Rabbin bal arısına esinledi (vahyetti): ”Dağlarda, ağaçlarda ve çardaklarda yuvalar yap”, ”çiçeklerin, meyvelerin tümünden ye; Rabbinin sana kolaylaştırdığı yollarda yürü, uç..
Şimdi, Tanrı, bal arısına Arapça olarak mı söyledi? Hayır. Arı, Arapça mı biliyordu? Hayır. Tanrı bal arısına hangi dilde seslendi? Arıların anlayacağı dilde. Çünkü, yeryüzünde bal arıları bal yaparken, Adem ola ki daha yaratılmamıştı. Öyleyse bal arıları bal yapmak için Adem’in konuşmayı öğrenmesini beklememiştir. Tanrı balarısına bildirimde bulunduğunda, kuşkusuz yeryüzünde Arap soyu diye bir soy, Arapça diye bir dil yoktu; çünkü Arapların bir yabancı soydan ayrıldıkları yazılıdır Kuran’da.. Demek ki, Tanrı balarısına Arapça değil, arıların anlayacağı dille seslenmiştir.
Tanrı daha hiçbir yaratığı türetmemişken, daha yeryüzünde arılar bile yokken, şimdi üzerinde tepindiğimiz şu yeryüzü yuvarlağı bile daha yokken, içinde yerin, göğün ilk öğelerinin kaynaştığı tütsü benzeri bulutsuya da (kaos) bir buyruk vermiştir:
Bulutsu durumunda olan göğe yöneldi, ona ve yere ”İsteseniz de istemeseniz de gelin” dedi. ”İsteyerek geldik” dediler.
Tanrı, daha yeryüzünü ve içindeki varlıkları yaratmadan önce, bu bulutsuya kişioğullarının dilleriyle seslenmiş değildir; bu seslenme, Arapça ya da İbranice olmadığı gibi, bugün bilinen dillerden hiçbiriyle değildi. Belki bizim bugün bildiğimiz anlamda bir dil bile değildi bu.
Tanrı Bütün Dilleri Bilir, Cengiz Özakıncı
turkceibadet. net
Kuran’a göre Tanrı, bütün varlıkları konuşturabilendir.
Dediler ki; ”Her şeyi konuşturan Tanrı, bizi konuşturdu. ”
Kuran’a göre Tanrı, bütün dilleri, bizim bildiğimiz bilmediğimiz, bilemeyeceğimiz bütün dilleri yaratır ve kullanır; Tanrı için iletişimde engel yoktur; Tanrı engel tanımaz. Bu nedenle, ”Arapça İ. S. 600′ lerde yeryüzündeki dillerin en gelişmişi, en yetkini olduğu için, Tanrı kişioğullarına bildirimde bulunabilmek üzere özellikle Arapçayı seçmiştir, ” gibi açıklamalar, Tanrı’yı gereği gibi değerlendiremeyen kişilerin, Kuran’a aykırı uydurmalarıdır.
Yazar : can evin