Yaprağın da ağzı varmış!

 

Bugün, İngiltere’de yaşayan, aynı zamanda da bilim adamı olan bir arkadaşımla görüştüm.

Konu konuyu açtı ve kendimizi “yapraklardan” konuşurken bulduk. Bilim adamı olan arkadaşım yapraklar üzerinde bir inceleme yapıyormuş, bana kısaca yaprakların anatomisini anlatırken “yaprakların da ağızları vardır” dedi!  Hayatımda ilk defa yaprağın da ağzının olduğunu duyduğum için benimle dalga geçtiğini zannettim ve ofise döndüğümde internetten yaprağın anatomisini inceledim.

Wikipedia (http://tr.wikipedia.org/wiki/Yaprak)’da şöyle geçiyor:

Yapraklar tipik olarak üç ana dokudan oluşur: Üstderi (epidermis), mezofil ve iletimdoku yaprağın hem alt hem de üst yüzeyini kaplayan üstderi (epidermis) tek sıralı bir hücre katmanı halindeki koruyucu bir dokudur. Üstderi hücrelerin dış çeperleri kütikula denen ince, mumsu bir maddeyle örtülüdür. Mumsu kütikula su geçirmezdir, böylece yaprak yüzeyinden olacak su kaybını minimum seviyeye indirir. Kütikula, yaprağın üst yüzeyinde genelde daha kalındır, bu nedenle oranla daha parlak gözükür. Üstderi hücreleri arasında yaprağın atmosferle gaz alışverişini sağlayan gözenekler bulunur. Bu gözeneklere stoma adı verilir. Karbondioksit ile oksijen’in bitkiye girişini sağlarken, su buharının da dışarı atılmasını sağlar. Her stoma bir çift kilit hücreyle çevrilmiştir ki bunlar bitkideki su basıncına göre stomanın (aralığın-gözeneğin) büyüklüğünü ayarlarlar. Güneş ışığına daha çok maruz kalan üst yüzeyden su kaybının önlenmesi için yaprağın üst yüzeyinde alt yüzeyine oranla çok daha az stoma (gözenek) bulunur.

Başka bir kaynağa göre (http://www.webhatti.com/biyoloji/710669-yapraklarin-genel-yapisi.html) stoma “gözenek” adı ile adlandırılmasının yanı sıra, “ağızcık” olarak ta isimlendiriliyor. Yani yaprağın ağızları! Bu ağızlar, yukarıda belirtildiği gibi yaprağın canlı kalabilmesi için gerekli olan ısı ve su transferini sağlamanın yanı sıra, yaprağın fotosentezi için gerekli olan CO2’yi atmosferden almasını da sağlıyorlar. Bu mucizevî “ağızlar”, “gözenekler”  gerektiğinde açılıp kapanarak yaprağın hücreleri arasındaki O2, su buharını ve CO2`yi dengeliyorlar. Başka bir deyişle, üretim fazlaları yapraktan dışarı atılırken, yaprağın taşıması için ihtiyacı olan maddeler de içeri alınıyor. Bu gözeneklerin daha çok yaprağın altında olmasının sebebi ise, yaprağın güneş ışığının olumsuz etkilerinden en az şekilde etkilenmesini sağlamak…

Yaprak hakkında dehşet verici tasarım harikasını önce arkadaşımdan, sonra internetten öğrendikten sonra aklıma arkadaşım ile yapmış olduğumuz sohbetin devamı geldi. Bana göre, önemsiz görüp çoğunlukla hor davrandığımız bir yapraktaki bu minicik detayın bile Allah’ın ne kadar mükemmel bir yaradılışla yaratmış olduğunu ispatlarken, arkadaşıma göre bu basit yaprak doğanın harika bir sonucu idi…

Sizce hangisi?

Yaprağın oluşumu mükemmel tasarımcının elinden çıkmış küçük bir detay mı? Yoksa doğanın tesadüflerinden birisi mi?


About the Author
Author

baharkalkavan

Comments (1)
Leave a reply

Name (required)

Website