Değerli okurlar birçok müslüman kardeşimiz dini inancını yaşamağa çalışırken maalesef Kur’anın bilgisinden uzak bir anlayışla yoluna devam etmektedirler. Kimisi bu dünyanın kötülük çağrıştıran akışına kendisini kaptırarak sorumsuzca hareket ederek inancında uzaklaşarak gününü gün etmeğe çalışırken, diğer tarafta dini inancını daha iyi bir şeklide yerine getirelim diye Kur’anın bilgisinden uzaklaşarak kendilerini İslam kültürüne kaptırmalarına sebep olmuştur. Bu yaklaşımların hiçbirisi de Kur’an
(daha&helliip;)
Değerli okurlar Yüce Allah Âdem Peygamberi yarattığı zaman meleklere emrederek Âdeme boyun eğin, emrine melekler tam bir teslimiyetle Âdem peygamberin büyüklüğünü hemen kabul ettikler. Fakat şeytan burada baş kaldırdı Adem Peygambere boyun eğmedi. Bu baş kaldırma insanoğlunun çok zararına olmuştur. Çünkü bu dünyada yol bir iken şeytanın başkaldırma sonucu yolumuz ikiye ayrılmıştır. Karşımıza aniden iki yolun çıkması Yüce Allah’ın takdiridir.
(daha&helliip;)
Çünkü Müslümanlar bugün kamplara bölünmüştür. Bu cevaptan çok bunun altındaki nedenlere bakalım; 1)Uydurma hadisler ve insanların Kuran’ı ikinci plana atarak bu hadislere inanmaları 2)Bu inandığı hadislerdeki ayrılıktan doğan mezhep ayrılıkları(Hadisleri atarak mezheplere bölündüler) 3)Müslümanların kitabı olan Kuran’da yazmamasına rağmen insanları mezheplere(kesin çizgilerle ayrılmış gruplara) bölmeleri Peki ne yapılmalı; 1)Hadislere itibar etmemek. 2)Kuran’dan başka kaynak olmadığını bilmek 3)Müslümanların tek bir ümmet
(daha&helliip;)
1) “Ve elçi dedi ki: ‘Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur`an`ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar. ” (FURKAN SURESİ / 30) 2)Kalpleri kirlenir, katılaşır ve fasık(günaha batmış) olurlar. “İman edenlerin, Allah`ın ve haktan inmiş olanın zikri için kalplerinin `saygı ve korku ile yumuşaması` zamanı gelmedi mi? Onlar, bundan önce kendilerine kitap verilmiş, sonra üzerlerinden uzun bir süre geçmiş, böylece kalpleri
(daha&helliip;)
Değerli Müminler bizler müslümanlar olarak birçoğumuz Yüce Kitabımız Kur’anın bilgisinden uzak bir İslamiyet hayatı yaşamaktayız. Bunun nedeni Kuran dışındaki yorumlara dayalı bilgilerin ışığından yol almamızdan kaynaklanmaktadır. Bu doğru bir yaklaşım olmamasına rağmen bizler hala bundan ısrar etmekteyiz. Hâlbuki bu davranışımız Kur’ana uygun olmamasına rağmen bizler bu yolu tercih etmiş bulunmaktayız. Bunun en büyük nedeni yorum sahiplerini dinin sahibi olarak algılamamızdan
(daha&helliip;)
Değerli okurlar bizler dini inancımızı yaşamak istiyorsak ilk evele bu sadakat anlayışından sıyrılmamız gerekir ki dini inancımızı yaşamasını bilelim. Dini inancımızın yolu ideolojik yollardan değil Kur’anın yolundan geçer. İlk evvela bunu öğrenmemiz gerekir. Bakınız dinin yolu Kur’anı tam okuyup ve tam anlamaktan geçer. Yarım yamalak bilgiler insanı ideolojilerin kollarına esir eder ve küfüre götürür. Zaten bu güne kadar din adına
(daha&helliip;)
(FATIR suresi 5. ayet) Ey insanlar, Allah`ın vaadi haktır! O halde iğreti dünya hayatı sizi sakın aldatmasın! O yaman aldatıcı, o çok gururlu, sizi sakın Allah ile aldatmasın. Rabbimiz ilahi hükmünde önemli bir uyarıya dikkat çekmiştir. Kendi adı ile aldatılma tehtidi ile karşı karşıya kalabileceğimiz, bizlere kendi ilahi hükmü vasıtası ile bildirilmiş bulunmaktadır. RAHMAN ve RAHİM olan ALLAH şüphesiz ki
(daha&helliip;)
Rab’bimiz kovulmuş şeytandan, kendisine sığınmamızı istiyor 16-Nahl-98-100: ‘’Öyleyse, Kuran okuduğun zaman kovulmuş şeytandan Allah’a sığın / Gerçek şu ki, iman edenler ve Rab’lerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir zorlayıcı gücü yoktur / Onun zorlayıcı gücü ancak onu (şeytanı) veli edinenlerle, onunla O’na (Allah’a) ortak edenler üzerindedir’’ Rab’bimizi unutmadan, O’nun rızasına uyarak, O’nu gündemde tutarak, O’nun Kitabı olduğunun
(daha&helliip;)
