İçimizdeki Şeytan

Düşmanlık… Her ne kadar içimiz almasa da, dilimiz varmasa da kalbimizdeki yatalak, gözümüzde kısık bir bakıştır o… Mutlaka karşı karşıya gelmişizdir bu hisle. İyi de böyle bir hisse sahipsek düşmanımız kim?? Kimi düşman biliriz? Elbette kendisinden en çok kötülük gördüğümüzü. Hatta fazla düşünmeye de gerek kalmadan güzel kitabımız Kur’an söylüyor en tehlikeli düşmanımızı:

Şu bir gerçek ki, şeytan sizin için bir düşmandır. O halde siz de onu düşman tutun. Hiç kuşkusuz, o kendi hizbini cehennem yâranından olmaları için çağırır durur.
Fatır Suresi 6

Şeytan kelime anlamı olarak “uzak olan” demektir. Yani Adem’e, kendini daha üstün gördüğünden secde etmeyince Allah’ın huzurundan ve rahmetinden uzaklaştırılandır. İşte şeytanın kibrinden dolayı kovulmasıyla, şeytan ve insan arasındaki savaş bu şekilde başlamıştır.

Yukarıdaki ayette şeytanın kendisini takip edenleri cehenneme çağırdığı söylenmektedir. Bundan daha tehlikeli daha kötü bir düşman olabilir mi? Öyle ki hiç durmadan hayırlı, güzel işler yapanlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından sokuluyor ve yandaşlarıyla var gücüyle insanları doğrudan saptırmak için çalışıyor. Hatta şu anda bile!!!

Dedi ki: ‘Senin izzetin adına andolsun, ben, onların tümünü mutlaka kışkırtıp azdıracağım.’
Sad Suresi 82

Peki, Kur’an ayetlerine göre şeytanın tuzakları nelerdir?

İnsanları fakirlikle korkutur, çirkinliklere sürükler.
Yalnız kendi dostlarını korkutur.
Gösteriş olsun diye mal dağıttırır.
Kuruntulara iter.
Uyuşturucu ve kumara yöneltir. İnsanların arasına düşmanlık ve şiddetli nefret yerleştirip, Allah’ı anmaktan, namazdan geri çevirmek ister.
Aldatmak için lafın yaldızlısını fısıldar.
İnsanları onların onu göremeyeceği yerden görür.
İnsanların arasını açar.
Sadece davet eder, insanlar üzerinde bir sultası yoktur.
Amelleri süslü gösterir.
Mallarda ve evlatlarda ortak olur, sürekli vaatte bulunur.
İğrençlikleri ve kötülüğü emreder.
İnsan için bir rezil edicidir.
Allah’ın zikrini/Kur’anını unutturur.
Vesvese verir…

Bu oyunlara gelmemek için uyanık olmalıyız.
Ve tabii tüm bunlara rağmen, şeytanı da Allah yarattığı için ancak Allah’a sığınarak şeytanın tuzaklarından korunabiliriz. Normalde nefret edilmek kimsenin istemediği bir şeydir; fakat şeytanın nefret etmesi hariç. Şeytan neden mi nefret eder bazı kullardan. O kullar Allah’a yakın şeytana uzak olduklarından. Şeytanın oyun ve tuzaklarına yönelmediklerinden. Şeytanın nefret ettiği samimi müslümanlar olmak ümidiyle…

Eğer şeytandan gelen kötü bir dürtü seni dürtecek olursa hemen Allah’a sığın! Çünkü en iyi işiten O’dur, en iyi bilen O…
Fussilet Suresi 36


About the Author
Author

Comments (1)
Leave a reply

Name (required)

Website