Allah’a iman

Allaha inandık diyoruz. Gerçekten ona mı inandık biz ve gerçekten sadece onun dediklerini mi dinliyoruz? Bu sorunun cevabı her kendine müslüman diyen için aynıdır. Fakat İslam deyince ne anlıyorsun sorusunu sorduğumuzda gerçek açığa çıkar. İslam deyince aklınıza alim ulema ya da büyük sanılan birileri geliyorsa hiç kusura bakmayın siz onun dinine uymuşsunuzdur. Fakat siz İslam deyince bir ve itaate en layık (daha&helliip;)

zor mu?

çok mu zor dini yanlız Allah a halis kılmak kuranın doğrularında hayatı sürdürmek ALLAH kurana uymamızı emrederken neden islamı başka kaynaklardan öğrenmeye çalışmak Allah bize müslüman ismini verirken neden bununla yetinmeyip mesheplere yönelmek kuran neden yetmiyor , kurandaki dini anlamak çok mu zor.oysa Allah dinin kolay olduğunu bildiriyor. neden derin konlar bunlar denip bir kenara atılıyor gerçekler doğrular neden çoğunluğun (daha&helliip;)

ÖĞÜT ALMAK İSTEYENE KUR’AN YETER…

Öğüt almak isteyene Kur’an yeter… Niçin? Çünkü, bu dinin sahibi olan Allah, inananlar için gerekli olanı, eksik bırakmaksızın (hadis/sünnet’e de ihtiyaç duyulmayacak şekilde) adına Kur’an dediği kitap vasıtasıyla kulu Muhammed’e göndermiştir. Gönderilen bilgileri yeterli bulanlar “işittik itaat ettik” derken; eksik ve anlaşılır bulmayanlar başka bilgi kaynaklarına (hadis/sünnet vb.) ihtiyaç duyup bunlarla inanmayı gerekli görmüşler. Bize göre, inanılması gereken bilgiler “sipariş (daha&helliip;)

Allah’a ve Elçisine İtaat Hükmünden Neler Anlamalıyız?

Allah’a ve elçisine itaat etmeliyiz Allah’a ve elçisine itaat etmeyenler cehennemliktir… Acaba Allah’a ve elçisine itaat hükmünden; Allah’a itaatten Kur’an hükümlerini, elçiye itaatten ise hadis kitapları hükmünü mü anlamalıyız? Yani bu ayetlerde iki farklı hüküm kaynağından mı bahsedilmektedir? Yoksa hükmün sadece Kur’an’dan alınacağının ve daha birçok başka gerçekliğin ifadesi mi? Geliniz Kur’an’ı inceleyelim ve doğru çıkarım ve çözümlemelerde bulunalım….. Çıkarım (daha&helliip;)

TEFEKKÜR

Tefekkür; inceden inceye, tüm ayrıntıları gözönünde bulundurarak derin düşünmek, zihni yorarak işin bilincine varmak anlamlarını içerir. Kur’an’ın işaret ettiği ve bizlerden istenen tefekkür ise kısaca ; doğru düşünce yolu ile bilincin geliştirilmesi olarak tanımlanabilir. Kur’an’da, bir çok ayette insanlar tefekküre davet edilmekte ve tefekkür anlamını içeren pek çok kelime kullanılmaktadır. Düşüncenin en yüksek derecesi diye de adlandırabileceğimiz tefekkürü anlamak için, (daha&helliip;)

Akılsız Akılcılar

Her dönemde oldugu gibi günümüzde de neyazik ki bazi insanlarimizin özellikle bilmedikleri konularda akil vermekten daha iyi becerdikleri birsey azdir. Bide bu konular Din- Iman konulariysa felaket olabiliyor. Bilmemek ayip degil ögrenmemek ayip demisler..güzelde demisler ama nedense uyan çok azdir yani insanlar bilmedikleri konularda hep söyledir böyledir veya söyle olmalidir gibi söylemler üretmekte ve yanlis yönlendirip yönlendirmeyece gini düsünmeden yalan (daha&helliip;)

Kuran mucizeleri

Kuran’ın bir ayetinde rüzgarların “aşılama” özelliğine ve bunun sonucunda yağmurun oluştuğuna dikkat çekilir: Ve aşılayıcılar olarak rüzgarları gönderdik, böylece gökten su indirdik de sizleri suladık… (Hicr Suresi, 22) Ayette, yağmur oluşumundaki ilk aşamanın rüzgarlar olduğuna dikkat çekilmektedir. Oysa bu yüzyılın başlarına kadar, rüzgarla yağmurun yağması arasındaki tek ilişki rüzgarın bulutları sürüklemesi olarak biliniyordu. Modern meteorolojik bulgular ise rüzgarların yağmurun oluşumunda (daha&helliip;)