Bakara 153 ten Satırlarıma Yansıyanlar (acizane)

Gözler karanlığa alışalı çok olmuş bu iklimde. Buz tutmuş yürekler hasret bir damla rahmete. Alınlardaki mühürler silineli bir hayli zaman geçmiş üzerinden. Kıyamlar öksüz, rükular yetim, secdeler terkedilmiş bu diyarda. Elleri semaya, gönülleri Rahman’a açmak zor gelir olmuş. Hamdlar en derin kuytulara sinmiş beklemekte. Solgun çehreler, yeşermeyen ümitler…Kimsenin umurunda değil bir tutam ışık. Her adımda bir öfke, her adımda bin feryat. Karanlığın siyahlığı da yetmez olmuş. İsyanlar alınmış omuzlara ve sıkı sıkıya tutunulmuş sahte sıcaklığına. Hayatın fonunda ilahi bir name işitmez olmuş kulaklar ve uzatılan her sınav kağıdını yokluklar doldurmuş, notu malum olan.

Her yanda sevinçler, gülüşler, mutluluklar aradın ey nefsim! Dünyayı sabit kılarak vuslat kaygısı taşımayan. Ölümleri ekranlardan tanıdın. Çok kolay söyleyebildin bilançoları iki, on, beş bin…sana hiç uğramayacak sanarak. Köşe başlarında seni beklediğini sandığın korkularının bir gün gelip bulacağını hiç hesap etmedin. Yıkıldın. Lanetler yağdırdın dört bir yana. Baharı bırakıp sahte bir çiçeğe müptela oldun. Zenginlik, mal, mülk, itibar istedin durmadan. Emanet olduğunu unuttun, şükürsüzce har vurup harman savurdun. Alınınca emanet, benim dedin; ağladın. Göz yaşların feryatlarla, çığlıklarla harman olup dağladı iman nurunu…
‘’Hakkı ve Sabrı Tavsiye Edenler’’…Varlığında şükürler yer etmemişti ki sinende yokluğunda yoldaş olsunlar sana. ’Ateş düştüğü yeri yakardı’ senin için. Yapamadın. Ateş yakar, ateş pişirir, ateş temizler. İsyan gibi soğuk değildir sıcaklığı. Aydınlatır, karanlığı yok eder. Rauf olan Allah’ın müjdesidir. Bir köprüdür hakkıyla sabredenlere; Firdevslere, Naimlere talip olanlara…
Bilemedik Allah’ım! Lütfun da keremin de asıl sahibi olduğunu göremedik. Zenginliğini, sahipliğini idrak edemedi köhnemiş zihinler.
Hani İbrahim’in(as) vardı ‘HASBİYALLAHU’ diyen ateşler içinde. Eyyüb’ün(as) vardı hani sabır timsali güzel peygamber. Hani Muhammed (sav)’in vardı gökteki yıldızlarıyla beraber. Elhamdülillah denilerek yaşanan hayatın sevabının mizanı dolduracağını bizlere haber veren, açlığını bir taş, bir taş daha bağlayarak midesi üzerine sabrı ikame eden.
Ya Rab! Kaldır gönüllerdeki bu buzları. Merhametini, yüceliğini tanımayan tek zerre kalmasın. Sabır eğsin başları secdeye; eller semaya tekrar tekrar uzansın. Bizleri karanlık ütopyalarımızda bırakma. Yay nurunu çehrelere ve hakkıyla sabredenlerden eyle…AMİN

Yazar : H.Kübra demirbaş

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website