Anti-Kapitalist Müslümanlar Tamam da, “İslam Anti-Kapitalisttir” İddiasına HAYIR!

Bu yılki 1 Mayıs kutlamalarının ardından kendinden en çok söz ettiren grup kuşkusuz ki anti-kapitalist Müslümanlar oldu. Bu Müslüman grubun solcu pek çok farklı grubun yanında meydanlarda yer alması hatta daha önce orada olmamalarının hata olduğunu söylemeleri pek çok kişi tarafından, Türkiye’de kamusal alanın çok seslileşmesi, farklılıkların bir arada var olabilmesi açısından çok önemli bir adım olarak değerlendirildi. Verilen en önemli mesaj sol ile İslam’ın artık alternatif, hatta düşman sesler olarak anılmayacak olmasıydı. Bana göre de bu adım tam da bu açıdan, Müslümanları tek tiplikten, tek sesten kurtardığı için, Müslümanların da farklı düşüncelere sahip olabileceğini, Müslümanların da farklı ideolojileri benimseyebileceğini göstermesi açısından son derece önemliydi.

Kuran’ın emir ve yasaklarına uyduğu, karşı çıkmadığı takdirde her türlü farklı görüş, ideoloji Müslümanlar tarafından benimsenip savunulabilir. Bu noktadaki tehlike ise tüm bu farklı Müslüman grupların kendi görüşlerini İslam dini olarak insanların önüne koymasıdır. Örneğin bir Müslüman anti-kapitalist olabilir, bunu kendi görüşü olarak savunabilir. Ancak bu kişi çıkar da İslam dini zaten anti-kapitalisttir derse işte o zaman sorun büyüktür. Bu durumda bu Müslüman kendi düşündüklerini Allah’a söyletmeye kalkıyordur ki bu son derece tehlikelidir.

“Kuran anti-kapitalisttir” tezinin dini olarak savunulması imkansızdır, zira Allah Kuran’da sık sık müminlerin sahip oldukları mallardan vs. bahseder. Yani Kuran’da özel mülk vardır. Zaten özel mülk vardır ki inananlar sahip oldukları mallar içerisinden infak etsinler. Eğer malımız mülkümüz olmasaydı, neyi infak edebilirdik ki?

 

Yemin olsun ki, sizi korku, açlık; mallardan-canlardan-meyvelerden eksiltme türünden bir şeyle mutlaka imtihan edeceğiz. Sabredenlere müjdele.
(2 Bakara Suresi -155)

Küfre sapanlara gelince, onların malları da çocukları da Allah’a karşı kendilerine hiçbir yarar sağlamayacaktır. Onlar, işte onlar, ateşin yakıtıdırlar.
(3 Ali İmran Suresi- 10)

Yetimlere mallarını verin. Temizi pise değişmeyin. Yetimlerin mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Bunu yapmak gerçekten büyük bir vebaldir.
(4 Nisa Suresi -2)


Kuran’ın kapitalist olmadığını söylemek de mümkündür bana göre. Çünkü Kuran yardım etmekten bahseder. Müminin malında ihtiyaç sahibi ile yoksulun hakkı olduğunu söyleyen (Zariyat Suresi -19) bir dinin kapitalizm ile tamamen uyuştuğunu söylemek de mümkün değildir. Ayrıca Kuran barışı ve adaleti kişinin çıkarlarının üzerinde tutarak da kapitalizmden ayrılır.

 

Ey iman edenler! Öz benliğiniz, anne-babanız, yakınlarınız aleyhine de olsa, zengin veya fakir de olsalar, adaleti dimdik ayakta tutarak Allah için tanıklık edenler olun. Allah, ikisine de sizden daha yakındır. O halde nefsinizin arzusuna uyarak adaletten sapmayın. Eğer dilinizi eğip büker yahut çekimser kalırsanız, Allah yapmakta olduklarınızdan haberdardır.
(4 Nisa Suresi-135)

 

Yani Kuram ne kapitalisttir ne de anti-kapitalist. Zaten hata Kuran’ı modern ideolojilere göre sınıflandırmaya, bir yere oturtmaya çalışmaktadır. Bundan 1300 yıl önce indirilmiş olan Kuran, sonsuza dek var olacaktır ve her dönem ve her mekan için doğru olan evrensel kurallar getirmiştir. Bir mümin bu kurallara riayet ettikten sonra bunun yanında pek ala başka fikirler, görüşler benimseyebilir. Yeter ki bunları İslam dininin değil kendisinin görüşleri olarak koysun ortaya.

 


About the Author
Author

Comments (12)
Leave a reply

Name (required)

Website