Bolivyada dunyanin en buyuk tuz colunun cok yakininda bir mezarliktayim. Bolgede cok sayida volkan oldugundan etraf sayisiz volkanik tasla dolu. Taslarin ozelligi delikli ve kolay parcalanabilir olmalari. Mezarliktaki bulunan sayisiz koskoca taslarin icini oyup mumyalanmis cesetleri koymuslar. Cesetlerden tabiki sadece kemikler kalmis. Rehber, cesetlerin ayni ana rahmindeki gibi gogus dize pozisyonunda gomulduklerini soyledi. Olenin tum esyalarinin da yaninda oldugunu, sanki
(daha&helliip;)
Gunes ve ay, inkalilar icin cok onemliydi cunku onlara bakarak zaman hesaplarini yapiyorlardi, machupichuda ve diger inka tapinaklarinda gunes saatleri vardi, 21 haziran ve 21 aralikta olan en uzun ve enkisa gunleri tarihte ilk olarak inkalilar kesfetmisti. Hatta tapinaklarinin dizaynini oyle yapmislar ki bu iki gunde gunesin golgesi sapmadan tam bir dogru uzerinde tapinagin icine dusuyordu. Bunu ogrenince Kurandaki
(daha&helliip;)
Yaklaşık çeyrek asırdır dünya üzerindeyim. Garipliklerle dolu bu yaşam mücadelesinde bir köşeye sıkışmış, olup bitenleri izlemek yerine olanları anlamaya çalışıyorum. Merakım ve içinde bulunduğun sıkıntılar beni gerçeğe yaklaştırma çabasında oluyormuş, zamanla anladım bunu. Ben mutluyken bir şey öğrenmedim zaten. Burada samimiyetin dibine vurarak bir şeyleri izah etmeye çalışacağım. Aynı samimiyeti senden de bekliyorum. Bu konuda yanılmayacağımı umuyorum. Ben daha açıklama yapmayıp
(daha&helliip;)
Kendine müslüman diyen bazı insanlar, Allah’ın mucizelerini o kadar küçümser oldular ki; örneğin üzerinde Allah yazan koyun, Domatesin çekirdeğindeki Allah yazısı ya da üzerinde Allah yazan patates vb. saçma sapan mucize iddialarıyla hem Allah’ın bize Kuran`da bahsettiği mucize kavramanı küçümsüyor, hem de islamı akıl dışı olmak suçlayan inkarcıların eline büyük bir koz vermiş oluyor. Oysaki Allah’ın mucizelerine tanık olmak istiyorsak
(daha&helliip;)
Yazı dizimizin 3. bölümüne gelmişken anlaşılması gereken bazı hususları bildirmek zorundayım. Müslümanların çoğuna bakıldığında “din için Kur’an yeterlidir” görüşünün bize ait olduğunu sanmakta ve buna karşı bizimle mücadele içine girmektedir. Oysaki bu görüşün doğru olduğunu biz ayetlerle kanıtlamaya çalışmıyoruz. Tam tersine ayetler, bu görüşün doğru olduğunu kanıtlamaktadır. Hem bilinmelidir ki bu görüş Allah’a aittir ve Kuran’dan bir ayettir. Taklide dayalı
(daha&helliip;)
“Büyümüş de Büyüyememiş Çocuklar” Vücut ergenliğe ulaşmış da beyin ulaşmamışsa, hala çocuk gibi masallara inanır insan. Hala çocuk gibi öcülerle korkutulur. Hala çocuk gibi oyuncak bekler. Din onun için oyuncaktan başka bir şey değildir henüz. Namaza ya da okumaya kalkarken üşenerek kalkıyorsan, ekmek almak için bakkala gönderilmeye direnen bir çocuksundur hala. Vücut ergenliğe ulaşmış da beyin ulaşmamışsa, hala çocuk gibi
(daha&helliip;)
Bu yazının ilk kısmında Allah, Kur’an ve Peygamber hakkında yüce Kitab’ımıza sorular sorarak toplumun din konusunda bize öğrettiği ‘doğrular’ın ve ‘yanlışlar’ın yanılgılarla dolu olduğunu öğrendik. Dolayısıyla, akılla tam bir uyum içinde olan Kitab’ımızın, zihinlerimize nasıl bir zincir vurulduğunu bize göstermesi ve bu sis perdesini kaldırmaya yönelik delilleri kendisine olan güvenimizi gitgide arttırmıştır. Bu delillerle toplumumuzu uyandırmaya çalıştık. Gördük ki, her
(daha&helliip;)
“Yazıklar Olsun Her Yalancı İftiracıya” Kapı tokmağı itaatkâr, biliyor sahibini! Sabah yeli günaydın der gibi! Bahçe günün neşesine hazırlanıyor. Bir efendi yok dalların arasında! Hepsi birden eğilmişler rüzgârla kardeş! Balarısı taşıyor ayaklarında… Bir nesli daha, benden değil demeden! Dakikalar tükenirken bu gayret neden? Neden bunca kemirgenlik! Gül güzelim, dut tatlıyım, ayrık otu ayırtganım diye kibirli değil! Hep aynı hedef, hep
(daha&helliip;)
-
- 1
- …
- 16
- 17
- 18
- 19
- 20
- …
- 75
-