Malatya`da, yayınevinde boğazı kesilerek öldürülen Necati Aydın`ın İzmir`deki ağabeyi Melik Aydın, kardeşinin “25 yaşına kadar Kur`an
kursuna devam ettiğini, 5 vakit namazını kıldığını ve hafız olduğunu“ belirterek, “Hıristiyan kızla evlendikten sonra dinini değiştirerek,
Müslümanlığı ve ailesini reddettiğini“ söyledi.
Afganistan`da dinden ve duadan uzaklaştırır diye çocuklara uçurtmayı bile haramlaştıran Taliban zihniyetinin dayandığı “ehl-i sünnet” anlayışın Türkiye modelinin ne kadar farklı olduğunu bu dehşetli olay sayesinde daha iyi anlıyoruz:

Zira, yukarıdaki haberde anlatılan ve maalesef 21. yüzyılda din adına yapılmış bu vahşeti, bakın “biz ehl-i sünnetiz” diyen ve gururla medeniyetler ittifakı sürecini yürüten “akil” büyüklerimiz nasıl değerlendirmiş:

Diyanet: En açık ihanet
Diyanet`ten yapılan açıklamada, “Bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmek gibi ağır bir günahtır. Masum insanları hedef alan saldırılar
hangi değer ve kutsal adına olursa olsun, dine en açık ihanettir”denildi. -20. 04. 07 Hürriyet Gazetesi-

Halbuki bu açıklamalar ehl-i sünnet anlayışı adına yapılsa da, tamamen Kur`an-ı Kerim verilerine dayalıdır.

Ehl-i sünnet anlayışını savunan samimi bir dindarın yapması gereken açıklama aşağıdaki hadislere göre temellendirilmelidir.

Artık geri kalan yorumu sizin takdirinize bırakmak istiyorum:

1. Hadis: Ebu Musa radıyallahu anh anlatıyor: “”Resûlullah
aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

“Müslüman bir kimse öldü mü, Allah ona bedel bir yahudi veya hıristiyanı cehenneme koyar. ”

Müslim, Tevbe 50, (2767).

2. Hadis: “Dinini değiştireni öldürün. ”

Nesei 78/14, Buhari 12/1883

_________________________________________________________________