Allah’a İman Zan mıdır?

Bilim Bilmekten Gelir… Varsayalım ki Tanrı yok! Tanrı yoksa hiçbir şey yoktur. Olan şeyler olmayan şeylerden var olamaz. Fiziksel, tabiat inançlı bir var oluş bile düşünseniz bir ilk neden şarttır. Varoluşu kendinden olan hiçbir şey, hiçbir örnek getiremezsiniz. Yağmurun ve karın yağması da, bulutların yer değiştirmesi de, karadeliklerin oluşması da, tırnağınızın kanaması da, dövizin ederinin düşmesi de bir sebebe ve hatta (daha&helliip;)

Rüya Tabiri Ve Günümüzdeki Aldatmaca…

Bu yazımda, rüya konusu üzerinde konuşmak ve bu konuyu Kur’an ışığında aydınlatmaya çalışmak istiyorum. Çünkü rüya konusu, her toplumda çok farklı algılanmış hatta bu konu, insanların kendi çıkarlarına kullanılmasında aracı yapılmıştır. Bu konuda ciltlerce kitaplar yazılmış, rüyada görülen her şeye bir anlam verilerek, toplum adeta yönlendirilmeye çalışılmıştır. Önce Kur’an rüya konusunda, nasıl bilgiler veriyor ona bakalım. Allah uykuyu, geçici ölüme (daha&helliip;)

Enerjicilere/Kuantum Felsefesine Eleştirel Bir Bakış…

Medyada ‘’Enerjicilerden ve onların BASILI yayınlarından artık sıkça bahsediliyor…. Evet Atom altına indikçe Kâinat bir Enerji alanıdır. Kısmen doğru olduğu gözüküyor, fakat HAKİKAT BUNDAN İBARET DEMELERİ ve Tüm evreni sadece zıtlıktaki tekilliğe indirgemeleri oysa eş olmakta, çiftlik olgusudur, zıtlıkta çiftlik, olgusudur. Hangi bilinç düzeyinden kıyas yaparak Kâinatın yaratılış mucizesine sınır koyup kâinat ‘’enerji-ışık-gölge’’oyunudur diyip zıtlıktaki tekilliğe oluşumu hapis ediyoruz. Üstelik (daha&helliip;)

Seyyid Nedir? Böyle Bir Makam Var mı?

  Acaba cemaat-tarikat oluşumları tarafından bir rütbe ve dinsel karizma olarak kullanılan ‘seyyidlik’(ve daha az bilinen şerif) sıfatının Kuran ve mantık ışığında bir temeli var mı? Günümüzde de binlerce kişinin seyyidlik iddiasında bulunduğunu görebilirsiniz. Osmanlı tarihinde de bu sıfat yaygın olarak kullanılıyordu. Hatta bu öyle bir seviyeye gelmişti ki  Osmanlının son zamanlarında İstanbul Topkapı’da seyyidlik belgeleri alınıp satılıyordu. Bu belgeler (daha&helliip;)

Kadına Şiddet ve İdam Cezası…

Allah Kur’an ı bizlere bir rehber, yol gösteri bir güneş olsun diye gönderdiğini söyler. Ama bizler İslam toplumları olarak, Kur’an dan öyle uzak yaşıyoruz ki, kendi nefsimizde bir din yarattık adeta. Kur’an ile yönetildiğini iddia eden ülkeler bile, zina yapanın cezası Kur’an da belli olduğu halde, zinanın cezasının recim, yani taşlayarak öldürme olduğunu iddia ederek, Allah a da böylece iftira (daha&helliip;)

Takva / Erdem / Ahlak…

Kur’an okuyan herkes bilir ki “Kur’anı okudukça” değişip gelişirsiniz. Kur’an sizi araştırmaya sorgulamaya yönlendirir. Araştırdıkça,  araştırdıklarımızı, öğrendiklerimizi, Kur’an’a arz ederken nereden baktığınız çok önemlidir. Kur’an’dan mı araştırdıklarınıza bakıyorsunuz yoksa araştırdıklarımızı Kur’an’a mı taksitlendiriyoruz? Kur’an ilk önce muhatabını TAKVAYA-AHLAKA-ERDEME DAVET EDER! Kur’an Okuyanlar bilirler ki Kur’an Evrensel bir kitaptır. Ve Kitabımızda tüm tutum ve davranışlar eksiksiz olarak bildirilmiştir. Elçimizin ve sahabenin (daha&helliip;)

Firavun’un Ölümündeki Mucizevi İbret…

Kuranda firavun kavminin zulmü ve Hz. Musa’nın yaşadıkları en fazla yer verilen kıssalardır. Günümüzde yaşanan pek çok olay için de ibretliktir. Firavun kendisine ilahlık da atfeden zorba bir liderdi. Beşeri anlamda büyük bir güce sahipti. Peki her fani gibi ölümü tadan firavunun helakında nasıl bir hikmet gizli? Firavunun denizde açılan yoldan geçmek isteyipte bunu yapmaya çalışırken öldüğünü hepimiz biliriz. Neden (daha&helliip;)

Ali İmran Suresi 187. Ayet ve Allah’a Verdiğimiz Söz…

Değerli din kardeşlerim. Bugünkü yazımın konusu, Ali İmran suresi 187. ayet olacaktır. Bu ayet aslında bizlere o kadar önemli uyarılar yapıyor ki, zerre kadar Kur’an dan nasibini alan ve düşünen, yaptığımız yanlışların farkına varacaktır. Gelin önce ayeti yazalım, daha sonrada ayet üzerinde birlikte düşünelim. Ali İmran 187: Allah kendilerine kitap verilenlerden şöyle bir söz almıştı: “ONU İNSANLARA AÇIKLAYINIZ VE HİÇBİR (daha&helliip;)