Müslüman; kimlikte yazınca olunmaz, doğuştan olunmaz, zorla olunmaz, kelime-i şahadet getirerek olunmaz, Müslüman erkekle evlenilince olunmaz, sünnet olunca olunmaz, olunmaz da olunmaz… Müslüman; Allan’ın varlığına, bütün peygamberlerin onun peygamberi olduğuna, bütün kitapların onun kitabı olduğuna ve din (ahiret) gününe inanılarak şirk (ortak) koşmadan iman edildiği ve yalnız ve de yalnız Allah’a teslim olunduğunda olunur. Bakara 136; Allah’a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub
(daha&helliip;)
Hiç düşünmediniz mi; “OKU!” diye emredenin, birgün “OKUDUN MU?” diye soracağını! Korkmayın korkmayın size değil; Siz nasılsa iman ettiniz bihaber, içinde ne yazdığını bilmeden, merak etmeden, anlamadan. Hem de hep huşu içinde okudunuz akustik tınıları tam ve mükemmel… Okudunuz hep türbelere, kabirlere, cenazeye. Sık sık da okuyup üflediniz evinize, işyerinize, çoluğunuza, çocuğunuza, kimi zaman da pirince, tuza, suya, şekere. Okudunuz
(daha&helliip;)
İNDİRİLEN DEĞİL UYDURULAN DİN; “ZAN” DİNİ “Zan”nediyorsunuz ki; “Hadisler olmadan Kur’an anlaşılmaz” diyerek “Yaradan’a değil yaratılana” iman edecek ve “Allah”a iftira edebileceksiniz. “Zan”nediyorsunuz ki; “Sünnet Allah’ın değil Peygamberindir” diyerek Sünnetullah’a değil Sünnetulnebi’ye uyacak ve “Peygambere” iftira edebileceksiniz. “Zan”nediyorsunuz ki; Allah’ın vahyettiği helallerine helal, haramlarına haram, günahlarına günah, farzlarına farz katarak “Kur’an- Kerim”e iftira edebileceksiniz. “Zan”nediyorsunuz ki; Allah’ın dinine mezhepler, fırkalar, sünnetler,
(daha&helliip;)
Hangi yatır, hangi türbe “kaça kaç” veriyor? Hangisi “koca”sı olmayana koca, “işi” olmayana iş buluyor? Hangisi “jinekolog”, hangisi “psikolog”? Hangisi “KPSS”ye, hangisi “ÖSSY”ye bakıyor? Her işe ölülerin baktığı, cesetlerin iktidar olduğu, türbelerden yönetilen bir toplum! Alın size “Mezarlık Kardeşliği” Korku filmi falan değil, GERÇEK… Ölülerin egemen olduğu bir toplumda yaşıyoruz. Her işe onlar bakıyor, her kapıyı onlar açıyor… Genci, yaşlısı, erkeği,
(daha&helliip;)
Ramazandan ramazana, bayramdan bayrama, kandilden kandile, cumadan cumaya Allah’ı ve ona kul olduğunu hatırlayanlar, şeyhlerinin şıhlarının dizi dibinden ayrılmayanlar, hurafelerle yaşamaya alışmış hadis ehli, ümmetçi bilmem neci ve bilmem kimciler, yada onbir ay her haltı yiyip bu ayda geçmiş günahlarının bağışlanacağını sananlar; Sözüm size“Gelenek Dini” mensupları, Kuran’ı terkederken, onu duvarlara asarken, bırak okumayı dokunmak için bile türlü türlü ritüellere ihtiyaç duyarken, anlamak için değil
(daha&helliip;)
Gene birileri kızacak, birileri rahatsız olacak. Münafık ilan edecek, hadis düşmanı, mezhepsiz, sapık Kur’an Müslümanı diyecek yada özelden tehdit dolu mesajlar atacak. Ramazandan ramazana, bayramdan bayrama, kandilden kandile, cumadan cumaya Allah’ı ve ona kul olduğunu hatırlayanlar, şeyhlerinin şıhlarının dizi dibinden ayrılmayanlar, hurafelerle yaşamaya alışmış hadis ehli, ümmetçi bilmem neci ve bilmem kimciler, yada onbir ay her haltı yiyip bu ayda geçmiş günahlarının
(daha&helliip;)
Neden, nasıl böyle olduk? Acaba yüzyıllardır hadislerle, mezheplerle, imam, şeyh ve şıhlarla rüzgardaki bir yaprak misali yaradanımızdan ve O’nun kitabından uzak savrulup gittikte hep doğruyu yaptığımızı zannederek Kur’an ehli olduğumuzu unuttuk hadis ehli, ümmetçi, hanefi, şafi, bilmem neci ve bilmem kimci mi olduk? En’am 159; Dinlerini parçalara ayırıp grup grup olanlarla senin hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır; sonra
(daha&helliip;)