İçsel mutluluk, yaşamda mutluluk, ilahi mutluluk

Herhangi bir anda, herhangi bir olay karşısında içimizdeki sesler konuşmaya başlar.

Nefs: Ne gıcık kadın ya, sinir oluyorum.
Ruh: Kadın yeni doğum yaptı morali bozuk.
Nefs: Yok onun yapısı böyle, çirkef o.
Ruh: Aslında haklı yönleri de var.
… … …

Bu konuşmalar sonucunda Serbest İrademiz iki taraftan birinin talebini seçer ve bu seçim sonucunda Aklı ile kumanda ettiği fizik bedenine bir amel işletir.

Eğer nefsin talebini dinler ise, kişi o kadına der ki: of be kadın yordun beni.

Sonra ne olur?

Ruh kesinlikle hiç bir günaha ortak olmaz. Kişi bu lafları ederken ruh bedeni terk eder. Olay bittikten sonra ruh geri döner ve nefse azap etmeye başlar ve kişi vicdan azabı çeker.

Nefsin yapısı ahsene çevrilmedikçe, talepleri hep negatif olacaktır. Bunun sonucu olacarak:

1. Kişi iç dünyasında hep çatışma yaşacaktır.
2. Kişi diğer insanlarla olan ilişkilerinde problem yaşacaktır.
3. Kişi Allah ile olan ilişkisinde sıkıntı yaşacaktır.

Vicdan aklın bir fakültesidir. Eğer ruh aklı ikna ederek fizik vücudun hayır işlemesine sebep olursa vicdan rahatlar, huzur duyar. Ama nefs aklı ikna ederek fizik vücuda şer işletirse, o takdirde ruh bu şerre ortak olmaz, vucuttan şer işlenirken ayrılır. Ama vicdan istemesede nefsin oyununa alet olacaktır. Daha sonra ruh tekrar dönerek insana azap eder. Tabii vicdanda nefsle birlikte bu azabı yaşar.

Yazar : ali


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website