Bugün insan olarak hayatımızda olup biten olaylar karşısında tepkisiz kalamıyoruz. Başımızdan geçen ya da çevremizde yaşananlar kimi zaman bizi üzüyor, kimi zaman sevindiriyor. Ben üzüldüğümüz olaylar hakkında düşünüyorum ve aslında gerçekten neye üzülmemiz gerektiğini sorguluyorum. Çoğu zaman bir maç sonucuna, derslerden kötü bir not almamıza, sevgilimizden ayrılmamıza üzülüyoruz bizler. Sonra aklıma sonsuz bir hayat ve ortalama bir insan ömrü geliyor.
(daha&helliip;)
“Bir gün dünyaya ait büyük bir derdin olursa Rabbine dönüp, “Benim büyük bir derdim var !” deme, derdine dönüp, ” Benim büyük bir Rabbim var! ” de “. Yazar : seyyah
(daha&helliip;)
Bir fasulya tanesini inceledinizmi. Onda neler neler yazıyor. Nisan ayında toprağa düşersen nemli toprakta çimlenir filizlenirsin tabiiki coçuklar filizken seni kırmazlar topun altında kalmazsan büyür çicekler açarsın tanrı isterse böçekler arılar çiçeklerini dölenmesini sağlar bir ken binler olursun. Bir ihtimal daha var seni cuvalın dibinde unuturlarsa taş gibi kalacağını zannetme içinde canlanmak hayatı kısa sürede olsun görmek isteyen kurtcuklar can
(daha&helliip;)
Geçen gün Diyanete namaz konusu ile ilgili bir soru sordum. Konusu toplu namaz kılmak ya da tek başına namaz kılınması nın sevap bakımından farklılığının izahını yapmış cevabında. Tam olarak bakın şöyle yazmışlar. (Hz. Peygamber(s. a. v. ) cemaatle namazı teşvik sadedinde cemaatle kılınan namazın, tek başına kılınan namazdan yirmi yedi veya yirmi beş derece daha faziletli olduğunu belirtmiştir. (Buhârî, “Ezân”,
(daha&helliip;)
İnsan hayatı boyunca çeşitli mutluluklar yaşar, dünya hayatı ile ilgili mutluluklar hemen herkeste aynı görülür. Ben size inanan insanların yaşadıkları mutlulukları kendim nasıl yaşıyorum anlatmaya çalışacağım… * Bazı olaylarda, bunu kimseye söylememene rağmen Allah`ın yanında olduğunu hissetmek, *Birisine dini, Allah`ı anlatırken onun ahiretine etki edebileceğini ve onu kurtarabileceğini hissetmek, *Herhangi birisinin senin anlatıklarınla veya yazdıklarınla dine daha sıcak bakması ve
(daha&helliip;)
Merhaba arkadaşlar, Bu şiiri bir arkadaşımın bir resminden esinlenerek yazmıştım. Şiir fotoğrafı görüp yazdığım andakinden biraz farklı olabilir, bazı değişiklikler yaptım ama çoğu itibariyle böyledir. Kendinize iyi bakın. Eyy Güzel Allah`ım, Nerden düştüm ben buraya, Nerden geldim, nereye gidiyorum? Yardım et Tanrım! Bir yol göster. Işığını yak, Işığa doğrulayım! Sana geleyim, Sana koşayım, Senden isteyeyim! Sadece sana muhtacım. Bana yol
(daha&helliip;)
“Oğullarım: Gidiniz de Yusuf`la kardeşini araştırınız; hem sakın Allah`ın inayetinden ümidinizi kesmeyiniz. Zira, kâfirlerden başkası Allah`ın inayetinden ümidini kesmez. “ (Yusuf, 87) Âtiyi karanlık görerek azmi bırakmak… Alçak bir ölüm varsa, emînim, budur ancak. Dünyâda inanmam, hani görsem de gözümle. İmânı olan kimse gebermez bu ölümle: Ey dipdiri meyyit, “İki el bir baş içindir. “ Davransana… Eller de senin, baş
(daha&helliip;)
Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet! Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet! Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde; Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde? Mezar, mezar, zıtların kenetlendiği nokta; Mezar, mezar, varlığa yol veren geçit, yokta… Onda sırların sırrı: Bulmak için kaybetmek. Parmakların saydığı ne varsa hep tüketmek. Varmak o iklime ki, uğramaz ihtiyarlık; Ebedi gençliğin taht kurduğu yer, mezarlık. Ebedi
(daha&helliip;)
-
- 1
- …
- 55
- 56
- 57
- 58
- 59
- …
- 76
-