şehitliğin bahsinin geçtiği ayetlerde her seferinde yapılanın Allah yolunda olmasına vurgu yapılmış. Temelde aranan şey bu yani. İnancıyla ilgili bilgi sahibi olmadığımız kazazedeler-vefat etmiş hastalar sadece hayata veda etmiş insanlar gibi görülmelilerdir; onlar için dua etmek; Allah’tan af-rıza dilemek ayrı birşey ama şehit diye nitelendirmek çok zorlama bir çıkarım ve canıyla başıyla Allah yolunda mücadele ederek can verenlerin yanında bir de ayıp bence..


About the Author
Author

zeynep t.

Comments (6)
Leave a reply

Name (required)

Website