Kuran’da evlilik ve boşanma üzerine pek çok ayet var. İnsan hayatının son derece önemli bir parçası olan bu konu Kuran’da ayrıntılı bir biçimde açıklanmış. Kuran’ın evlilik ile ilgili en net emirlerinden birisi, inananların şirk (Allah’a eş) koşanlarla evlenmemeleri gerektiğidir. O zaman biz müminler kafamıza yukarıda sayılan ayrıntılardan önce şu kriteri yerleştirmeliyiz; “evleneceğim kişi Allah’a inanan bir olmalı”. Kuşkusuz bir kişinin ne giydiğinden, hangi okulda okuduğundan çok daha önemlidir Allah’a eş koşmaması ve O’nu tek tanrı olarak bilmesi ve benimsemesi.

Müşrik kadınlarla, onlar iman edinceye kadar evlenmeyin. Özgürlüğünden yoksun inanmış bir kadın, müşrik bir kadından -müşrik kadın sizin hoşunuza gitse de- çok daha hayırlıdır. Müşrik erkeklerle de onlar iman edinceye kadar nikâhlanmayın. İnanmış bir köle, müşrik bir erkekten -o hoşunuza gitse de- çok daha hayırlıdır. Bu müşrikler sizleri ateşe çağırır. Allah ise sizi, izniyle cennete ve affa çağırır. Ve ayetlerini insanlara açık açık bildirir ki, düşünüp öğüt alabilsinler.
2-Bakara Suresi 221

Öyleyse bir müminin evleneceği kişiyle ilgili sıralayacağı kriterlerin en başında o kişinin şirk koşmayan bir inanan olması gelmelidir. Allah temiz insanlar olarak tanımladığı inananları birbirlerine uygun görürken, inanmayanların da birbirleri için uygun olduğunu söylemiş ve inananlara onlarla asla evlenmemeleri konusunda öğüt vermiştir. Öyleyse bir kişi ile evlenmeyi düşündüğümüzde o kişi ile ilgili dünyevi ayrıntılara girmeden önce, kişinin ruhani fikirlerini, din ve Allah ile ilgili görüşlerini öğrenmeli bu önemli konuda aynı şekilde düşünüyorsak geri kalan konular hakkında değerlendirmeler yapmalayız.

Murdar kadınlar murdar erkeklere, murdar erkekler de murdar kadınlara… Temiz kadınlar temiz erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara… Bunlar, ötekilerin söylediklerinden arınmışlardır. Bunlar için bir bağışlanma ve bol bir rızık vardır.
24-Nur Suresi 26

Evlilik elbette gönül işidir aynı zamanda. Oturup kuru kuru listeler yapmakla halledilemez. Ancak unutulmamalıdır ki gönlün sesi çok hızlı değişir. Bugün birisi için hızla atan, herkesten her şeyden çok onu seven ve önemseyen ya da öyle olduğunu sanan gönül yarın bambaşka birinden aynı şekilde söz edebilir. Öyleyse Allah’ın emri ve yasakları böylesine değişken bir sesten daha önce gelmelidir bir inanan için. Elbette ki bizim için neyin daha hayırlı olduğunu en iyi Allah bilir. ”Özgürlüğünden yoksun inanmış bir kadın müşrik bir kadından- müşrik kadın sizin hoşunuza gitse de- çok daha hayırlıdır. İnanmış bir köle, müşrik bir erkekten -o hoşunuza gitse de- çok daha hayırlıdır” diyerek, Allah hoşa gitmekten daha önemli olanın kimin bizim için, imanımız ve tabii ki ahiretimiz için daha iyi olacağına karar vermek olduğunu ortaya koymuştur. İlk kriter ile yalnızca inananları kendimize eş adayı olarak düşünürsek daha sonra bu kişiler arasından tabii ki gönlümüzün hoşuna gitmesine göre yahut diğer dünyevi özelliklere göre karar verebiliriz. Bu noktada yapılması gereken ilk olarak kalbimizin sesini dinlemek yerine Allah’ın sözü olan Kuran’a kulak vermektir.