MUHAMMED FATİH ERSÖZ
02. 02. 2011

İSLAM DÜNYASININ BAŞINA GELEN EN BÜYÜK BELA SALTANAT BELASI OLMUŞTUR. SALTANAT ÖYLE BİR BELADIR Kİ İNSANLARA KULLARIM DİYEN SULTANLARIN VEYA MÜSTEBİTLERİN MEVKİLERİNDE KALMASI İÇİN HALKI EZMELERİ, HALKINDA BU DESPOTLARIN AYAKLARI ALTINDA EZİLMELERİ ANLAMINI TAŞIMAKTADIR.

İSLAM DÜNYASININ SON YÜZYILDAKİ DURUMU HALA SALTANATÇI YAKLAŞIMLARIN VARLIĞININ BİR GÖSTERGESİ OLMASI BAKIMINDAN ÖNEM ARZ ETMEKTEDİR.

SON OLARAK TUNUS VE ŞİMDİ DE MISIRDA YAŞANAN OLAYLAR, NE DEMEK İSTEDİĞİMİ AÇIKLIKLA ORTAYA KOYMAKTADIR. PEKİ, İSLAM DÜNYASININ BUGÜNKÜ DURUMU NASIL İZAH EDİLEBİLİR NEYLE AÇIKLANABİLİR. EMEVİ HANEDANINDAN OSMANLI HANEDANINA KADAR VUKU BULAN SALTANAT FİKRİ İSLAM’IN HANGİ SABİTESİNE DAYANDIRILMAKTADIR? SORDUĞUM BU SORUYA KUR’AN VE SAHİH SÜNNETTEN DELİL GETİRİLEMEYECEĞİ AÇIKKEN, NASIL YÜZYILLAR BOYUNCA BU ÜMMETİ SALTANATLA YÖNETMEYE KAKTILAR? HALBUKİ KUR’AN:

“RABLERİNİN (ÇAĞRISINA) KARŞILIK VERİRLER VE NAMAZLARINDA DİKKATLİ VE DEVAMLI OLURLAR VE (BÜTÜN ORTAK MESELELERİNİ) ARALARINDA DANIŞMA İLE KARARA BAĞLARLAR VE KENDİLERİNE RIZIK OLARAK VERDİĞİMİZDEN BAŞKALARINA HARCARLAR” (ŞÛRA 42/38)

BUYURARAK KULLARININ İŞLERİNİ ARALARINDA DAYANIŞMA İLE BAĞLADIKLARINI İFADE EDER. BU AYETTEN ANLAŞILDIĞI ÜZERE BASİT BİR İŞTE DAHİ DAYANIŞMA VE SORUŞTURMA İLE İŞLERİMİZİ YAPMAMIZ GEREKİRKEN, TÜM TOPLUMU İLGİLENDİREN VE KİMSENİN KAYITSIZ KALAMAYACAĞI DEVLET VE YÖNETİM KONUSUNDA NASIL SESSİZ KALMAMIZ SÖZ KONUSU OLABİLİR. BU AYETİN RASULULLAH’IN HAYATINDAKİ UYGULAMASI VE ŞÛRAYI KENDİSİNE PRENSİP EDİNMESİ DE SÜNNET BOYUTUNA FİİLİ ÖRNEKTİR.

İSLAM’IN ŞURA SİSTEMİ MODERN YÖNETİM SİSTEMLERİNDEN OLAN DEMOKRASİ İLE BİR TUTULMASI ANLAMINA GELMEMELİDİR. KALDI Kİ GÜNÜMÜZDE ÇOĞULCU SİSTEMLER, SALTANAT VE SULTANLIK SİSTEMİNİN KİŞİ VEYA KURUMLARCA PAYLAŞILMASI İLE DEMOKRATİK BİR SALTANAT OLUŞTURMAKTADIR.

FAKAT HEMEN İFADE EDELİM Kİ PROFAN VE BEŞERİ BİR SİSTEM OLAN DEMOKRASİ VEYA ÇOĞULCU DİĞER SİSTEMLER SALTANATÇI ANLAYIŞA NAZARAN DAHA İLERİ BİR NOKTADA DURMAKTADIR. HALA SULTANLIK SİSTEMİNİ DİNİ BİR BOYUTLA MÜLAHAZA EDENLER DEMOKRATİK VE CUMHURİYETÇİ SÖYLEMLERİ TERSLEMEKTE VE YOK SAYMAKTADIR.
İSLAM HİÇBİR ŞEKİLDE SİYASİ BİR YÖNETİM TAZINI BENİMSEME KONUSUNDA FİKİR BEYAN ETMEMİŞKEN BAŞTA İMAM GAZZALİ OLMAK ÜZERE BİRÇOK İSLAM ALİMİ SALTANATI BENİMSEMİŞ DURUMDADIR. BÖYLELİKLE SALTANATA DİNİ BİR BOYUT YÜKLENMİŞ VE TERSİ BİR DURUM DÜŞÜNÜLMEMİŞTİR. HZ. PEYGAMBER’İN AÇTIĞI NEBEVİ SİSTEMİ DEĞİŞTİREN VE ASIRLARCA SÜRDÜRÜLEN EMEVİ SALTANATI VE HANEDANI BU NOKTADA KÖTÜ BİR ÇIĞIR AÇMIŞTIR.

İSLAM, DEVLET DAHİL OLMAK ÜZERE HER KURUMU DENETİM ALTINDA TUTAN İLAHİ BİR NİZAMKEN, SASANİ VE BİZANS’IN BEŞERİ VE PROFAN OLAN KAYSERLİK, KİSRALIK VE SULTANLIK SİSTEMİ DİNE RAHATLIKLA SOKULMUŞ VE DİNİ BİR FİGÜR KAZANMIŞTIR. EHL-İ SÜNNET OLDUĞUNU İDDİA EDEN BİRTAKIM ZEVATIN SÜNNET EHLİ OLAK İÇİN HALA SALTANATI VE TARİHSEL DURUMU MARUZ VE MAKUL GÖSTERME ÇABALARI, BAŞTA HZ. PEYGAMBERE VE O’NUN SAHİH SÜNNETİNİ UYGULAYAN YAKIN ARKADAŞLARINA (HULEFA-İ RAŞİDİN) TERS DÜŞMEKTİR. BU DURUM “SÜNNET EHLİ OLANLARIN(!)”, BİD’AT VE HURAFE DENİZİNDE YÜZDÜKLERİNİN BİR GÖSTERGESİDİR.
VARIN GERİSİNİ SİZ DÜŞÜNÜN.