`BÖLÜNÜP, PARÇALANMAYIN`
Posted on Haz 4, 2011
in Kuran'ın Rehber Edinilmesi by Dini Yazilar
Hep birlikte Allah`ın ipine-Kur’an’a yapışın. Hiziplere bölünüp parçalanmayın. (Aliimran- 103)Rabbinizden indirilene-Kur’an’a uyun. O’dan başka evliyaların ardına düşmeyin.. (Araf-3)Bu benim dosdoğru yolumdur. O’nu-Kuran’ı izleyin başka yolları izlemeyin. Yoksa bu hal sizi O`nun yolundan uzaklaştırıp parçalara-fırkalara böler.. (En’am-153)İslam tarihinde, Kur’an’a endeksli, dinimizin aslına, özüne sadık kalarak, Allah’ın mesajını daha iyi anlamak için çalışmalar yapan, fikir üreten bilgi-ilim sahipleri olmuştur.. İslam kültür mirasından yararlanmalı, bilgilenmelidir. Ancak bu mirasın veya bir yorum ekolünün Kur’an’nın eksiklerini tamamladığını söylemek, dinimizin ancak bir yorum ekölü yardımıyla anlaşılabileceğini, yaşanabileceğini söylemek o ekölün kabullerini de kapsayan yeni bir din iddiası olur. İslam kültür mirasından yararlanmak, bilgilenmek başka bir şey, İslam’a, Kur’an’a yardımcı tamamlayıcı koşmak başka bir şeydir. Açık bir şirktir.. Yukarıda yazılı olan ayetlerden çok açık anlaşılacağı gibi Allah bizlere Kur’an’a yapışmamızı, doğru yol olan Kur’an yolunu izlememizi, başka yollar izlemememizi emrediyor. Bölünüp parçalanmayı, hizipler, çeşitli fırkalar, mezhepler halinde dinimizi, inancımızı parçalara ayırmamızı yasaklıyor. Allah’ın emir ve yasaklarına uymamak, günahtır. Mezhep anlayışının, düşüncesinin varlığı bile veya bir müminin benim mezhebim şudur demesi bile Allah’ın ‘bölünüp, parçalanmayın’ emrine muhalefettir. Müslümanlar arasında bölünme, mezhep anlayışı-düşüncesi dört halife dönemi sonlarında iktidar-siyaset, saltanat mücadeleleri sonucu oluşmaya başlamıştır. Günümüzdeki mezheplerin temelleri o günlerde müslümanlar arasında yaşanan sorunlar, savaşlar, kan ve vahşetle atılmıştır. Mezhep oluşumlarının temelleri dökülen müslüman kanlarıyla doludur.. ‘Mezheplerin, İslam’la, Kur’an’la çelişmeyen yorumları da vardır. Her mezhebin böyle Kur’an`a uygun yorumlarını arayıp, seçip, toplayıp kokteyl bir mezhep anlayışı oluşturabiliriz’ düşüncesi ve bu yolla mezheplere paye verme onları temize çıkarma gayretileri de yanlıştır.. Bir mezhep-yorum ekolü içinde bir tek konuda bile Kur’an’a muhalefet veya eş, ortak olma isteği varsa, o mezhep din dışıdır. Hangi hadisin veya hangi mezhep kabulünün İslam’a uygun olduğunu veya olmadığını, ancak Kur’an’dan onay arayarak tespit edebiliriz. Sonuç olarak, şu hadis veya bu yorum Kur’an ruhuna uygundur diyebiliriz. Varacağımız yer Kur’andır. Öyleyse bizlerin hadislerle, mezhep yorumlarıyla zaman ve enerji harcamak yerine doğrudan dinimizin tek kaynağı, onay makamı Kur’an’ı okumamız, anlamaya çalışmamız daha uygun, doğru, faydalı olmazmı?1400 sene boyunca milyonlarca hadis ve mezhep yorumları ortaya çıkmıştır. Kendimizi bunları ayıklamak, aklamakla vazifeli görmemiz için hiç bir neden yoktur. Bize bir faydası da yoktur.. Müminler, boş sözlerden, lüzumsuz işlerden yüz çevirirler.. (Muminun-3)Mezheplerden, onların kabullerinden uzak durmak, sadece Kur’an’a yönelmek, bizleri şirkten uzak tutacaktır. Her insan Kur’an’ı okuyarak ondan anladığını yaşayabilir. Hataları eksikleri olsa da umulur ki Allah tarafından affedilir. Ama Kur’an’dan başka kaynaklara, düşüncelere, kişilere itibar edip, şirke saparsa kurtuluşu yoktur.. Asırlar önce belki iyi niyetli oluşan düşünce ve yorumların günümüze değişerek, tahrif edilerek mezhep-tarikat kabüllleri olarak ulaşmış olabileceğini de gözardı etmemek gerekir.. Kur’an, açıklamayı – yorumu-tefsiri de kapsadığını bir çok ayette bizlere bildirmektedir.. Düşünesiniz diye Allah size ayetlerini böyle açıklamaktadır. (Bakara-242)Şu bir gerçek ki, size Allah’tan bir ışık ve apaçık bir kitap gelmiştir.. (Maide-15)Bilgiden nasipli olanlar için, ayetleri gerçekten ayrıntılı kılmışızdır.. (Enam- 97)Biz öğüt alanlara ayetleri ayrıntılı bir biçimde açıkladık.. (Enam-126)Biz sana Kur’an’ı ve en güzel açıklamayı- yorumu(ahsena tefsir) getirdik. (Furkan-33)Kur’an ayetleri Allah tarafından eksiksiz ve açık-anlaşılır kılınmıştır. Sonra da Allah’tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmıştır.. (Hud-2)
Yazar : Vedat Akbaşak