Yaşamın İçinden Dini Yazılar...
Yaşamın İçinden Dini Yazılar...
Şu ara tek istediğim şey Allah’a olan teslimiyetim ve yakınlığımın geçmemesidir.
Durup durup gökyüzünü izliyorum. Senelerden beri var oluşu, herkesin bu gökyüzünün altında bir zamanlar var olması, ve ölünce bir tık daha alta geçeriz. Gökyüzü kapanır bize. Gökyüzü ile ilgili ayetleri düşünüyorum. Uçan bir kuşta, bulutların gidişinde Rabbimin yaratmasını düşünüyorum. Ağaçların usulca sallanmasını, dalların renkleri ile bütünlük oluşturmasını. benim için bütün düşüncelerden daha güzel olmaya başladı Rabbimi düşünmek, bir gün ona kavuşacak olmak. Hayatımın merkezine Kuran’ı taşıdığımdan bu yana, başıma gelen her olayda bir ayeti hatırlıyorum. Bana kötü davrananlara güzel söyledim, Allah için güzel davrandığım her şeyin karşılığını aldım. Hani ayette diyor ya: Şüphesiz her zorlukla beraber bir kolaylık vardır. Bu ayeti canlı canlı yaşadığımı hissettim.
Eğer bir iyilik yaptıysam karşılığını misli ile aldım. Bazen içimden gelmediği halde Allah için yaptığım her şeyde kazandığımı, hayatımın düzene girdiğini hissettim.
Her gün kuran okursam, uygulamaya çalışırsam hayatımın nasıl değişeceğini izledim.
Yediğim bir simitten ayrı bir tat aldım , gözlerimi kapatıp Allah’ı ne zaman düşünsem huzur buldum. Kuran’ın bir hayat tarzı olduğunu geç öğrendim, Şimdi bu durumu korumak ve bu çizgiden çıkmamak istiyorum. Kalbim aklım hep Allah’ı razı etmekle meşgul olsun, olmayan ne varsa hayatımda hepsi için şükür ediyorum, beni aklımın bir sınırı olduğunu biliyorum , beni Allah’a yakınlaştıran ne varsa , yaşadığım ne acı varsa iyi ki yaşamışım diyorum. Neler mi değişti yazmak istiyorum;
Akşam eve gelir yeğenlerime ders göstermek istemezdim, bazen kızar, sorunlarını dinlemezdim. Şimdi ayetleri hatırlıyorum. Hani peygamberimizin bir hadisi var; Komsusu açken tok yatan bizden değildir. diye. Bir insanın ilgiye, ihtiyaca, sevgiye aç olabileceğini de düşünüyorum .
İnfak etmenin sadece parayla değil, insanların fedakarlığa, sevgiye, anlaşılmaya, güler yüze de muhtaç olabileceğini hatırlıyorum.
Şikayet etmek yerine, kabullenmeyi, sorun çözme odaklı olmayı öğreniyorum.
Caner Taslaman hocanın bir sözü vardı: “Ümidimizin sebebi her şeyin daha iyi olacak olması değil, her şeyin ardında Allah’ın hikmeti olduğunu bilmemizdir” diyordu. Ne kadar teslim olmuş bir söz.
Dünyanın bir imtihan yeri olduğunu bilmek ve ona göre yaşamak.
Öyle ya da böyle herkesin bir şeylerden şikayetçi olup, alıp başını gitme isteklerinin olduğu bu dönemde kurtuluşumuzun sadece Rabbe yönelerek olduğunu hissediyorum.
Kbratur
