“Her kim ki, ben söylemediğim halde, bu sözü peygamber söyledi derse, kendini cehennemdeki yerine hazırlasın”. Hadisi şerif.
Yukarıda yazdığım bildiğiniz üzere bir hadis, yani bir rivayettir. O yüzden böyle birşeyi peygamber demiştir ya da dememiştir demek bizim haddimiz değildir. Çünkü söyleyip söylemediğini bilmiyoruz. Ama şunu söyleyebiliriz ki; sonuçta birinin söylemediği bir şeyi söylemiş gibi (ya da tam tersi) aktarmak bir iftiradır. Yapılan bu iftiranın muhatabı peygamberimizin aramızda olmadığını da düşünürsek, helalleşmek hiç de kolay olmayacaktır. O halde bilmediğimiz konularda (özellikle ki bu dini konularsa) yorum yapmaktan kaçınmak daha doğru olcaktır.
Benim asıl dikkati çekmek istediğim ise şudur. Bir kul için bile yapılacak bir iftiranın bize yükleyeceği sorumluluk ortadayken, bizi yaradan eşsiz kudrete karşı yapılacak bir iftiranın bize yükleyeceği sorumluluğu hiç düşünüyor muyuz?
Nasıl yani? Şöyle ki:
Hazret-i Ali’nin rivayetine göre, bir defasında Peygamberimiz ipek bir kumaşı sol eline, bir parça altını da sağ eline aldı Sonra bunları elleriyle yukarı kaldırdı, orada bulunanlara gösterdi ve şöyle buyurdu: “Şu iki şey ümmetimin erkeklerine haram, kadınlarına helâldir.
Şimdi yukardaki hadis kaynaklı bilgiye bakalım ne diyor bize, “erkeğin ipek giymesi ve altın takması haramdır”. Şimdi bu hadisi okuyan ve sorgulamadan inanan bir kişinin, bunu başkasına erkek altın takamaz bu haramdır peygamber böyle demiştir diyerek, Hz. Ali`ye, Hz. Peygambere ve Allah`a iftira ettiğinin bilincinde olması gerekmektedir. Hele hele bu zincirin kulaktan kulağa bu şekilde yayılmasının neden olacağı yıkımı düşünmek bile istemiyorum.
Peki böyle bir bilgiyi nakletmek niçin Allah a iftiradır? Şöyle ki; Allahın yüce kitabı Kuran`da altının ve ipeğin erkeğe haram olduğu ile ilgili bir bilgi yoktur. Oysa ki Allah Kuran`da haram ve helalleri açıklamıştır. Allah`ın haram etmediğini haramdır demek Allah`a iftiradır.
De ki: “Ne oldu size de Allah’ın size rızık olarak indirdiği şeylerden bir haram yaptınız bir de helal?” De ki: “Allah mı size izin verdi, yoksa Allah’a iftira mı ediyorsunuz?”
Yunus 59
Dillerinizin yalan yere nitelendirmesi dolayısıyla: “Şuna helal buna haram” demeyin. Çünkü Allah’a karşı yalan uydurmuş olursunuz. Şüphesiz Allah’a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa eremezler.
Nahl 116
Yukarıda ki ayetler ışığında Allah`a iftira edenlerin kurtuluşa eremeyecekleri açıkça belirtilmiştir. Peki ne yapacağız! Hadisleri gerçekten peygamberin söyleyip söylemediğini nasıl bileceğiz? Benim dostlarıma tavsiyem şudur: Allah bizi Kuran`dan hesaba çekeceğine göre, ve peygamberimizin Kuran`da yasaklanmayan bir durumu yasaklayıp Allah`ın hükmüne ortak olamayacağına göre, Kuran ışığında önümüzü aydınlatacağız.
Selam ve dua ile…