Müslümanların Kuracağı Dostluk İlişkileri…

— Müslümanlara Savaş Açanlarla Dostluk

Allah’ın vahyi, peygamberimiz aracılığıyla insanlara ulaştıktan sonra vahyi inkar edenler, vahyi kabul edip yalnız Allah’a teslim olanlara karşı saldırgan bir tavır içerisine girmişlerdir. Müslümanlarla aynı şehirde yaşayan kafirler, atalarının dinini reddeden müslümanlara karşı savaş açıp, onları yurtlarından çıkarmak amacıyla onlara saldırmışlardır. İşte Allah müslümanlara karşı böyle bir tavır takınan kafirlerle dostluk kurulmasını yasaklamıştır. Çünkü onlarla kurulacak dostluk ve sevgi ilişkisi, onların bize açtığı savaşta inancımızı ve yaşam hakkımızı onlara karşı savunmaktan bizi alıkoyar. Zaten onlar müminler için iyilik düşünmez, müminlerin de kendileri gibi inkarcı olmalarını isterler.

60. Mumtehine

1- Ey inananlar, benim düşmanımı ve sizin düşmanınızı dost edinmeyin. Size gelen Hakkı inkar etmiş ve Rabbiniz olan ALLAH’a inandığınız için elçiyi ve sizi çıkarmış oldukları halde siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Rızamı kazanmak için yolumda bir cihada çıktıysanız, onları nasıl gizlice sevebilirsiniz? Oysa ben, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da çok iyi bilirim. Sizden kim böyle davranırsa doğru yoldan sapmış olur.

2- Eğer sizi ele geçirecek olurlarsa, size düşman kesilirler, ellerini ve dillerini kötülükle size uzatırlar. Onlar sizin inkâr etmenizi içten arzu etmişlerdir.

Peki Allah’ın ayetlerini inkar eden fakat, müminlere karşı saldırgan bir tutum içerisine girmeyip onları yurtlarından çıkarmaya çalışmayan kafirlere karşı tutumumuz ne olmalı?

60. Mumtehine

8- Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever.

9- Allah, ancak din konusunda sizinle savaşanları, sizi yurtlarınızdan sürüp çıkaranları ve sürülüp çıkarılmanız için arka çıkanları dost edinmenizden sakındırır. Kim onları dost edinirse, artık onlar zalimlerin ta kendileridir.

 

3. Ali İmran

28- Müminler, müminleri bırakıp da küfre sapanları dost edinmesinler. Kim bunu yaparsa Allah’la ilişiği kesilir. Ancak bir sakınma ile onlardan korunmanız müstesna. Allah sizi kendisinden sakınmaya çağırır. Ve dönüş yalnız Allah’adır.

Demek ki, müminlerin inancına saygılı, onlara karşı herhangi bir kötülük ve düşmanlıkta bulunmayan kafirlerle iyi geçinmeli ve onlara karşı her zaman adaletli olmalıyız.

— Münafıklarla Dostluk

Müslümanların içinde, gerçekte inanmamış olup da inanmış gibi görünen ve Müslümanların da kendileri gibi inkar etmesini isteyen münafıklar bulunmaktadır. Müslümanlar gerek savaş sırasında gerek hicret edecekleri zaman bu münafıklarla da mücadele etmişlerdir. Allah münafıkların kimler olduğunu bize açıklamış ve inananlarla birlikte hicret edinceye kadar onlarla dostluk etmemizi yasaklamıştır.

4. Nisa

139- Onlar, (münafıklar) mü’minleri bırakıp kafirleri dostlar edinirler. İzzeti onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz, bütün izzet Allah’ındır.

141- Sizi gözetleyip duruyorlar. Allah’tan size fetih nasip olursa, “sizinle birlikte değil miydik” diyecekler. Kâfirlere bir nasip ulaşırsa şunu söyleyecekler: “Başarınıza destek vermedik mi, müminlere karşı size siper olmadık mı?” Artık kıyamet günü aranızda Allah hükmedecektir. Allah, müminler aleyhine kâfirlere bir yol asla nasip etmez.

142- Şu bir gerçek ki, münafıklar hileler düzerek Allah’ı aldatmaya uğraşıyorlar. Ama Allah da onları aldatıyor. Onlar namaza kalktıklarında tembel-miskin bir halde kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar. Onlar Allah’ı çok az hatırlarlar.

143- Arada bocalayıp dururlar. Ne şunlardan yanadırlar ne bunlardan yana. Allah’ın şaşırttığına sen asla yol sağlayamazsın.

144- Ey iman edenler, mü’minleri bırakıp kafirleri veliler (dostlar) edinmeyin. Kendi aleyhinizde Allah’a apaçık olan kesin bir delil vermek ister misiniz?

88- Şu halde münafıklar konusunda ikiye bölünmeniz ne diye? Oysa Allah, onları kazandıkları dolayısıyla tepe taklak etmiştir. Allah’ın saptırdığını hidayete erdirmek mi istiyorsunuz? Allah kimi saptırırsa, artık sen ona kesin olarak bir yol bulamazsın.

89- Onlar, kendilerinin inkâra sapmaları gibi sizin de inkâra sapmanızı istediler. Böylelikle bir olacaktınız. Öyleyse Allah yolunda hicret edinceye kadar onlardan veliler (dostlar) edinmeyin. Şayet yine yüz çevirirlerse, artık onları tutun ve her nerede ele geçirirseniz öldürün. Onlardan ne bir veli (dost) edinin, ne de bir yardımcı.

Fakat hicret etmeyen münafıklarla Allah iletişimi koparmayıp, Allah’ın vahyinden uzak kalmamaları için anlaşma halinde olduğumuz bir toplumun aleyhinde olmamak kaydıyla, onlarla din konusunda  yardımlaşmamızı istemektedir. Yani münafıklarla dostluğun yasaklanması onlarla iletişimi koparmayı değil onlara karşı daha dikkatli olmayı ve onlardan gelebilecek kötülüklerden sakınmayı amaçlar.

8. Enfal

72- Onlar ki inanıp hicret ettiler, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda savaştılar ve onlar ki hicret edenleri barındırdılar, onlara yardım ettiler, işte onlar birbirlerinin dostlarıdır. İman edip de hicret etmeyenlere gelince, hicret edecekleri vakte kader size onların yönetiminden bir şey düşmüyor. Ama sizden dinde yardım isterlerse, sizinle aralarında antlaşma bulunan bir topluluk aleyhinde olmamak üzere, kendilerine yardım etmeniz gerekir. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir.

73- Küfre sapanlar da birbirlerinin dostlarıdır. Eğer şu dikkat çekilenleri yapmazsanız yeryüzünde bir fitne, büyük bir bozgun çıkar.

— Ehli Kitap İle Dostluk

Muhammed peygamberin yaşadığı toplumda aynı zamanda İsa ve Musa peygamberlerin vahyine muhatap olmuş kitap ehli de bulunmaktaydı. Bu yüzden Muhammed peygamber ümmi olan (kitap bilgisi olmayan) kendi toplumu yanı sıra Hristiyan ve Yahudilere de Kuranı tebliğ etmiştir. Allah, Müslümanların Yahudi ve Hristiyanlarla nasıl bir dostluk kurmaları gerektiğini Kuran’da belirtmiştir.

5. Maide

51- Ey iman edenler, yahudi ve hristiyanları dostlar (veliler) edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden onları kim dost edinirse, kuşkusuz onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna hidayet vermez.

Müslümanların Yahudi ve Hristiyanlarla dostluk kurmasını yasaklayan Allah, hangi davranışlarda bulunan kitap ehlinin dost edinilmemesi gerektiğini de şu ayetlerde açıklamıştır.

5. Maide

57- Ey iman edenler! Sizden önce kitap verilenlerden ve küfre sapanlardan, dininizi oyun ve eğlence edinenleri dost tutmayın. Eğer inanıyorsanız Allah’tan sakının.

58- Namaza çağırdığınızda onu oyun ve eğlence edindiler. Böyle yaptılar; çünkü onlar akıllarını işletmeyen bir topluluktur.

Allah yukarıdaki ayetlerde, müslümanların inançlarıyla dalga geçen ve lakayt tavırlar içerisinde bulunup saygı göstermeyen kitap ehli ve kafirlerle kurulacak dostluğu yasakladığını belirtmiştir.

— İnkar Eden Akrabalarla Dostluk

Allah müminlerin, inkar eden babaları, eşleri, çocukları ve diğer akrabaları ile olan dostluk ilişkisine, onları vahiyden ve Allah yolunda mücadele vermekten alıkoyacağı takdirde yasak getirmiştir.

9. Tevbe

23- Ey iman edenler! Babalarınız ve kardeşleriniz, eğer imana karşı inkârı seviyorlarsa, onları dostlar edinmeyin. İçinizden onları dost edinenler zalimlerin ta kendileridirler.

24- De ki: “Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz/menfaat çevreniz, elde ettiğiniz mallar, kesadından korktuğunuz ticaret, hoşunuza giden konutlar sizin için Allah’tan, resulünden ve Allah yolunda cihattan daha sevimli ise artık Allah, emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah, yoldan ayrılmış bir topluluğu doğruya ve güzele kılavuzlamaz.”

Ancak müminler, anne babalarının, Allah’a ortak koşma konusundaki ısrarlarına itaat etmemek kaydıyla, ebeveynlerine her zaman özellikle yaşlılık dönemlerinde merhametli, güzel ve gönül alıcı davranışlarda bulunmalıdırlar.

29. Ankebut

8- Biz insana, anne babasına en güzel bir biçimde davranmasını, şunu söyleyerek önerdik: “Eğer onlar, hakkında hiçbir bilgin olmayan bir şeyle bana ortak koşman için seninle çekişirlerse, o takdirde onlara itaat etme. Yalnız banadır dönüşünüz. Nihayet ben size yapıp ettiğiniz şeylerin haberini bildireceğim.”

17. İsra

23- Rabbin şöyle hükmetti: O’ndan başkasına kulluk etmeyin, anaya babaya çok iyi davranın: Onlardan birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına gelirse sakın onlara “Öf!” bile deme; onları azarlama, onlara tatlı, iltifatlı söz söyle.

31. Lokman

14- Biz, insana anne babasını önerdik. Annesi onu güçsüzlükle taşımıştır. Sütten kesilmesi de iki yılda olmuştur. O halde bana ve ana babana şükret. Dönüş banadır.

Kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmayan Allah, inkar edenlerle oturup muhabbet edip edemeyeceğimizin bile sınırlarını çizmiştir.

4. Nisa

140- Allah, kitapta size şöyle indirmiştir: Allah’ın âyetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar başka bir söze dalıncaya kadar onlarla beraber oturmayınız; yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Şüphesiz Allah, münafıkları ve kâfirleri cehenneme toplayacaktır.

Bu ayetlerden anlıyoruz ki, Allah’ın ayetleri, inkar ve alay edilmediği sürece kafirlerle birlikte oturup onlarla barış içerisinde konuşmamızda da bir sakınca yoktur.

Tüm bu ayetleri birlikte değerlendirdiğimizde, inkar edenler bizimle savaşmayıp, bizi yurdumuzdan çıkarmaya çalışmadıkları; inancımıza karşı saygısızlık etmeyip, Allah’ın ayetleriyle dalga geçmedikleri sürece onlarla oturup konuşmamızda, yardımlaşmamızda, onlara iyilik yapıp, adaletli davranmamızda hiçbir sakınca yoktur. Allah müminlerin daima iyilik ve barış üzerinde olmasını istemektedir.

29. Ankebut

58- İman edip salih amellerde bulunanları, içinde ebedi kalıcılar olarak, altından ırmaklar akan cennetin yüksek köşklerine muhakkak yerleştireceğiz. Böyle iyi amel yapanların ödülü ne güzeldir.

19. Meryem

96- İman edenler ve salih amellerde bulunanlar ise, Rahman, onlar için bir sevgi oluşturacaktır.

 


About the Author
Author

Hanife Ozlem

Leave a reply

Name (required)

Website