KUR’AN’A SAYGIYI BİZE NASIL ANLATTILAR?

“Fakihler ve alimler, kendi anlayışlarına göre Kur`an`a daha büyük ve yüksek bir kutsallık vermek için onu okumak ve ona elle dokunmak için en ağır şartları ileri sürdüler. Böylece Kur`an`ı rafa kaldırdılar. Millet de Kur`an`a dokunmamak için güzel süslü kılıflar, keseler yaptı, bir muska gibi onu duvarlara astı, el erişmez dolaplarda sakladı. Bu suretle Kur`an okunamaz, tutulamaz, dokunulamaz hale getirildi. Kur`an`ı okumak için abdest almayı şart koştular. Kıbleye dönüp diz çökerek rahlede okunmasını en büyük saygı ve ibadet saydılar.

En büyük ibadetin Kur`an`ın manasını anlamak olduğunu söylemek yerine, onun anlaşılamayacağını ilan ettiler. Bu suretle Kur`an, Müslümanların kafasına muammalı, anlaşılmaz, erişilmez kutsal bir kitap olarak nakşedildi. Onu anlamadan sözlerini söylemek, papağan gibi tekrarlamak, teyp gibi okumak en iyi Müslümanlık sayıldı. Bunun sonucunda, onu sadece ölülere okumak üzere mezar kitabı yaptılar. Sipariş hatimlerden başlayıp hazır hatimlere kadar işi azıttılar. İşte Kur`an`a böyle muamele ettiler. Kur`an da onları dünya milletlerine rezil rezil etti.”

Prof. Dr. Hüseyin Atay (Kur`an`a Göre Araştırmalar 1, s. 42-43)..


About the Author
Author

yasar

Comments (1)
Leave a reply

Reply to fırat Cancel reply

Name (required)

Website