Kime Sorulur ?


Kuranı anlamada en büyük sorunlardan bir tanesi de müracaat sorunudur. Kuran evrensel ve yetkin bir kitaptır. Aynı zamanda insanlığı, medeniyeti, kültürü, algıyı değiştirme iddiasında bir kitaptır. Bu çok iddalı kitabın öncelikle iddia ve çözümlerinin net bir şekilde anlaşılması gerekecektir. Kuran bir çok konuda kuşatıcı bilgileri sunar, ve bu bilgilerin çoğu statükoya muhaliftir. Kendi kuramlarını bir bir, derin ve geçişli bir şekilde (hikmet) ortaya koyar. Peki bu kadar iddialı bir kitabın anlaşılamama sorunu veya daha iyi anlaşılabilmesi için bir yerlere müracaat edilmesi gerekliliği olabilir mi? Çözümlerinin eksik olması söz konusu olabilir mi? Yeryüzüne küresel düzeyde meydan okuyan kitabın anlaşılamama, sorun çözememe, eksik kalma, başka kaynaklara, hem de bunların hangi kaynaklar olduğu Kuran`ın içinde belirtilmeden, müracaat gibi bir sorunu olabilir mi? Dahası kendini bir aydınlık, bir nur olarak tanımlayan bir kitabın kendini aydınlatamama sorunu olabilir mi? Yerüzünde karmaşayı çözmeye gelen kitabın, kendi karmaşasını çözememe durumu olabilir mi?
Tüm bunların cevabı elbette hayır olacaktır.
O zaman bu kitabın müracaatı kime olacaktır? Böylesine iddialı, böylesine yetkin bir kitabın, müracaat ettiği yer de aynı özellikleri taşımalı değil mi? Öyleyse Kuran`ın müracaatı yine Kuran`a olmalıdır. Nitekim Kerim olan bu kitap sık sık kendine müracaat eder, nasıl mı?
Kuran`da bir konuyla ilgili onlarca hatta yüzlerce ayet bulunabilmektedir. Yani bir konu anlatılırken gerekli tüm detaylarına vurgu yapılır.
Kuran`da şunu, bunu bulamıyoruz diyenler çıkabilir. Bu kişiler ya Kuran`dan yararlanmasını bilmemektedirler ya de Kuran`ı tanımamaktadırlar.
Kuran`ın kendi içindeki bütünlüğünü göz önüne alarak yapılacak okumalar gösterecektir ki o Kitap kendi kendini açan, kendini tefsir eden bir kitaptır.

Hala Kur`an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah`tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı. (4 Nisa – 82)

Elbette Kuran`ı açıklayan en sağlam ve en güvenilir kaynak yine kendisi olacaktır.

Allah size işte böylece ayetlerini açıklar ki düşünüp hakikati anlayasınız.
(2 Bakara – 242)

O gün her ümmetin içinden kendilerine birer şahit göndereceğiz. Seni de hepsinin üzerine şahit olarak getireceğiz. Ayrıca bu Kitab`ı da sana, her şey için bir açıklama, bir hidayet ve rahmet kaynağı ve müslümanlar için bir müjde olarak indirdik. (16 Nahl – 89)

İnsanlara düşünmeleri, ibret almaları ve ders çıkarmaları için apaçık bir kitap gönderilmiştir. Kuran`da örneğin idayetle ilgili 160 tan fazla ayet bulunmaktadır. Çünkü Rabbimiz ihtiyaç bulunan hiçbir şeyi eksik etmemiştir. Burada hemen şu itiraz yapılabilir, Kuran kendi kendini açıklayacaktı da niçin bir insan, peygamber tarafından gönderildi. Peygamberler Allah`ın ayetlerini açıklamazlar mı? Elbette açıklarlar ancak bu açıklamalar aslında yine Allah`ın açıklamalarıdır.
Allah`ın kitabını daha iyi anlamış, daha iyi özümsemiş olan Peygamberimiz, kendisine sorulan sorulara Kuran`ın bütünlüğünü düşünerek yine Kuran`dan cevap vermiştir. Yani yine Allah`ın açıklamalarını kullanmıştır. Çünkü O Allah`ın Kuran dışında bir rehber indirmediğinin ve kabul etmeyeceğinin bilincindedir. Bir Peygamberin Allah`ın izin vermediği veya açıklamadığı bir konuda, Allah`a rağmen açıklama yapması tahayyül bile edilemez. Hiçbir peygamber de buna tevessül etmez.

Her şeyin hazineleri yalnız bizim yanımızdadır. Biz onu ancak belli bir ölçüyle indiririz. (15 Hicr – 21)

Peki Kuran, Kuran`ı nasıl tefsir eder. Örnekleyelim;

1 Allah her şeyin yaratıcısıdır. O, her şeye vekildir. (39 Zümmer – 62)

2 O (Allah) ki, yarattığı her şeyi güzel yapmış ve ilk başta insanı çamurdan yaratmıştır. (32 Secde – 7)

3 O daima diridir; O`ndan başka hiçbir tanrı yoktur. O halde dinde ihlaslı ve samimi kişiler olarak O`na dua edin. Her türlü övgü alemlerin Rabbi Allah`a mahsustur. (40 Mümin – 65)

4 İnsanlardan bazıları Allah`tan başkasını Allah`a denk tanrılar edinir de onları Allah`ı sever gibi severler. İman edenlerin Allah`a olan sevgileri ise (onlarınkinden) çok daha fazladır. Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvetin Allah`a ait olduğunu ve Allah`ın azabının çok şiddetli olduğunu önceden anlayabilselerdi. (2 Bakara 165)

5 Müminleri bırakıp da kafirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah`a aittir. (4 Nisa- 139)

6 Allah, kendisinden başka ilah olmayandır. En güzel isimler O`na mahsustur. (20 Taha – 8)

7………
8………

Dikkat edersek farklı surelerde bulunan ayetler birbirini tamamlayarak devam edip gitmektedir. Yeter ki ona gereken yöneliş gösterilsin Alemlerin Rabbi olan Allah hiçbir şeyi eksik bırakmamıştır. Zaten böylesine iddialı bir kitaptan da kendini bile açıklayamamasını beklelememek gerekir. İşte bu kitap bunun için hidayet rehberi yanı yol bulmak isteyene yol gösteren bir kitaptır. Ayrıca Kuran`ın mesajı sadece bir ileti değildir. Evrende nasıl birlik bütünlük uyum ve birbirini tamlama varsa Allah`ın ayetleri de birbiri ile uyum ve aheng içerisindedir ve birbirinin açıklayıcısıdır.
Bizi bize bırakmayan Rabbimize hamdolsun

Yazar : ozan_er

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website